Chapter 6

368 48 2
                                    

Merhaba hepinize!! Aslında hikayemi okuyanlara bir haberim var. Hikayemin okuyucusu ve votesi çok az. Ve ben bitirmeyi düşünüyorum. Bu bölümü yazıp yazmama arasında gidip geldim. Ve yazmaya karar verdim. Ama.... ama çok yakında FİNAL olabilir. Neyse ben bu bölümü birilerini düşünerek yazmak istiyorum.

Harry'nin Anlatımı

Gözlerim yanlış bir görüntüye şahit olmuyor değil mi? Neden Zayn ve Mia el ele tutuşuyorlar? Ya da bu beni neden ilgilendiriyor ki? Gerçekten, neden umursuyorum ki? 'Benim Juliana'm var iken' iç sesim sonunda doğru olan kelimeler kullanmıştı.

Zayn ve Mia bize doğru yaklaşıyorlardı. Juliana bize doğru yaklaşan Zayn ve Mia'nın el ele tutuşmalarına benim kadar şaşırmıştı. Juliana bana bakarken onlar yanımıza doğru geliyorlardı.

Mia... onun beni sevdiğini sanıyordum. Ne yani artık beni sevmiyor mu? Benden vazgeçmiş miydi? Gözleri, okyanus mavisi gözleri ilk defa bana böyle bakıyorlar. Çok uzak...

Ben düşüncelerim ile kafamı karıştıran sorular sorarken yanımız geldiler. Julina bana, bende ona şaşkınca bakmaya başladık.

"Dostum" biz Juliana ile bakışırken Zayn'in çatallayan sesini duydum. Sanırım uzun süredir konuşmadığı için böyle çıkmıştı. "Harry beni duyuyor musun?" "Evet. Sadece... şaşırdım." Bu söylediğim üzerine Zayn gülümseyerek Mia'ya baktı. Mia ise utanç içinde başını yere eğdi.
Daha sonra başını kaldırıp Zayn'e baktı. Zayn ona 32 diş  gülümsüyordu. Bunun üzerine Mia'da o şekilde Zayn'e gülümsedi. Galiba artık onu seviyor? Peki, ben neden bu kadar kafamı taktım?

Ben düşüncelerim ile boğuşurken, Juliana ellerini birbirine çarptırarak; "Zayn... yoksa... siz... Mia ile... çıkıyor musunuz?" Bunun üzerine Zayn Mia'nın elini daha sıkı tutarak, "Evet. Biz sevgiliyiz." Juliana sevinirken, Zayn buna kıkırdadı. Biz sadece Mia ile bakışıyorduk.

Bir süre bakıştık. Onun... sevgilisinin olması bana garip geldi. Bunun sebebini bende bilmiyorum.

Gözleri o, okyanus mavisi gözlerine ilk defa bu kadar yakından bakıyorum. Ve bu kadar güzel olduklarının da yeni farkındayım.

Biz bakışırken Juliana'nın ellerini birbirine çarparak yerinde sıçraması ile ikimizin de dikkati dağıldı. Ve ikimizde otomatikman ne olduğunu anlamak için Juliana'ya baktık. Zayn'de aynı bizim -merakla- gibi yerinde sıçrayıp duran karıma baktı.

Juliana herkesin dikkatini üzerine topladığını fark edince ağzını aralayarak konuşmaya başladı; "Hey! Aklıma bir fikir geldi." Hepimiz birbirimize bakmaya başladık. Ne fikri acaba? "Ne fikri?" Zayn hepimizin kafasında ki soruyu gün yüzüne çıkardı. "Yarın dördümüz pikniğe gidelim mi?" Böyle bir şey aklımın ucunda dahi geçmemişti.

Bu fikir Zayn'in aklına yatmış gözüküyor. Çünkü gülümseyerek Mia'ya baktı. Mia ise; her zaman ki gibi çekimser bakışları ile sevgilisine karşılık verdi. Zayn başı ile Mia'ya soru-onaylayıp, onaylamadığını- sorarken Mia ise onun gibi başını sallayarak kabul etti. Ve o muhteşem gülümsemesini Zayn'e armağan etti.

Peki, neden bu benim zoruma gidiyor? Mia hangi ara benim için bu kadar değerli oldu? Kendime gelmem lazım, çünkü o artık kardeşim dediğin insanın sevgilisi... Ve dolayısıyla da ona başka türlü düşünceler besleyemezsin. Hem senin hayatında Juliana-karın- var. Sen onu seviyorsun.

Ben düşüncelerimin yoğunluğunda boğulup giderken "Hayatım. Sen iyi misin?" demesi ile bütün düşüncelerim bir film şeridi gibi kayboldu. Başımı yukarı-aşağı sallayarak ona cevap erdim.

Eminim şu an hepsi benim cevabımı bekliyordur. Gerçi bakışları zaten bunu gayet iyi açıklıyor. Ve hepsi gidecekse eğer; cevabımın 'Hayır' olması mızıkçılığa girer. Ve gerçek şu ki, ben mızıkçı değilim. İsterseniz bunun için sizinle tartışmayalım?

Meraklarını gidermek adına ağzımı aralayarak "Tabi. Güzel fikir aşkım." Son söylediğim kelime Juliana'nın yüzünde ki sıcak gülümsemesi ve kızarması ile açıkça belli oluyor. Tamam, işte benim ilgi alanımda olması gereken tek kişi.

******

Ertesi Gün

Mia'nın Anlatımı
Tamam. Bugün... olması gerekenden daha anormal bir gün olacak. Harry, Zayn, Juliana ve ben pikniğe gideceğiz. Açılın yoldan muhteşem dörtlü geliyor. Ah! Ben ne saçmalıyorum. Ama sizde kabul edin şimdi enteresan bir gün olacak. Hem de çok enteresan.

Dün partiden ayrıldığımda-ayrıldığımızda- saat 1:30 sularındaydı. Zayn içki içmediği için araba kullanabilecek durumdaydı. Ve beni evime o bıraktı.

Eve geldiğimde o kadar uykum olmasına rağmen Grace'e olup biten her şeyi en ince detayına kadar anlatmıştım. Ve hala duyduklarının şokunu bir nebze atlatamamıştı. Bu kadar şaşırılacak ne var ki? Alt tarafı Zayn ile sevgiliyiz. Tamam, buna daha ben bile inanamazken kaldı ki Grace'in inanması.

Kahvaltımı etmiştim. Üzerime beyaz bir sporcu atleti, üzerine pembe-beyaz karışımı kareli bir gömlek, alt kısmına ise lacivert İspanyol paça bir pantolon giymiştim. Beyaz bir spor ayakkabı tercih etmiştim. Babet de giyerim ama bugünlerde spor ayakkabı tercih ederdim. Daha rahat olmak için. Saçlarımı da at, kuyruğu yaptım. Galiba tamamen hazırım.

Juliana'nın Anlatımı
Dün bulduğum dahiyane fikir sayesinde o sinsi Mia ile piknik yapmaya gidiceğiz. Tabi ki asıl amacım bu piknikte ağzına aramak. Sonuçta önceden-belki hala- benim kocamı seviyordu. Bunu öğrenmek adına pikniğe gitme fikrini ortaya attım.

Piknik sepetini hazırlama işini ben üstlenmiştim. Aslında o Mia'nın yiyeceklerine ilaç koyabilirim. Tamam, bu deli saçması bir şeydi.

*******

Biz Harry ile Zayn ise Mia'yla beraber piknik alanına gelmiştik. Geldiğimiz yer yeşillikler ve ağaçlar ile kaplıydı. Üzerime salaş bir tişört alt kısmıma ise şort ayağıma ise bir babet giydim. Mia gibi rahibe değilim ben. Gerçekten Zayn ona nasıl aşık oldu hala aklım almıyor. Galiba hiç de almayacak. Ben düşüncelerim ile boğuşurken bacağımda hissettiğim şey ile çığlık attım.

DARK HOPESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin