*ihtirâz: sakınmak, çekinmek, uzak durmak
Yatakta gözlerini açıp bakındıktan sonra kaşları çatıldı genç kadının; Fuat yanında yoktu. Son günlerde neden böyle davranıyordu, anlayamıyordu. Soluduktan sonra yataktan çıkıp üzerine sabahlığını geçirdikte...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Eskisi Gibi!"
"Şımarık" diye usulca tısladı kocasının kulağına doğru Begüm. Bir an için sanki her şey eskisi gibi oluvermişti. Aralarındaki o gerilim hızla silinmiş gibiydi. Yanağını okşadı hala sevmeye devam ettiği ama kendisine de itiraf etmeye kaçındığı adamın. Sonra uzanıp yanağına minik bir öpücük bıraktı. Yaşadıkları gerilimden ötürü ikisi de saçma sapan davranıyor ama yine de dönüp birbirlerine sarılmayı başarabiliyorlardı. Fuat uzanıp masadaki şarap şişesini eline alınca Begüm durdurmak istedi ancak ikisinin de kadehlerine bir miktar doldurunca, "birer kadeh içeceğiz" uyarısında bulundu.
"He canım, he. Ben bu akşam içeceğim.",
"Fuat daha yeni ayılmaya başladın bak ayıldın bile demiyorum.",
"Bu akşam da sarhoş olalım hatun." Dedikten sonra Begüm'ün dudaklarına öpücükler kondurup geri çekildi. Artık güzel kadın da anlamıyordu kendilerini, bu ani dönüşle araları nasıl düzelivermişti? Madem bunu yapabileceklerdi o halde neden önceden böyle bir hamlede bulunmamışlardı ki? Genç adam elindeki kadehten şarap içirmeye başladı daha sonra karısına. Begüm onun elinden kadehi alıp bir yudum daha aldıktan sonra ayağa kalktı ve boştaki sandaleyeye oturdu. Yakışıklı adamın bunun üzerine kaşları çatıldı lakin aldırış etmemeye çalışarak ayaklandı. Müzik açtıktan sonra güzeller güzeli karısının yanında bitip eline uzandı ve kendisine çekip beline sarıldı. Eskiden olsa beraberce saatler boyu dans eder, beraber keyifli vakitler geçirirdiler.
"Çok özlemişim..." Adamın mırıltısına karşılık gülümsedi dünyalar güzeli karısı. Begüm kaşlarını havaya kaldırıp onun kolları arasında süzülmeye devam ederken konuşmaya koyuldu, manidar bir tavırla. "Yağmur Hanım ile hâlinden yeterince memnundun sen." Demesiyle soludu genç adam, artık bu Yağmur Hanım meselesine son vermeleri gerekiyordu. Sessiz kaldı şimdi, Begüm ile bir defa daha kavga etmenin kesinlikle ama kesinlikle sırası değildi. Onunla araları düzelmeye bu kadar yaklaşmışken, şimdi gerçekten de gerek yoktu. Belki her şeyi geri de bırakacaklardı işte. Kolları arasında döndürüyor, kendisinden uzaklaştırıyor ve yine kendisine geri çekiyordu. Biraz önce ciddi bir tavır içerisinde olan kadın gitmiş yerine kahkahalarla eşiyle dans eden bir kadın gelmişti. Mutluydu Begüm ve onun mutluluğu aralarındaki öfkeyi, kızgınlığı alıvermişti. Uzanıp dudaklarına asılan kocasının öpücüklerine yanıt vermeye başladı daha sonra. Kopmamacasına birbirlerini öpmeye devam ettikleri sırada aldığı nefesin yetmediğini anlamasıyla usulca ayrıldı kocasından ve şehvet dolu çıkan sesiyle mırıldandı güzeller güzeli kadın.
"Hadi" dedi, "odamıza gidelim" daha sonra elini tutup yukarıya doğru çekiştirmeye başladı. Genç adam ona gülerken arkasından sarılıp kucağına aldı Begüm'ü ve yukarıya çıkma işine devam etti. Begüm düşmemek için kollarını sıkı sıkıya boynuna dolamıştı bile. Odadan içeriye girdikleri gibi kadınını yatağın üstüne bıraktı adam ya da attı da denilebilir hemen peşinden de gömleğinin düğmelerini koparıp attı ve bedeninden sıyırdığı gömleği yere fıydırıp attı ve daha sonra pantolonunu çıkardı. Begüm yutkunarak yatakta kocasının hareketlerini izliyordu. Kendisine yaklaşmak üzere olduğunu anlayınca seksi bir tavırla alt dudağını dişinin arasına kıstırarak baktı Fuat'a. Adam kısaca gözlerini odada gezdirdikten sonra Begüm'ün yeniden odaya yerleştiğini anlayınca memnuniyet dolu bir gülümsemeyle karısına çevirdi yüzünü ve ona doğru yöneldi. Ağırlığını kadına vermemeye çalışarak üstüne çıkıp başını boynuna gömdü. Koklamaya doyamadığı o çilek kokusunu koklarken boynuna öpücükler kondurmaya başladı.
