İlknur'un ağzından;
Annem geliyordu ne yapacağımızı şaşırmış bir şekilde ayağa kalktım. Mete oldukça rahattı.
"Mete annem geliyor ne kadar rahatsın"
"Korkma ya bir şey olmaz,gerçeği söyleyeceğim."
"Olmaz dolaba saklan"
"Kızım dolaba nasıl sığayım, kötü bir şey mi yapıyoruz Allah aşkına, girmem ben dolaba"
"Basıldık" diye fısıldadım ve kapıya baktım. Mete ve ben donakalmıştık.
Annem içeri girmişti."Kızım daha i-" Meteyi görünce lafı kesildi. "Senin ne işin var burada!"diye bağırdı, çok sinirlenmişti.
"Anne bak sakin ol yanlışlıkla gir-" Mete hemen öne atladı.
"İzin verirseniz açıklayayım efendim"
"Neyi açıklayacaksın kızımın odasında ne işin var"
"Ben Mete, kızınızın sınıf arkadaşıyım. Hasta olunca görmeye geldim." elini uzatıp anneme gülümsedi, annem onay almak istercesine bana baktı.
"Doğru söylüyor sınıf arkadaşım anne"
"Tamirci olduğun doğru mu?"
"Hayır" dedi Mete bemde onunla aynı anda "evet" diyince annem ters ters baktı.
"Kim doğru söylüyor"
"Aslında şöyle ben tamirci değilim, ama tamirci kılığına girdim" diye konuştu Mete.
"Niye öyle dedin o zaman oğlum kafan mı güzel senin? Deseydin ya ben İlknurun arkadaşıyım diye barbar mıyım ben"
"Haklısınız özür dilerim ama geleceğimden İlknurun haberi yoktu. Sizden de çekinince söylemekten korktum açıkçası durumunu da merak edince böyle bir yola başvurdum."
"Anne gerçekten kötü bir niyeti yoktu" diyerek Meteyi korumaya çalıştım.
"Tamam sorun yok, en azından dürüstsün. Hadi salona geçin de arkadaşına kahve ısmarlayalım" dedi annem ve mutfağa gitti. O gider gitmez Meteye sarıldım o da bana sarılıp gülümsedi. Salona geçip oturduk, annem 5 dakika sonra elinde kahvelerle içeri girip kahveleri bize verdi ve oturdu. Mete kendinden bahsetmeye başlamıştı, annemin siniri geçmiş hatta ona kanı kaynamıştı bizden daha iyi anlaşıyorlardı, bu çocukta şeytan tüyü vardı kesin kısa sürede kendini sevdirmesinin başka bir sebebi olamazdı.
"Ben kalkayım artık tanıştığıma çok memnun oldum efendim" diyip elini uzattı. Annem bu sefer sıkmıştı elini.
"Tekrar gel olur mu bu sefer yemek yeriz" dedi gülümseyerek.1 saat önce bağırdığı çocuğa cidden çok şaşkındım.
"Olur efendim teşekkür ederim" dedi Mete.
"Ben onu geçireyim anne" dedim.
"Tamam görüşürüz Mete" diyip mutfağa gitti annem.Meteyle kapıya yürüdük."Bir an cenazem çıkacak sandım, çok korktum ya" dedim kısık sesle.
"Sen mi ben mi, bir de bana sor sen" dedi derin nefes alırken.
"Neyse ki aşırı tepki vermedi"
"Sevdi galiba beni" diyip, sahte kibirle gülümsedi.
"Sevdi sevdi" diyip gülümsedim.
"Neyse ben gidiyorum, dikkat et bir daha aksiyon yaşamak istemiyorum fazla geldi bu bana ve getirdiğim çorbayı iç kendi ellerimle yaptım"
"Tamam ederim, ayrıca yaptığın şey de çok çılgıncaydı biliyorsun dimi"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Atlıkarınca 🎠
Ficción GeneralDoğru sandığı yanlışlarıyla yaşayan, kaza sonucu hayatın gerçekleri göstermesiyle gerçek dünyaya adım atan Elgin'in hikayesi... Aslında Elgin'in değil hepimizin hikayesi...