Zorlu Gelecek

1-Dış Dünya

Bölümün Şarkısı Haim - My Song 5 Multimedyada...

Köydeki erzak ve diğer ihtiyaçlarımızı karşılayacak hamaddemiz bitti.Artık vakit geldi hazırlanın.Bu ses Silva'nın dı.Edward ve Emma ya döndü siz köydekilere haber verin, artık buradan ayrılıyoruz.Silva 'nın liderliği fiziki ve zekasıydı 15 yaşında olmasına rağmen kendinden büyüklerden iri ve cesurdu.Diğer üç kız (Juniffer Cassia Zahra) gerekli olacağını düşündükleri malzemeleri topladılar.

-Bıçak

-İp halat

-Temiz su ve yiyecek (konserve)

-Bir kaç iğne serum

-Çantaları ve kalın kıyafetler

Ve hiçbirinin haberi olmadığı Silva'nın sakladığı Rowly'in tabancası.

Silva eski ama azda olsa iş gören haritaya baktı meraklı gözlerle ileriye baktı , haritayı cebine koydu ve 6 çocuk yeni dünyayı

keşfetmek için yola koyuldular.

İlk durakları Libya'dan çıkıp Avrupaya doğru yukarı çıkmaktı Sahra çölüne girmek istemiyorlardı.İnce kumun üzerinde küçük ayakları(Silva hariç) ile ilerliyorlardı çölün üzerindeki büyük kafa tasları bazen engebeli yollar oluşturuyordu.Silva önde yürüyordu asker kamuflajı(Camo) pantolonu ve siyah sert ceketi ile önden ilerliyordu.

Libya yı terk ediyorlardı Mısır sınırına ulaştılar Uzun camii minarelerinin arasında yürürken meraklı gözlerini saklayamıyorlardı.İlk defa büyük bir şehir görmenin verdiği heyecan ile Silva koşmaya başladı diğerleride ona yetişmeye çalışıyorlardı bir market buldular hiç bir şey yiyemezlerdi çünkü hala yiyeceklerin içinde radyasyon olma ihtimalinin olacağını söylemişti Rowly onlara.Edward en arkadan koşarak geldi yırtık mavi okul çantası kadar küçük çantasını duvarda gördüğü koyu kırmızı büyük çanta ile değiştirdi.Bu orta boy bir mağazaydı büyük bir mağaza bulabileceklerini düşünüyorlardı .Silva önceden konuştukları toplanma düdüğünü çaldı aradan biraz zaman sonra herkes oradaydı.

Silva eliyle büyük iki tane diş gösterdi görünen 50 cm den büyük iki tane fare dişine benzer diş vardı bir anda hepsinin içini korku sardı,Edward eline keskin bir pala aldı küçük bir apartmanın giriş katına girdiler hava kararmaya başladı.

Emma Silva'nın arkasından apartmanın üst katlarına çıkmaya başladılar hava iyice kararmıştı nerede ise göz gözü görmüyordu Silva (Camo) desenli sırt çantasından bir fener çıkarttı yukarıdan bir kaç ses duydular Silva bir elini Emma ya sessiz olmasını söyledi diğer eli feneri tutuyordu kapalı kapını ardından seri ayak sesleri geliyordu Silva feneri Emma'ya verdi , Silva kapıyı hafifçe araladı ayak sesleri dahada arttı Silva elini belindeki silaha götürdü kapıyı bir anda açtı karşısına masamın üzerinde ufak bir fare ona bakıyordu derin bir nefes aldı ama bu kadar kolay kurtulamayacaklardı.Masanın altından karanlıktan ufak bir köpek çıktı ağzından beyaz salyaları akıyordu Emma ona acımış gözlerle bakıyordu ki köpek bir den hırladı ve Silva'nın üzerine atladı Silva ona tepki veremedi bir anda arkadan Edward elindeki palayı ona sapladı köpek yere düştü can çekişiyordu ama köpeğin sıradan olmadığı belliydi dişleri büyümüş gözleri beyaza dönmüştü köpeğin uğradığı bu mutasyon onları korkutuyordu binanın daha üst katlarına çıkmayı hiç düşünmediler.

Silva

"Bu olay üçümüzün arasında kalsın diğerlerini korkutmayalım"

Binayı sessizce terk ettiler Zahra ve Cassia nın fikriyle birbirlerine ip(SİLVA hariç) ile bağlılardı.

Bir anda büyük bir gürültügeldi Silva eliyle önde duran tek katlı binayı gösterdi sessizce

"Dükkanda gidin"Dedi.

Silahı eline aldı feneri ileri doğru uzattığında bir trafik lambası

düşmüştü büyük bir gölgenin camla çevrili binadan döndüğünü gördü.İçini bir anda korku salmıştı bunu onlara söyleyemezdi koşarak dükkana girdi herkesin meraklı gözlerle ona baktığını gördü ,

"Bir şey yok merak etmeyin"

Silva Juniffer ve Emma'ya etrafı kolaçan etmeleri için köşelere gitmelerini söyledi.

Edward'ın gözüne baktı ve eliyle gel işareti yaptı durumu ona açıkladı Edward korku dolu gözlerle ona baktı işte onu lider yapan buydu cesur ve korkusuzdu.

Herkes kalın ceketlerini çıkarttı Edward kapıya içeride bulduğu eşyaları yığmıştı Cassia çantasında yiyecekleri çıkarttı ve herkeze ufak bir konserve fasulye verdi, çok yiyecekleri yoktu hızlı bir şekilde uyku moduna geçtiler.

Dış dünyada karanlıkta yalnız değillerdi .

Ertesi gün,Silva erkenden kalkmış etrafı gözlüyordu gözüne ara sokaktaki bir araba göründü Rowly bu konuda çok detaylı olmasada biraz bilgi vermişti marşa bas öndeki

koltukların arasındaki kolu indir ve ayağınla sağdaki pedale bas.

Ama sorun şuyduki Silva bu dersi çok dikkatli dinlememişti.Ama Edwardın hatırladığını biliyordu , haritayı açtı ve eliyle Rowly'in çizdiği haritayı açtı şu anki hedefleri ,

Suez İsrail-Mısır sınırı.

Güçlü bir ses ile ,

"Ayağa millet"

Silva ,Edward'a bakarak arabayı gösterdi.Eşyalarını toparladıktan sonra Silva ve Edward önden arabanın yanına keşfe gittiler , siyah arabanın arka camı çatlamıştı ,büyük bir sorunu yok gibiydi.

Edward şoför koltuğuna oturdu yanınada,Silva oturdu kızlar arkadaya dizildiler.

Edward aklından arabayı çalıştırmayı geçirdi , anahtarın üzerinde örümcek ağı vardı onları çekti ve kontağı çevirdi araba hırıldadı ama çalışmadı, tekrar dediklerinde araba çalıştı ama benzin çubuğu en alttaydı , el frenini indirdi ve vitesi atmasıyla araba bir anda öne fırladı Edward birden frene bastı.Direksiyonu ayarladıktan sonra yola çıktılar.

Ara sokaktan çıktıklarında yerdeki kemikler arabanın tekerleri aradında takır takır , eziliyordu bu içlerine biraz korku salmıştı.Edward bulduğu ilk benziliğe girdi ,o arabanı benzinini doldururken Silva'da benzinliğin içine markete bakmaya gitmişti, gördüğü tablo karşısında onu bile tüyleri diken diken olmuştu , masanın önünde sandalyede oturan bir insan iskeletiydi boyun kemiğinde altın kalın bir zincir vardı daha tam değerini bilmesede onu yanına aldı arkasını döndüğünde duvarda duran kırmızı beyaz saplı sert metalden baltayı gördü hemen yanına aldı.

Arabaya geri döndüler yola koyuldular geceyi bir dağın eteğinde geçiriceklerdi sabah ise planlarında o dağı inmek vardı.Kızlar arabanın içinde uykuya geçiyorlardı , Edward elinde palası ile ön koltukta oturuyordu Silva ise faltaşı gibi açık gözleri ile etrafı süzüyordu.

Gece ilerlemişti herkes uyumuştu birden cama gelen sert bir darbe ile irkilerek uyandırlar...