Para sıkıntısı çeken ve otel temizliği yapan Jungkook o gece olduğu otele saldırı yapılacağından habersizdi. Kore'nin en büyük mafyalarından biri olan Kim Taehyung, Kim Namjoon'un oteline baskın yapmaya karar verir. Hayatının aşkıyla karşılaşacağını...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Selamlar 👋🏻 uzun zamandır düşündüğüm ama yazmaya cesaret edemediğim ficime hoşgeldiniz💗
⚠️ Önceden ficte çok fazla yazım yanlışı olduğundan dolayı fici baştan yazmak zorunda kaldım. Gözümden kaçan birkaç tane yazım yanlışı olabilir, eğer rahatsız olacaksaniz şimdiden söylüyorum fici okumayın, sonra saçma sapan yorumlarla uğraşmak istemiyorum⚠️
Şunu eklemeyi unuttum, 10. Bölümden sonra fic daha düzgün bir hâle giriyor. İlk bölümler size cringe ve saçma gelirse şaşırmayın yani hsisganhzh
Ve yeni başlayanlar diğer ficime de göz atmayi unutmayın:)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•
"Jungkookie kendini çok yorma tamam mı?" Jungkook yanı başındaki telefonundan Jimin'in uyarı dolu sesini duyarken bıkkınlık dolu bir nefes verdi. Aradığından beri neredeyse her konuda kendisini uyarmak dışında bir şey yapmıyor ve konuşmaktan bıkmıyordu. "Neredeyse bin kere aynı şeyi tekrarladığın için dediklerini ezberleyecek kadar anladım seni Jimin. Hem buraya gelen müşteriler öyle sandığın gibi kirli değiller, zorlanmıyorum burayı temizlerken." yataktaki çarşafın son kısmını düzelttiğine emin olduktan sonra yumuşak ve beyaz yastıkları yatağın başlığına koydu. "Çok ayıp, ben seni merak ediyorum senin dediğin şeylere bak"
Jimin alındığı belli olan sesiyle mırıldandı. Jungkook ise Jimin'in alıngan davranışlarına karşın kıkırdarken esnemek amacıyla kollarını sıvadı. Jimin ise, sadece merak ediyordu küçüğünü, her ne kadar ona kendini yorma diye uyarıda bulunsa da Jungkook dinlemiyor odayı elinden geldiği kadar temizliyordu. Jungkook titizdi ve dağınıklığı hiç sevmezdi, bir eşyanın yeri başka bir yerde olsa hiç beklemeden asıl yerine koyardı. Şimdi ise komodinin üstündeki yemek tabağını eline alarak sonra mutfağa koyma amacıyla bir kenara bıraktı.
Jimin'in sesini duymasıyla gülümsedi. "Jimin-shi kaç kere söyledim aynı şeyi, gerçekten yorulmuyorum, maaşımda iyi endişelenme lütfen" Jimin her konuda endişelenen tiplerdendi. Birinin onun için endişelenmesi ve değer vermesi onu mutlu etse de küçük civcivi bazen abartıyordu. "Endişelenme deyince olmuyor."
