•
"Siktiğimin piçleri bula bula buraya mı geldiniz?" Tanıdık gelen ses ile bu kişinin Taehyung olduğunu anlayıp kafamı kaldıracak iken kafamdaki eliyle beni göğsüne bastırdı. "Taehyung" kolları arasında kaybolmuştum resmen. Jimin endişeli gözler ile etrafına bakarken elini tutarak bedenini biraz daha yanıma çekmeye çalıştım.
Taehyung'un geniş sırtı ondan daha küçük duran bedenimi tıpkı bir kalkan gibi sarmıştı. Kabanından silahını çıkarması ile gözlerim faltaşı gibi açıldı. O bir mafya olsa da hayatımda ilk defa izlediğim dizi haricinde ilk kez görüyordum, ne dokunmuştum ne de kullanmayı biliyordum.
Kafamı göğsünden ayırıp yanaklarımı elleri arasına aldı. Büyük elleri arasında kalan küçük yüzüme bakarak alnıma bir öpücük bıraktı. "Güzelim ileride insanları dışarıya çıkartıyorlar, arkadaşın ile oraya gitmeniz gerekiyor" bahsettiği kısma baktığımda birkaç takım elbiseli adamların insanları dışarıya çıkarmalarını izledim. Çatık kaşlarımla eli yüzümden ayrılmayan adama baktım. "Ama sen"
Karşımdaki adamı sevmesemde bir kişinin ölmesini yada tehlikede kalmasını istemezdim. "Beni boşver, ben kendi başımın çaresine bakabilirim. Hadi kalk dikkatlice sizi oraya götürelim"
Belimden destek vererek kalkmamı sağlarken etrafına bakarak güvenli olduğuna emin olduktan sonra Jimin'in eline uzanarak onu da ayağa kaldırdıktan sonra elimi elleri arasına aldı. Titreyen ellerimi elleri arasına alırken kalbim delicesine çarpmaya başladı.
Dikkatli adımlarla çıkışa doğru bizi götürürken iki elimi elleri arasına alarak saçlarıma bir öpücük bıraktı. "Beni merak etme ve buradan çıktıktan sonra avmden gidebildiğiniz kadar uzağa gidin tamam mı?"
Neden dolduğunu bilmediğim gözlerimle yüzüne bakarken dudağımı büzdüm. Kötü hissediyordum ve kendisini tehlikeye atmasını istemezdim. O bir mafya olduğu için eminim ki bu işlerle çok uğraşmış olsa da benim içim el varmıyordu. "Büzme o güzel dudaklarını, böyle işlerle çok karşı karşıya kaldım bana bir şey olmaz merak etme"
Dolan gözlerimi öpmesi ile gözlerimi kapatarak biraz daha yaklaştım bedenine. Takım elbiseli adamın onu çağırması ile son kez alnıma bir öpücük bırakarak adama doğru yürüyerek giriş kapısından girdi. Bana son kez bakarak sağ tarafta hâlen daha silah sesleri gelen kısma sert adımlarıyla yürüyerek görüş açımdan çıktı.
Niye bu kadar üzgündüm inanın ki bir fikrim yoktu. İçimden geldiği gibi davranmış ve dokunuşlarına yenik düşmüştüm. Jimin hyung koluma tutunarak beni çekiştirmeye başladı. "Hadi çıkalım buradan bir şey olmadan"
Daldığım giriş kapısına bakmayı kesip başımı olumlu anlamda sallayarak peşinden adımladım. İnsanlar oradan oraya koşturuyor ve yakınlarını arıyordu. Böyle bir şeyi ikinci defa yaşamak bünyeme hiç iyi gelmiyordu eskisi gibi korkmuyordum bile. Sadece canını hiçe sayıp giden adama takılmıştı kafam. Ne diye böyle bir şey yapmıştı ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴍᴏʙ ʀᴀɪ̇ᴅ •ᴛᴀᴇᴋᴏᴏᴋ
Teen FictionPara sıkıntısı çeken ve otel temizliği yapan Jungkook o gece olduğu otele saldırı yapılacağından habersizdi. Kore'nin en büyük mafyalarından biri olan Kim Taehyung, Kim Namjoon'un oteline baskın yapmaya karar verir. Hayatının aşkıyla karşılaşacağını...