5. Bölüm "Sarhoş"

28 1 1
                                    

Tolga yavaş yavaş beyninin karıncalanmaya başladığını hissediyordu. Her ne kadar biranın tadını pek beğenmese de verdiği his hoşuna gitmişti.

Giray ağırdan aldığı için daha sarhoş olmamıştı, Tolga'nın kafasını dik tutamayışını gülerek izliyordu. Bir yandan da daha önce hiç sarhoş olamamış birinin sarhoş olmak isteyecek kadar ne yaşadığını bilmek istiyordu.

"Ne olduğunu anlatmak ister misin?" Kendine engel olamayarak sordu.

Tolga ifadesiz bakışlarını ona çevirmişti. "Ne olmuş?"

Gelen cevaba karşı Giray güldü. "Ben de onu soruyorum, ne oldu da bu hale geldin."

Tolga kısa bir süre düşündü, söyleyip söylememek arasında gidip geliyor gibiydi. "Hayat çok zor." En sonunda konuşmaya karar verdi. "Kendim gibi hissetmiyorum hiç, sanki bir maske takıyorum ve insanlar ardındaki beni görmüyor."

Giray'ın beklediği cevap bu değildi ama ne beklediğini kendisi de bilmiyordu zaten. "Ne demek istiyorsun?"

"Kimsenin bilmediği bir sırrım var ve bunu birine söylersem ne olur bilmiyorum, kimseye söyleyemiyorum."

Ne gibi bir sır olabilirdi ki? Tolga sarhoştu ve Giray ne sorarsa cevaplayacak durumdaydı ama sarhoşluğundan yararlanmak doğru muydu?

"Sırrını bana söylemek ister misin?" Yine de sormuştu. Merak ediyordu. Ayıkken sorsa cevabı hiç alamayabilirdi.

Tolga'nın gözleri dolmuştu. "Nişanlımı sevmiyorum. Yani seviyorum ama onun istediği gibi değil. Onun istediği gibi onu sevemem ben. Ne yapacağımı bilmiyorum."

Bu muydu yani bütün sorun? "Neden ayrılmıyorsun, ikiniz için de daha iyi olmaz mı?"

"Tek sorun bu değil. Sadece onu değil hiçbir kızı sevemem."

"Bu ne anlama geliyor?" Aslında anlamıştı ama emin olmak için bir daha sormak istemişti.

Tolga derin bir iç çekti. "Yani kızlardan hoşlanmıyorum, erkeklerden hoşlanıyorum. Anlamı bu."

Giray ağır ağır onaylarcasına kafasını aşağı yukarı salladı. Bu sırada Tolga daha fazla direnememiş ve kafasını koltuğun sırt kısmına yaslayarak kendini uykunun kollarına bırakmıştı.

Giray yerinden kalktı ve rahat etmesi için Tolga'yı koltuğa güzelce yatırıp üzerini örttü. Ardından uyumak için kendi odasına gitti. Uyumadan önce Tolga'nın ona söylediklerini düşüşündü ve gerçekten zor bir durumda olduğunu anladı.

Giray her ne kadar Tolga kadar içmemiş olsa da o da içmişti ve sabah normalde olduğundan daha geç uyanmıştı. Yataktan kalkıp salona gittiğinde Giray'ın hâlâ uyuyor olduğunu gördü ve uyumasını fırsat bilerek kısa bir duş aldı.

Duş aldıktan sonra mutfağa gelerek kahvaltı için bir şeyler hazırlamaya karar verdi. Giray kahvaltıyı hazırlarken mutfağa doğru gelen ayak seslerini işitti, kafasını çevirdiğinde mutfak kapısından ona uykulu gözlerle bakan Tolga'yı gördü.

"Günaydın." Giray neşeli bir sesle konuşmuştu. Uyanmasının üzerinden biraz zaman geçtiği için Tolga'ya göre daha enerjikti.

"Günaydın." Tolga ise tam tersi olarak bütün enerjisi çekilmiş olarak cevap verdi.

"Kendini nasıl hissediyorsun?"

"Başım ağrıyor." Tolga böyle hissedeceğini bilseydi daha az içeceğiyle ilgili şeyler düşünüyordu.

"Bir şeyler yedikten sonra ağrı kesici içersen daha iyi hissedersin." Tolga onaylamak için kafasını aşağı yukarı salladı.

"O zaman şimdilik elini yüzünü yıkayıp kendine gel biraz, sonra da bir şeyler yiyelim."

MASALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin