Yüzümdeki aptal sırıtış sabahtan beri silinmiyordu.Wooyoung bana delirdigime dair c bir şeyler söylüyordu.Dört senedir hiç olmadığım kadar iyiydim çünkü artık bir şeyler açığa çıkıyordu.O CD'yi de onlara izletecektim.Aslında izletmezdim ama o arabada ne kadar acı çektiklerimi görmelerini istiyordum.Arabaya binerken ki o sevincim ve çıkarken ölü sanılan bedenim.
Elimdeki tepsiyi bırakıp artık Wooyoung'a döndüm.Yoksa kesinlikle susmayacktı."Wooyoung senin benimle derdin ne?"dediğimde susmuş ve kollarını birleştirmiş önüne dönmüştü.Bu onun bidaha benimle konuşma hareketiydi.Şuan tam bir çocuk gibiydi bende gülerek kollarımı ona sardım.Woo benim sarıldığım nadir insanlardandı.O da gülerek bana dönmüştü.Birbirimize sarılmamız kapıda gördüğümüz insanları görene kadar sürmüştü.San,Hyunjin ve Minho kapının önünde dikilmiş bizi bekliyordu.
Wooyoung oflayarak yerinden kalkmış Hyunjin'e göz devirerek San'ın koluna girmişti.Onun bu hareketine neredeyse Hyunjin hariç herkes gülmüştü.
Salona girip oturduğumuz da Chris konuşmuştu.
"Bizi evine davet ettiğini için Teşekkür ederiz Felix."Chris onların konuşmacısı gibiydi.Chris ve diğerlerine tebessüm ettim.Chris bir konuşmasıyla herkesi etkileyecek bir insandı.Onunla olan okul yıllarımız hayatımda geçirdiğim en güzel yıllar olabilir.Hatta bir keresinde beni disipline gitmekten kurtarmıştı.O zamanlar çoğu çocuk gibi disipline gitmekten çok korkuyordum.Bir gün sınıfımızdaki serseri çocuklar onlara kopya vermediğim için beni döveceklerdi.Ben hiç korkmamıştım çünkü onlarla kavga edebilecek güce sahiptim.Onlar beni dövdüklerinde bende onları dövmüştüm.Çocukların aileleri okula gelmiş ve beni şikayet etmişlerdi bende karşılık vermeye çalıştığımda müdür beni durdurmuş ve bana kızmıştı.O sırada Chris müdürün yanına bir şey göstermeye gelmişti ve bizi gördü.Müdür Chris'i çok sevdiği için bütün işlerini bırakıp onunla ilgilenmiş sonrada göndermişti.Chris ise olaylara görgü tanığıydı ama bunu o çocuklar bilmiyordu.Chris müdüre dönüp "Hocam ben arkadaşları kavga ederken gördüm."Müdür bütün dikkatini Chris'e vermiş ve onu dinlemeye başlamıştı."Hocam Felix bizim yakın bir aile dostumuzdur.Ben okulda bir eşyamı unutmuştum onu almaya geldiğimde Felix'in dövüldüğünü gördüm fakat bir şey yapmadım çünkü çocuklar onu çok kötü dövüyordu.O sırada Felix çocukların üstüne atladı ve onları dövmeye başladı.Sonra çocuklarda kaçtılar zaten yani burada haklı kimse çıkmasa bile Felix haklı çıkıyor."Müdür onun konuşmasından çok etkilendiği için beni göndermişti.Kapıdan dışarı çıktığımızda Chris "Bana teşekkür etmeyecek misin?"demişti.Bende ona dönüp"Senden yardım isteyen olmadı"demiştim fakat o günden sonra Chris'in yanından 5 dakika bile ayrılmıyordum.Sadece onu eve uyumaya gönderiyordum hatta çoğu zaman bizim evde kalıyordu.
Bunları düşünürken bir saniye bile yüzümden gülümsememi düşürmemiştim.Dış dünyaya döndüğümde Wooyoung söylediğiyle daha çok güldüm.
"Yemin ediyorum delirdi bu sabahtan beri yeni evlenmiş kadınlar gibi sırıtıyor.Felixx baksana buraya Felix.Hep siz delirttiniz bu çocuğu.Biri şu çocuğa su getirsin ama ben getirmem mutfağa en yakın kimse o getirsin."Wooyoung yine insanların kafasını şişiriyordu.Aklıma gelen şey ile anında ayağa kalktım.
"BROWNİLER"koşarak mutfağa gittiğimde arkamdan gelen gülüşmeleri duyabiliyordum.Brownilere baktığımda hiçbiri yanmamıştı.Fırından çıkartıp teker teker hepsini kaba koydum.İşte şimdi savaş başlıyordu.4 yılın savaşı başlıyordu.
Salondaki orta sehpaya brownileri koyduğum da hepsi bana şaşırmış gözlerle bakıyordu.Yerime oturduğumda hiçbiri elini brownieye sürmemişti.Minho ne yaptığımı anlamıştı ve bana hayır işaretinde kafa sallıyordu.İste ilk söz benden geliyordu."Hyunjin tadına baksanıza siz bunu çok seversiniz."Ardından devamı ettim."Ne yani tadına bakmayacak mısınız?"Hiçbirinden ses çıkmıyordu.
"Hani kabta brownie bırakmayan çocuklar nerede?Yoksa 4 sene öncesinde mi kaldı bunlar."Hepsinde teker teker gözlerimi gezdirdim.Wooyoung bana destek çıkarcasına gözlerime bakıyordu.
"Chan Hyung yesene hadi sen bunu çok seversin okul yıllarımıda da çok severdin."Chris bana hüzün dolu gözlerle bakıyordu.
"Jisung hadi yesene ikizini neden kıracaksın?"Bize hep Eylül ikizleri derlerdi.Lise yıllarında tanışmıştık ve birbirimize asla yalan söylemezdik.Adeta bana olmayan kardeşlerimin hissini veriyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/306396508-288-k30552.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
elpida • hyunlix (Düzenleniyor)
Fanfiction[Angst, Düzyazı] (Tamamlandı) Felix hâlâ ona yaptıklarına rağmen unutamadığı eski sevgilisini, o yılın yine aynı akşamı beklemeye başladı. Bekledi, bekledi, bekledi... Fakat biricik sevgilisi gelmedi, Yine o övmelere doyamadığı sevgilisini seçti. Fe...