BÖLÜM 1: EX NİHİLO NİHİL FİT
Hiçlikten hiçlik çıkar
Sıcak bir yaz akşamı hızlı adımlarla yürüyen kız bir türlü aradığı yeri bulamıyordu. Uzun yürüyüşün ardından gitmek istediği yere geç kaldığını ve bunun ona pahalıya patlayacağını da biliyordu. Sonunda aradığı yeri bulduğunda hızlıca kapıdan içeriye girdi ve bir duvara çarpmış gibi durdu, burasının bu gece bu kadar kalabalık olacağını bilmiyordu. Gözleriyle etrafı tarayarak daha yarım saat önce dosyası iletilen bu adamı bulmaya çalıştı ama o kadar çok insan vardı ki bir türlü gözü bu yabancı adama değmiyordu. Koridorda yürüyüp resimlere göz gezdirmeye başladı. Bir yandan aradığı yabancıyı bulmaya çalışıyor bir yandansa resimlere bakıyordu ki girdiği bir resim odasında devasa bir tablo gördü, diğerlerinden farklıydı bunu ilk bakışta anlayabilmişti. Farklı biri çizmişti bu tabloyu, tabloyu inceledi. Gece resmedilmişti gecenin ortasından doğan kocaman bir güneş vardı ancak etrafı aydınlatmaya yetmiyordu bir şekilde karanlık ışığı yutuyordu. Anlayamadı kız kim neden çizmişti bunu ve buraya koymuştu. Tablonun arkasındaki gizli odadan haberdar değildi kız, oradan onu bu tablonun sahibinin de izlediğini bilmiyordu. Ressamımız kızın güzelliği karşısında kendini kaybetti ve kızın yeşil gözlerinde kayboldu sandı. Arkadaşı dikkatini topla deyip dürtmese sabahlara kadar izlerdi o güzel gözleri ve teni ve dudakları ve saçları ve her şeyi. Tabloyu incelemeye devam ederken kız bu yabancı ressamımızın asıl istediği adam girdi içeri tabloya odaklandı. Adam içeri girince kızın da dikkatini çekmişti, işte dedi kız aradığım adam burada ve yanımda ama bir yanlışlık vardı yabancı ressam da bu adamı istiyordu. Birbirlerinden habersiz bu iki genç planlarını devreye soktu. Atladıklarıysa planlar çakışıyor ve birbirlerini imha ediyorlar, başarısız iki plana dönüşüyorlardı. Planlarının neden işe yaramadığını düşündü iki gençte o gece, o adam ellerine geçmeliydi yoksa ikisi de büyük azar yiyecekti patronlarından ve belki de yüzlerce insan ölecekti peki adam o gece kimin eline kalacaktı. Adam güçlüydü, ressamın ve kızında en az adam kadar güçlü olması gerekiyordu o akşam ellerine geçirmeli o adamı ve en güzelinden bir sorgu yapmalılardı. Ama planları birbirine karıştı ve ikisi de alamadı adamı. Adam kaçtı, o gece patlamaması gereken bomba patladı, yüzlerce insan öldü, adam kaçtı belki de öyle gösterdi ama o gece iki gençte yataklarına vicdan azabının iğrenç dürtüsüyle girdiler ve ikisi de bir yemin etti o gece. O gün planlarını mahveden her neyse, kimse bulup o gün çekilen acılar, atılan çığlıklar, ağlayan anneler ve sayıklayan çocuklar için öldüreceklerdi. Ama hesaba katmadıkları bir başka şeyse yüzlerce insana birbirleri yüzünden mezar olan 13 Temmuz kendini tekrarlayacaktı ama bu sefer mezarlara aşıklar girecekti. Ve kim bilir bu aşıklar belki de birbirlerini öldürmeye yemin edenlerdir.
İlk bölümle karşınızdayım canlar şöyle bir geçmişe dönelim istedim bu bölümde kurgu kafamda hazır ama yazıya geçince nasıl olur bilmem.
Öptüm sizi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece'nin Güneş'i
Ficción Generalİsimlerimiz kaderlerimizin bir yansımasıdır. Her çocuk ismiyle doğar, büyür ve ölür. Meriç nehrinin kıyısında bulunan bir erkek çocuğu, Akasya ağacının altında ölmek üzereyken bulunan bir kız çocuğu. 13 Temmuz 2006'da görülen bir çift ela göz, 13 Te...