𝘜𝘺𝘶𝘺𝘢𝘯 𝘎𝘶̈𝘻𝘦𝘭

379 33 7
                                    


Yeni kurgumdan herkese selamlar.
Öncelikle hoşgeldiniz.
Şunu söylemek istiyorum ki bu fici gerçekten çok istediğim için yazıyorum. Umarım sizde beğenerek okursunuz.
Keyifli okumalar :)
Başlama tarihleri buraya efenim...

"Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur zaman içinde mutlu insanların yaşadığı bir ülkede, kral ve kraliçenin tek bir istekleri varmış. Bu da bir erkek çocuklarının olmasıymış.

Kral ve kraliçe çok iyi insanlar olduğundan dileklerinin bir gün gerçekleşeceğine inanıyorlarmış.

Günler bu şekilde geçip giderken bir gün çocukları olacağı haberini alan Kral ve kraliçe, o kadar çok mutlu olmuşlardı ki o gün tüm aç insanlar doyurulmuş, hediyeler dağıtılmıştı.

Günler su gibi gelip, geçmiş ve çok tatlı bir erkek çocukları doğmuştu. Kral minik prense Taehyung ismini vermiş.

Kısa bir süre sonra Kral ve kraliçe sevinçlerini halkla paylaşmak için bir şölen düzenlemeye karar vermişler. Bu şölende biricik oğulları olan Taehyung'un doğumunu kutlayacaklardı.

Bu şölene katılmak isteyen herkes gibi ülkenin güneyinde bulunan gizemli ormanda yaşayan perilerden biri hariç hepsi davet edilmişti.

Ülkenin dört bir yanından gelen halk, komşu ülkelerden gelen krallar, kraliçeler ve soylu beyler hediyelerini ve iyi dileklerini sunmuşlardı.

Herkes Kral ve Kraliçeyi tebrik ettikten sonra gizemli ormandan gelen on iki peri prenses Taehyung'a eşsiz armağanlar sunmaya başlamışlardı.

Periler sihirli çubuklarıyla birer birer yeryüzünde istenebilecek her ne varsa prense armağan ediyorlardı. Sadece armağanları vermek için kendisine sıra gelmeyen üç peri kalmıştı.

Sıra onlara gelince sırasıyla hediyelerini sunmaya başlamışlardı.

Peri: " Küçük prens sana hediyem dünyanın bütün güzelliği senin olsun."

Diğer bir Peri: "Küçük prense benim sana hediyem mutluluk olacak, hayatın boyunca hiç üzülme hep mutlu ol!" Demiş.

Sıra son periye gelmişti o da tam hediyesini verecekmiş ki! O anda beklenmedik bir şey olmuş. Tüm salonu yeşil renkli bir duman kaplamış.

Herkes neler olduğunu merakla izlerken, duman dağıldığı anda şölene davet edilmeyen kara peri ortaya çıkmış. Kral bu güzel töreni bozan periye, kim olduğunu sormuş.

Diğer periler onu hemen tanımışlardı. Şölene davetsiz gelen peri kötü kalpli bir periymiş.

Kara peri: "Görüyorum ki herkes şölene davet edilmiş. Tüm halkınız, arkadaşlarınız, krallar, kraliçeler ve periler ama ne yazık ki! Ben davet edilmedim."

Kral hemen öne çıkarak bu nezaketsizlikleri için kendisinden özür dilemiş.

Kara Peri: "Bende size karşı nezaket göstererek, prensi eşsiz hediyemden mahrum bırakmayacağım. Bu dünyalar güzeli prens mutluluk içinde büyüyecek, herkes onu sevecek ve ona hayran olacak, ama on üçüncü doğum günü geldiğinde güneş batmadan eline bir iğne batacak ve bir daha uyanamayacak." Demiş.

Kral askerlerine emir vererek "yakalayın şu canavarı" diye haykırmış.Ama kara peri kahkaha atarak ortadan kaybolmuş.

Henüz hediyesini vermemiş olan son peri kara peri'nin sihrini bozabilecek güçte değilmiş ama o kötü laneti biraz olsun hafifletecek bir dilek dilemiş.

Peri: "Sevgili prens! Kötü kalpli kara perinin lanetiyle eline batacak olan iğne ile sadece uyu ve bir prensin aşk öpücüğüyle tekrar uyan." Demiş.

Kral çok sevdiği oğullarının başına gelecek felakete engel olmak için krallığında bulunan ne kadar iğne, çıkrık, dikiş tezgâhı varsa hepsini toplatarak, iğne bulundurmayı yasaklamış.

Güzel prens iyi kalpli on iki perinin kendisine vermiş olduğu hediyelerle, gerçekten herkesin sevdiği nazik, iyi kalpli bir genç oğlan olarak büyümüş.

Kral, üç periyi prensle ilgilenmekle görevlendirmiş ve üç peri dışında hiçbir yabancı ile görüştürülmemiş.Prens perilerin koruması altında büyüyüp, çok güzel bir genç oğlan olmuştu.

Prensin on üçüncü yaş günü yaklaşınca kral ve kraliçe tedirgin olmaya başlamış tedbirleri daha da artırmıştı. En sonunda prens Taehyung'un on üçüncü yaş günü gelip çatmıştı.

Kara perinin lanetinin gerçekleşmesi için gün batımına kadar zaman vardı. Kral ve kraliçe tüm önlemleri almış olsalar da yine de lanetin gerçekleşmesinden korkuyorlardı.

Güzel prensi kötü lanetten korumak için gün batımına kadar bir odaya kapatmış, odaya giriş çıkışları yasaklamışlardı. Prens ise bir odaya kapatılmaktan hiç memnun değildi.

Prens düşünceli bir şekilde odada dolanırken birden duvarda bir kapı belirivermiş, daha önce hiç görmediği kadar parlak olan bu kapının büyüsüne kapılmış ve başına geleceklerden habersiz bir şekilde o kapıdan içeri girmiş.

Girdiği yerde arkası kendisine dönük bir kadın dikiş dikiyormuş. Prens adeta büyülemiş bir şekilde dikiş makinesine doğru yürüyerek daha önce hiç görmediği iğneye elini uzatmış.

O anda olanlar olmuş, iğneye dokunmasıyla birlikte iğne eline batınca, olduğu yerde derin bir uykuya dalmış. Kara perinin laneti güzel prensin on üçüncü doğum gününde güneş batarken gerçekleşmiş.

Güneş batınca oğullarına bir şey olmadığı sevinciyle odaya giren Kral ve kraliçe prensin yerde uyuduğunu görünce, üzüntüyle ona en güzel giysilerini giydirip çiçeklerle dolu bir yatağa yatırmışlar.

Böylece Prensin uyuyan güzel olarak anılacağı günler başlamış."

"Eee sonra ne olmuş." merakla onu izleyen çocuğa gözlerini belerterek bakıp kafasını ona yaklaştırmıştı.

"Sanane meraklı."

"Jungkook! abim uyandığında seni ona söyleyeceğim."

"Söyle. Bende bana Jungkook dediğini söyleyeceğim."

"Hadi ama Jungkook anlatmaya devam et, abim uyanacak mı?"

.
.
.

𝚂𝚕𝚎𝚎𝚙𝚒𝚗𝚐 𝙱𝚎𝚊𝚞𝚝𝚢 | 𝚝𝚊𝚎𝚔𝚘𝚘𝚔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin