𝚂𝚕𝚎𝚎𝚙𝚒𝚗𝚐 𝙱𝚎𝚊𝚞𝚝𝚢 | 𝚝𝚊𝚎𝚔𝚘𝚘𝚔

99. 𝘖̈𝘱𝘶̈𝘤𝘶̈𝘬

KEYİFLİ OKUMALAR:)

"Kral ve kraliçe oğullarının öylece uyumasına dayanamayıp, saraydaki herkesi prens uyanıncaya kadar uyutmaya karar vermişler. Uyuyan güzel ile birlikte saraydaki herkeste uyutulmuş.

Aradan tam yüz sene geçmişti. Uyuyan Güzel'in Masalı dilden dile dolaşmaya başlamış, adeta uyuyan güzel gerçek hikayesini merak edenler saraya kadar gelmiş, ancak gelenlerin hiçbiri saraya girmeye cesaret edememişti.

Bir gün yakışıklı bir prens sarayın yakınından geçerken dikenli çalılarla, sarmaşıklarla kaplanmış bir saray görmüş.

Oranın neresi olduğunu merak edince çevrede yaşayan ahaliye oranın niye o halde olduğunu sormuşAhali o sarayın ve uyuyan güzel'in hikayesini prense anlatmışlar. Prens çok heyecanlanmış ve o saraya girmeye karar vermiş.

Çalılar hem çok fazlaymış hem de üstünden geçilmeyecek kadar yüksekmiş. Bakmış olacak gibi değil, çekmiş kılıcını ve yolunu açmak için çalıları kesmeye başlamış.

Çalıları keserek sarayın kapısına kadar ulaşmış. Kapıda yerde uyuyan iki nöbetçi olduğunu görünce merakla kapıyı açmış ve gördükleri karşısında hayretler içinde kalmış.

Her yerde kımıldamadan yatan insanlar varmış. Sarayın içinde dolaşmaya başlamış derken kralın odasına gitmiş.

Kral ve kraliçe koltuklarında uyuyorlarmış, sonra kapısı yarım açık bir oda olduğunu görünce, o odaya girmiş. O odada uyuyan güzel prens çok güzel bir yatakta çiçekler içinde uyuyormuş.

Prens yatağa yaklaşmış güzeller güzeli prensi görünce ona aşık olmuş ve kulağına fısıldayarak " Demek Uyuyan güzel prens sensin, ne kadarda güzelsin." demiş.

Prens bir süre prensi izledikten sonra dayanamayarak prensin anlına bir öpücük kondurmuş.

O anda kara perinin büyüsü bozulmuştu, gözlerini açan uyuyan güzel karşısında yakışıklı prensi görünce, gülümseyerek ayağa kalkmış.

Uyuyan Güzel Prensin uyanmasıyla birlikte sarayda uyuyan herkeste yüzyıllık uykusundan uyanmıştı.

Kral ve kraliçe de neler olup bittiğini anlamak için hemen prensin odasına koşmuşlar. Oğullarının uyandığını ve yanında bir prens olduğunu görünce mutluluktan oğullarına ve kendisine yardım eden yakışıklı prense sarılmışlar.

Prens, genç prensi kral ve kraliçeden istemiş, prense bakan kral oğullarının gülümsediğini görünce evliliklerine rıza göstermiş.

O güne kadar görülmemiş muhteşem bir düğün yapılmış. Prens ve prens sonsuza kadar çok mutlu yaşamışlar..."

"Ne yani abim uyanacak mı?"

"Tabi ki ne sandın?" ona kötü bakışlar atan küçüğü umursamadan ellerini uyuyan çocuğun saçlarına götürdü. Aslında onu onlarca kez uyanması için öpmüştü. Lakin öpücüklerin hiç biri güzel çocuğu uyandırmamıştı.

"Jungkook abimi bir kez daha öper misin?"

"Olmaz! çoktan 98 kere öptüm. İzni olmadan onu daha fazla öpemem." karşısındaki çocuğun düşen yüzünü inceledi bir süre. Daha sonra ellerini saçlarına götürüp okşadı.

"Peki peki üzülme onu zevkle öperim." küçük çocuk sevinçle ellerini çırparken abisine ve Jungkook'a daha çok yaklaştı. Jungkook uyuyan çocuğun saçlarını geriye doğru atarken son kez onlara bakan çocuğa çevirdi gözlerini. Daha sonra uyuyan güzelin anlına kondurdu 99. öpücüğü. Beklentiyle bakan çocuğun heyecanlı sesini işitti daha sonra.

"Hadi abi ne olur uyan." bir kaç saniyenin ardından çöktü tekrar omuzlar. Yine umutsuzluk sardı iki bedeni. Biri sandalyeye yaslanırken, diğeri acı hissetti.

"Jimin!" çocuğun gözleri abisinin arkadaşına gitti.

"Şimdi sakince yerinden kalk ve annemlerin yanına git." çocuk hafiften korkmaya başlarken Jungkook devam etti.

"Onlara benim acı çektiğimi söyle." küçük çocuk sandalyeden kalktığı gibi koşmaya başlarken Jungkook'un kafası çoktan uyuyan güzelin üstüne düşmüştü.

"Hadi ama Taehyung seni çoktan 99 kez öptüm. Bir dahakine burada olamayabilirim. O yüzden lütfen.. lütfen bir kere gözlerini görmeme izin ver."

Kitlenen vücudunu umursamadan uzattı ellerini uyuyan güzele. Daha sonra kapattı gözlerini. Lakin yine dua etti tanrıya.

"Tanrım onu bir kez daha öpmeme izin ver."

Angst bitirmek istiyorum amaaa çoğunluk ne isterse onu yapacağım:)