Gözlerimi açtığımda bilmediğim bir odada bilmediğim bir yatakta uzanır vaziyetteydim. Dikkatle etrafı inceledim ve buraya nasıl geldiğimi hatırlamaya çalıştım.
Bir süre sonra aklıma gelen anılarla sertçe yutkundum. Jungkook ve ben arabada neler yapmıştık öyle resmen babacık diye inlemis ve ona yalvarmıştım. Kendimi ona sunmuştum. Nasıl oldu da bu kadar kendimden geçebildim aish. Kendi kendime hatırladığım anılarla kızarırken birden odadaki büyük siyah kapı açıldı ve içeriye Jungkook girdi.
"Demek uyandın uyuyan güzel" yatağın kenarına oturup gözleriyle beni süzmeye başladı.
"Az önce seni rahatlatmam için yalvarırken fazla arsızdın şimdi ise masum bir bebekten farkın yok. Nasıl böyle olabiliyorsun Jimin ? Nasıl ikisi birden olabilirsin güzelim ha ?"
"J-jungkook yapma utanıyorum" yanaklarım kıpkırmızı olmuştu.
Eğilip kızaran yanaklarıma minik bir öpücük kondurdu. "Git gide tatlılaşıyorsun ve ben bu tatlıyı yemek istiyorum" yatakta beni ittirerek tekrar yatar pozisyona gelmemi sağlayarak üzerime çıktı. Kolları iki yanımdaydı ve ağırlığını bana vermeden oradan destek alıyordu.
Burnunu burnuma sürttü. "Seni becermek istiyorum" açık sözlülüğü bir kez daha beni şok etmişti ve mümkünmüş gibi daha çok kızarmıştım.
"Ne diyorsun Jeon" bakışlarım ister istemez dudaklarına kayıyordu.
"Seni sabaha kadar bu yatakta parçalamak istiyorum. Adımla inlerken çok güzeldin Park Jimin dayanamıyorum." Dudaklarını dudaklarının üzerine koydu ama hareket etmiyordu.
"O-olmaz" kekeleyerek konuştum.
"Ağzın hayır diyor ama vücudun öyle demiyor güzelim. Bana gerçekten ne istediğini söyle babacığın seni mutlu edecek" üst dudagimi dudakları arasına aldı ve sertçe emmeye başladı. Bende ani refleksle kollarımı boynuna sardım ve onu daha çok kendime çekip ağırlığını bana vermesini sağladım. Bu şekilde kasiklarimiz birbirine değiyor ve ikimizin de tahrik olmasını sağlıyordu.
Biz öpüşmeye dalmışken birden odanın kapısı sertçe açıldı.
"Jungkookiee~" girer girmez gördüğü manzara ile duraksadı "aaa oha Jungkook"
Jungkook aceleyle üzerimden kalktığında bize şaşkınca bakan bedene baktım. Gerçekten çok güzel ve alımlı bir kızdı. Bir yerden tanıdık geliyordu ama nereden olduğunu tam çıkaramamıştım.
"Güzelim sen bu saatte gelmezdin?"
"Isım erken bitti de burada noluyor ?" beni işaret ederek merakla sordu.
"Aşağı in güzelim mutfağa geliyorum yanına"
"Pekala" cümlesini bitirir bitirmez bir kez daha dikkatle beni incelemiş ardından aşağıya inmişti.
Jungkook ile böyle bir pozisyonda yakalandığım için utanıyor muydum? Evet. Ama kızın enerjisi pek de hoşuma gitmemişti o yüzden memnun olmadım da diyemem. Hem Jungkook şaşırmış durmuyordu demekki kızın geleceğini biliyordu. Yoksa aynı evde mi yaşıyorlardı ki ? Şuanda kafamda bir sürü senaryo dönüyordu.
"Kimdi o jungkook?" merakla sordum saçlarını düzelten bedene
"Sungmie"
Tanıdık gelen isimle bir an duraksadım. Bu o kızdı sürekli Jungkookun fotogflarini paylaşan ve Jungkookun da altina güzelim diyerek yorumlar yaptığı kız buydu. Tanrım yanındayken bile güzelim diyordu. Acaba sevgilisi mı? Ama sevgilisi olsa başkasıyla öpüşürken basınca tepki verirdi değil mi ? Demekki değil ama neyin nesi o zaman bu kız
"Sungmie kim?"
"Ne zamandan beri birbirimizin özel hayatına burnumuzu sokuyoruz" dibime girerek konuştu. "sungmie ile konuşup gelicem burada bekle" dudağıma bir öpücük kondurup gitti.
Ben durur muyum tabiki hemen odadan çıktım ve merdivenlerin başına gelerek onu dinlemeye başladım.
"Kook sen eve birini getirmezdin." kız merakla sordu
"Spontane gelişti diyelim"
"Kendi yatağında onu becermek üzereydin."
"Anlık bir olaydı"
Demek anlık bir olaydım ben senin için Jungkook. Demek her şey spontane gelişti ha. Dinledikçe sınır vücudumu ele geçirmeye başlıyordu.
"Neyin nesi bu çocuk seviyor musun ?"
"Saçmalama sadece eğleniyorum. Karşılıklı tatmin işte biliyorsun tarzımı güzelim"
"Masum bir çocuğa benziyor Kook"
"Emin ol öyle değil" sırıtarak konuşuyordu Jungkook. "Onu becermem için neredeyse yalvarıyor"
"Yine de o diğerlerine benzemiyor Jungkook dikkat et aşık olmayın ha ? Üzersin sonra"
Şuan sinir olduğumu düşündüğüm kız beni savunuyor. Haftalardır hoşlandığım çocuk ise beni sadece eğlencelik olarak gördüğünü söylüyordu. Gözyaşlarımı daha fazla tutamamış ve ağlamaya başlamıştım.
Şuan hem sinirden hem de üzüntüden ağlıyordum. Duyduğum şeyleri biliyordum içten içe ama duymak farklıydı daha çok yakıyordu canımı.
Sinirle merdivenleri inerek aşağı indim ve elime yanda duran bardağı alıp Jungkooka baktım.
"Demek eğlenmelik ha !" gözyaşları içinde bağırıp bardağı ona doğru firlattim ama egilmesiyle duvara çarpıp paramparça oldu.
Yanda duran tabağı aldım ve tekrar ona doğru firlattim "DEMEK BECERMEN ICIN YALVARIYORUM HA" yine ıslakalmistim.
Başka bir tabak daha fırlattım. "ANLIK BIR OLAYDI HA" elime geçen ne varsa durmadan karşımdaki koca bedene firlatiyordum. Sinir vucudumu tamamen ele geçirmiş gibiydi. Mutfakta ne var ne yoksa kırmıştım. Kırılan parçaların bir kacı Jungkooka sıçramış ve minik yaralar oluşturmuştu ama yeterli gelmiyordu. Sakinlesemiyordum bir türlü "OROSPUN MUYUM BEN SENIN JEON SÖYLESENE" bağırmaya devam ediyordum.
Jungkook birden kolumu tuttu. "Sakinleş ellerin kanıyor"
"BIRAK BENI" ona vurmaya çalıştım ama sert bir şekilde tutuyordu "JUNGKOOK BIRAK" öfkeyle bağırdım.
"Jimin sakinleş" ellerimi tutarken arkama geçti ve bana arkamdan sımsıkı sarıldı. "sakinleş güzelim" ellerimi gevşemişti.
Sinirle onu ittirdim ve arkamı dönüp göz teması kurdum.
"SAKIN JUNGKOOK SAKIN BIR DAHA KARSIMA CIKAYIM DEME ANLADIN MI" sinirle bağırıp evin kapısını çarpıp çıktım. Ellerimden akan kanların bile farkında değildim. Tek istediğim bir an önce oradan uzaklasmaktı...
Evet yazarınız biraz kaos sever bir insan o yüzden dayanamadı.
Sizce Jungkook bunu nasıl toparlayacak ne düşünüyorsunuz?
Bu arada yeni bölüm için 10 vote ve 15 yorum istiyorum lütfen
Sizleri seviyorum jikookla kalın ^-^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Randy | Jikook
Fanfiction"Bu gece ki ıslak rüyalarımın baş rolü olacağına emin olabilirsin Park." *** Seme Jk Uke Jimin