İçeri girdiğimizde büyük bir iç çektim, o changbin denilen çocuk cidden içimde bir rahatsızlığa yol açıyor.
Sınıfa girdiğimzde tek Jisung ve ben vardık, sebebi açıktı zaten kim öğle arasında sınıfta durur ki?
Seungmin'e döndüğümde derin düşünceler arasına kapılıp gitmişti bile kafasını birden bana çevirdi ve sınıfın kapısını kapattı, ben ise ne yapmaya çalıştığını merak etmiştim birden enerji patlaması yaşıyarak;
"GÖRFJDÜN MGG ÇPCC"
ne dediğini anlamamıştım, ağzını çok yayarak konuştuğu için hiç bir şey anlaşılmıyordu ona garip garip bakıyordum sadece, derin bir nefes aldı ve telrar konuştu;
"Çocuğu diyorum hani gördün mü onu"
"hangi çocuğu"
"yakışıklı olan"
"hangisi"
Jisung bir iç çekti ve konuşmaya devam etti;
"hafif sarımsı, kumral saçlı olan çocuk"
"hee, gördüm tabi çocuğa yicek gibi bakıyordun"
"fark etmişmidir?"
"yok sana bakmıyordu bile"
Jisung bu dediğimle koluma hafif bir yumruk attı ve yalandan ağlama sesleri çıkarttı
"öyle deme yağ, bakıyodu arada göz göze geldik"
"ben görmedim"
"bende görmedim..."
Jisung sahte ağlama sesleri çıkartarak sıraya doğru yürümeye başladı, çantasından cüzdanını alıp ani bir duygu değişimi yaşadı enerjik bir şekilde bana dönüp
"KANTİNE GİDELİM"
Bağırmasının sebebini anlamadım pek umursamayarak tamam anlamında kafamı salladım, elimden tutup birden hızlı bir şekilde kantine koşmaya başladı merdivenlerin aşağısında tam önümde merdivenden çıkan Hyunjin'i ve arkadaşlarını görünce afalladım ve ayağım kaydı merdivenlerden aşağı kaycakken vücudumda bir vücut hissettim yukarı baktığımda Hyunjin beni kucağına almıştı merdivenlerin sonundaydık, herkes bize bakıyordu ayaklarım tekrar yerde olduğunda bana sinirle bakan Changbin'i görmüştüm, Jisung ise şaşırmış bir şekilde bakıyordu ama bana değil, o çocuğa bakıyordu çocuk da ona bu sefer gerçekten göz göze gelmişlerdi, Jisung yine tam garip kelimeler çıkarıcakken ağzını tutup onu aşağı merdivenlerden indirdim ve kantine doğru yürümeye başladım ben kendimi yeterince rezil ettim zaten bare Jisung sevdiği çocuğun önünde kendini rezil etmesin.
Kantine geldiğimizde Jisung'u bir sandalyeye oturttum ve bende karşısına oturdum donmuş karşıya bakıyordu, birden garip yüz ifadesini yavaş yavaş gülümsemeye çevirmeye başladı ve bana döndü
"FELİX GÖRDÜN, FELİX GÖRDÜN DEMİ BANA BAKIYORDU"
Jisung'a sessiz olması için elimle işaret yaptım, etraftaki herkes bizi duymuştu, etrafa göz gezdirdikten sonra tekrar Jisung'a döndüm
"biliyorum gördüm adını biliyo musun?"
"neyin"
"çocuğun gerizekalı"
"yoo ilk kez bugün gördüm"
Elimi anlıma vurup büyük bir iç çektim ve tekrar Jisung'a döndüm
"hangi sınıfta yada kaçıncı sınıfa gidiyor biliyorsundur umarım"
"bilmiyorum ama 12.sınıf yada 11.sınıf yada bizim gibi 10.sınıf olabilir"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐖𝐡𝐚𝐭 𝐌𝐚𝐭𝐭𝐞𝐫𝐬? |Hyunlix|
FanficHerşey babası tarafından şiddet gören Felix'in evden kaçması ile başlar