Bir Figürde Sen Olsan Hayatımda

8.Bölüm-Dans Kursu

Merhabalar. Yeni bölüm geldi. Lütfen okuyan kişiler yorumda yapsın. Düşüncelerinizi çok merak ediyoruz. Sizleri seviyoruz. Keyifli okumalar.

Bölüm Şarkısı : Sam Smith - Lay Me Down^^

Sabah kalktığımda direk banoyaya girdim. Suyu ayarlayıp üzerimdekileri çıkarttım. Suyun içinde oturup hayal kurmak, düşünmek beni rahatlatıyordu. Suya sabun koyup elimle köpürttüm. Baloncukları çok severdim. Küvete kurulup düşünmeye başldım. Hiçbir erkekle bu zamana kadar yakınlaşmamıştım. Öyle şeyleri sevmezdimde. Onlardan uzak durmaya çalışmışımdır hep. Kardeşlerim hariç tabi.. Etrafımda karşılaşıyorum kız 13-14 yaşında kendinden büyük biriyle sevgili ve ciddi düşünüyolarmış. Ertesi gün bitti diye ağlıyor. İşte hiçbir zaman bunlara anlam veremedim ben. Çok fazla teklif aldım bu zamana kadar ama hepsini geri çevirdim. Bana göre bu yaşlarda yaşanan sevgili olayları sadece hevesten ibaret. Tek kalmak istemediğiniz için birileriyle konuşma isteğiyle doluyorsunuz. Bu sevgi yada aşk değil. Hep böyle düşündüm. Kimseyede aşık olmadım. Hoşlanma olmuştur. Ama aşk olmadı hiç. Poyraz... O farklı biriydi. Ona karşı ne hissettiğimi bilmiyordum. Nefret mi? Aşk mı? Hoşlantı mı? Öfke mi? Bilmiyordum.. Ama onu tanımak istiyordum. Dün yaptığı o yakınlaşma benim için ilkti. Daha önce böyle bişey yaşamamıştım. Poyrazdanda beklemiyordum hiç... Sanırım ona karşı hissettiğim şeyler pek te kötü şeyler değildir. Çünkü ne ğirendim. Nede korktum. Aksine hoşuma gitmişti...

Banyodan çıktığımda üstüme iç çamaşırlarımı ve kalın askılı dizime kadar gelen bordo renkteki elbiseyi üzerime geçirdim. Saçlarımıda kuruttuktan sonra yukardan sıkı bir at kuyruğu yaptım. Kısa siyah botlarımıda ayağıma geçirdim. Hava sıcaktı ve çok ferahtıda aynı zamanda. Üşütmeyen ferahlık.. Bugün sahile inmeyi planlıyordum. Azra ve diğerleriyle karşılaşmak umuduyla. Çok tatlı biriydi. Sevmiştim onu. Telefonumu kulaklığımı ve paramı üstüme aldığım ince uzun hırkanın cebine attım. Hazırdım..

Bizim çocuklarla bayadır görüşmüyordum. Onları özlemiştim. Sahiden en son ne zaman görüşmüştük biz?. Sanırım okulda Besteyle kavga ettiğimiz zamandı. O gün beni bir kaç kez aramıştı. Açmamıştım. Ona sinirliydim hala. Beni kandırması, bana yalan söylemesi beni çok kırmış ve sinirlendirmişti.

Sahile geldiğimde etrafın ne kadar sakin olduğunu farkettim. Çok güzeldi. Denizin o saf kokusu burnumu doldururken kendimi çok huzurlu hissetmiştim. Geçen gün oturduğum yere oturup etrafı izlemeye başladım. ''Eleyssaaa'' seslenen kişi Azraydı. El sallayarak yanıma geliyordu. Bende gülümseyerek onu bekledim. Yanıma ulaştığında ayağı kalktım. Ve birbirimize sımsıkı sarıldık. ''Ne yapıyorsun burada?'' siye sordum. ''Seni arıyordum '' dedi.

''Benimi? Neden?''

''Sana göstermek istediğim birşey var.''

''Ne göstereceksin?'' çok meraklı bir insandım. Herneyse hemen öğrenmek istiyordum. Azranın çekeceği var.

''Gel benimle Eleysa.'' beni bileğimden tutup arabasına doğru sürükledi. Arabayla gideceğimize göre uzak biryere gidiyor olmalıydık. Açıkçası meraktan ölmek üzereydim.

''Nereye gidiyoorruuuzz? ha?''

''Seni biriyle tanıştıracağım.''

''Kimlee??''

''Çağrıyla''

''O kim?''

''Ya.. işte.. Şuan bir dans salonuna götürüyorum seni. Aslında orası bir kurs. Eğitim için seni götürüyorum. Hepimiz dans alanında gelişmeni istiyoruz. Çağrıda ordaki en iyi eğitmen işte..''