başka bir evrende.
••••••
"Evlenmek mi?" Diye şaşkınlıkla cevap vermişti Zehra. Ne olduğunu ve neyin içinde olduğunu anlayamıyordu şu an. Serdar'ın da ondan aşağı kalır bir yanı yoktu, kaşlarını çatarak Mete başkanın söylediklerini sindirmeye çalışıyordu.—s; evlenmek, aynı ev, süresiz görev. Doğru mı duydum ben başkanım?
Mete ise konunun üzerine daha fazla soru sorulmaması için net bir tavırla konuştu.
—m; evet Serdar ikinizde doğru duydunuz. Benim şu an çok önemli bir görüşmem var, analistimiz uzay size tüm detayları ve neler yapmanız gerektiğini mail yoluyla atacak. Şimdilik görüşürüz
Görüşmeyi bitirmişti. Zehra yutkundu, Serdar'a döndü.
—z; evleniyoruz?
Serdar ise cevap vermek istemedi hoş cevap verse bile ne diyecekti ki? Bu görevin gidişatı hoşuna gitmemişti. Zehra koltuğa oturarak neler olacağını düşünmeye başladı. Dakikalar süren sessizliği bozansa bilgisayara gelen bildirim sesiydi. Serdar hızla Zehra'nın yanına oturup bilgisayara baktı
—s; mail gelmiş olmalı.
Uzay denilen analist neredeyse tüm detayları atmıştı. İkiside kısaca göz gezdirdi yazılanlara. Serdar belirsiz bir ifadeyle konuştu.
—s; sahte nikah.
—z; Zehra ve Serdar kimliği ile çıkmak çok riskli değil mi?
—s; bence de öyle ama en doğrusu buymuş ki bunu yapmamızı istemişler.
—z; çalışmaya başlayalım o zaman 1 hafta boyunca evden çıkamıyoruz. O süre zarfında, burda anlatılan Zehra ve Serdar'ın geçmişlerine çalışmamız lazım. Evli bir çift olacaksak birbirimizle ilgili detayları en ince ayrıntısına kadar ezberlemeliyiz.
Serdar başını salladı. Mail dosyalarını yazıcıya bağlayarak çıktısını aldı. Ardından zehraya seslendi.
—s; sen çıktıları al incele ben iki kahve yapıp geliyorum.
—z: tamamdır.
••••••
"Başlayalım mı?"Serdar kahveleri hazırlayıp gelmişti. Zehra'nın sorusuna başını sallayarak onay vermişti.
—z; şimdi öncelikle Serdar'dan başlayalım.
—s; hay hay.
—z; Serdar, 1995 doğumlu 27 yaşında ve mimar bir adam. Memleketi olan İzmir'de doğmuş ama 6 yaşındayken babasının işi yüzünden İstanbul'a gelmiş. Annesi emekli öğretmen babası ise memur. Ailesi emekli olduktan sonra izmire yeniden taşınmış ama Serdar burda, İstanbul'da kalmayı tercih etmiş.
Serdar hepsini dinledikten sonra kahvesinden bir yudum aldı.
—s; nelerden hoşlanıyorum peki?
—z; en büyük hobileri arasında çizim yapmak ve yürüyüş yapmak var. En sevdiği yemek mantı, naneye alerjisi var-
Serdar zehranın sözünü keserek araya girdi.
—s: benim gerçekte mantara alerjim var, naneyi mantar yapalım?
—z: olur tamam. O zaman mantara alerjisi var. Belirli bir yerinde Doğum lekesi ya da yara izi var mı?
—s; hayır yok neden?
—z; hani evliyiz ya, Doğum leken ya da bir yerinde çocukluktan kalma bir iz varsa bilmem lazım. Her neyse Tamam Serdarın bilgileri kabataslak olarak bu kadar. Şimdi gelelim zehraya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
meyus.
Teen Fiction"beni sen göm"dedi karşısında ona bakan bir çift meraklı göze hitaben. "sevdiğin kişinin ölümünü görmemek için ondan önce ölmeyi istemek.. ya' aburnee, beni sen göm demek."