kalbini bana ver.
••••••••
"günaydın."Duyduğu sesle merdivenlere döndü Serdar. Sesin sahibine baktı, genç kadın; dağılmış saçları, hâla uykulu olan gözleri ile salona girmişti.
—s; sana da.
Görevin başlangıç günü olduğu için ikiside epey erken kalkmıştı.
—z; yukarıdaki banyonun kapısı açılmıyor.
—s; muslukta bir sıkıntı var diye kapattım usta gelecek bugün, bu kattakine gir.
—z; öyle yapacaktım zaten
Zehra lavaboya girip işlerini hallettikten sonra mutfağa girdi.
—z; aç mısın?
—s; yedim ben
—z; iyi
Gözlerini devirerek kendisine bir sandviç hazırlamaya başladı. Hızlıca yedikten sonra Serdar'ın yanına giderek oturdu. Serdar direkt söze girdi.
—s; her şey hazır, paket: 1 yani Ceren, kargoyu leyale ulaştırmak için biriyle parkta buluşacak. Senin kafe o parkın yakınlarında. Ceren'in telefonuna gelecek mesajla birlikte planın işlemesi muhtemel duruyor.
—z; sen ne yapacaksın?
—s; benim iş çıkışım 6 diye biliniyor. Ama ben işim erken bitmiş gibi seni arayacağım ve yanına geleceğim bir buket çiçek ile.
—z; papatya
—s; efendim?
—z; papatya al.
—s; tamam onu alırım.
—z; ben hazırlanayım çıkayım o zaman?
—s; tamam ben bırakırım seni
Zehra başını sallayıp odasına gitti. Kurgulanan Zehra'nın karakterine uyan bir kıyafeti olmadığı için önceki günlerde Serdar'la alışveriş yapmışlardı. Buz mavisi omuzları kayık bir bluz, altına da beyaz kot pantolon giydi. Saçlarını ise normal dalgalı bir şekilde omuzlarına bıraktı. Yanına gerekli olan bir kaç şey aldıktan sonra aşağı indi.
—s; hazır mısın?
—z; çıkalım.
Genç adam başını salladıktan sonra evden çıkıp arabaya bindiler, alınan kafeyi Mete Başkan halletmişti. Zehra ise bir kaç kez gidip görmüş ve malzemelerin yerlerini ezberlemişti. Görevi sekteye uğratacak en ufak bir hata bile olmamalıydı.
—s; gergin misin?
—z; hayır. Neden sordun?
—s: gergin gibi duruyorsun
—z: hayatımda ilk kez göreve çıkmıyorum.
—s; öyle olsun
—z: öyle zaten
—s;geldik.
Zehra arabadan indi. "Başlayalım bakalım" dedi cafenin pankartına bakarken. Meyus cafe. Elindeki anahtarla kapıyı açmadan önce arabayı çalıştıran Serdar'a baktı. Genç adamın da ona baktığını ve göz göze geldiklerini görünce hemen önüne dönerek kapıyı açtı. Kapının üstünde duran kapalı kartını çevirip açık yazan kısmı döndürdü. Düzensiz olan bir kaç şeyi düzeltirken telefonuna gelen bildirim sesiyle duraksadı. Serdar'dan gelmişti.
kimden> Trouvaille; başarılar. Umarım prensiplerin gereği mesajlara cevap veriyorsundur:)
Genç kadın sinir bozukluğu ile güldü. Önemli bir diğer konu da telefonlarına birbirlerini nasıl kaydedecekleriydi. Yeni evli bir çift telefon rehberlerinde sadece isimleriyle kayıtlı olamazdı çünkü. Zehra, Serdar'ın onu hâla ne diye kaydettiğini bilmese de, kendisi genç adamı "Trouvaille" diye kaydetmişti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
meyus.
Teen Fiction"beni sen göm"dedi karşısında ona bakan bir çift meraklı göze hitaben. "sevdiğin kişinin ölümünü görmemek için ondan önce ölmeyi istemek.. ya' aburnee, beni sen göm demek."