425 42 40
                                    

Işıkları söndürseler bile.
•••••••
"üf ne boşboğaz bir ikili, baygınlık geçirecektim."

Serdar ceketini çıkartıp koltuğa fırlatırken Zehra'nın dediklerini onaylarcasına başını sallıyordu. Genç kadın papatya buketini masaya koyduktan sonra onun için vazo arıyordu. Serdar ise kadının varlığını unutmuş gibi gömlek düğmelerini açarken Zehra öksürünce duraksadı.

—z; önümde soyun istersen?

—s; unutmuşum afedersin

—z; iyi bir daha olmasın

Serdar ceketini de alıp yukarı çıkarken genç kadın arkasından seslendi.

—z; vazo var mı?

—s; ne yapacaksın vazoyla bu saatte

—z; artık bardaktan içmek fazla demode olmaya başladı, vazodan su içme deneyimini yaşamak istiyorum belki fotosentez yaparım kim bilir? Çiçeği koyacağım onun için sordum Serdar ne yapabilirim?

—s; ikinci dolapta alt rafta olması lazım.

—z; tamam saol.

Serdar odasına çıktıktan sonra Zehra vazoyu bulup çiçek buketini içine yerleştirdi. Ardından onu kenarda duran komidinin üstüne koydu. Epey yorulduğu için duş almaya karar verdi. Yukarı çıktığında banyodan gelen su sesleri ile Serdar'ın duşta olduğunu anlayarak aşağıdaki banyoya indi. İçeri girip banyonun kapısını kilitledi. Hızlıca duş alıp bornozu üstüne geçirdi. Ve banyodan çıktı. Salonda oturan Serdar'ı gördü. Ona gözükmeden merdivenlerden çıkmaya çalışırken üçüncü basamakta genç adamın ona seslenmesiyle duraksadı.

"Zehra?"

"Efendim?"

"Işık hızıyla geçince sen misin emin olamadım. Bir şey mi oldu?"

"Hayır olmadı. Duşa girecektim yukarıdaki banyoyu sen kullanınca buradakine gireyim dedim yanıma kıyafet almayı unutmuşum o yüzden."

Serdar salonda olduğu için ikiside hafif bağırarak konuşuyordu.

"Anladım. Tamam."

Genç kadın üşümeye başladığı için hemen odasına girip üstünü giyindi, saçlarını taradıktan sonra kurutmadan serbest bıraktı. Acıktığını hissederek aşağı indi. Serdar koltuklardan birisine uzanmış telefonuyla ilgileniyordu.

—z; aç mısın?

—s; evet sen?

—z; bende açım ne hazırlasak ki?

—s; hazırlama dışarıdan söyleyeyim.

İşine geldiği için ses etmeden başını salladı Zehra. O da Serdar'ın oturduğu koltuğun yanına oturdu. Uzunca bir zaman burda yaşayacak olsa da kendi eviymiş gibi rahat hissedemiyordu ve bu da onu zorluyordu. Kafasını geriye yaslayarak gözlerini kapattı. Başı zonkluyordu, yemek yiyip ardından hemen ilaç alması gerektiğini düşündü.

—z; leyalin elimizde olduğu ortaya çıkarsa ne olacak?

—s; fadi şu an burda olmadığı için Leyal ile sadece telefon yoluyla irtibat kuruyor asıl sorun buraya gelirse olacak.

—z; aslında bizi il-

elektriklerin kesilmesiyle Zehra yerinde sıçrayarak koltuğa sindi.

—z; ışıklar kapandı.

—s: evet elektrikler gitti gelir bir kaç saate

—z; belki sigorta atmıştır baksana bi

Serdar cama doğru bakıp konuştu

meyus.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin