Sadece Sayori //Doki Doki Literature Club//

5 "Neler Oluyor?"

"Sadece Monika!"

Natsuki duyduğu sesle olduğu yerde durmuştu. Saatlerce koşmasına rağmen hala buradan bir çıkış yolu bulamamıştı. Ve yapayalnız hissediyordu. Sanki az önce yanında biri vardı. Öyle miydi? Başından beri okulda koşturduğuna ve kimseyi görmediğine emin gibiydi ama içten içe sanki çok da uzun sayılmayacak birkaç dakika önce biriyle konuşmuş gibi hissediyordu. Hatta bir isim hatırlıyordu. "Sayori." Bu isim ona hiçbir şey çağırıştırmamıştı. Şu anda hiçbir şey ona hiçbir şey çağırıştırmayacakmış gibi hissediyordu. Arkadaşlarını bulmalıydı.

Sesi takip etmeye karar verdi. Dan ve Monika'yı kulüp sınıfında bulduğunda buna hiç de şaşırmamıştı. En başında neden buraya gelmemişti ki? Biriyle kavga etmişti ve o buraya geldiği için başka yöne ilerlemişti. En azından hatırladığı buydu ama bunun olması imkansızdı. Çünkü okulda sadece üç kişiydiler.

"Dan, Monika! Buradasınız." Sesle o tarafa döndü Monika. Bir bu eksikti... Ne zaman bitecekti bu kızlar?

"Çıkışı bulamıyorum." dedi Natsuki. "Eve gidemiyorum, siz burada ne yapıyorsunuz?" Monika yeniden klasik gülümsemesini yüzüne yerleştirirken "Sadece burada olmak istiyoruz." dedi pembe saçlı kıza dönüp. "İstiyorsan bizimle otur."

Natsuki tam cevap verecekken yerdeki kırmızı sıvıyı fark etti. "Bu da ne?" dedi "Yerde kan mı var?"

"Hayır." dedi Monika net bir sesle. "Hayal görüyor olmalısın." Natsuki başını iki yana salladı. Bir şeyler döndüğünü anlamak için daha fazla kanıta ihtiyacı yoktu. Monika oldukça garip davranıyordu ve Dan... Onun neyi vardı böyle? Sadece Monika'ya bakıyor ve ruhu elinden alınmış gibi görünüyordu. "Dan'e ne oldu?" diye sordu konuyu değiştirerek. "Sen yaptın değil mi? Her şeyi sen yapıyorsun!"

"Bu kadar yeter!" diye bağırdı Monika yerinden kalkarken. "Sen de onlar gibi gidiyorsun."

"Onlar da kim?" diye sordu Natsuki. Aklına gelen isimle gözlerini kıstı. Bu ismin zihnine öylesine yerleştirilmediğini hissediyordu. "Sayori. Ondan mı bahsediyordun? Bugün biri bana ondan bahsetti."

"Onu hatırlıyor musun?" diye sordu Monika çekinerek. Natsuki başını iki yana sallayarak yanıtladı onu. Gerçekten de onun kim olduğuna dair hiçbir fikri yoktu. "Peki sana ondan bahseden kişi kimdi?" Monika'nın yönelttiği yeni soruyla Natsuki'nin kafa karışıklığı artmıştı. Hiçbir fikri yoktu. "Bilmiyorsun..." dedi Monika gülerken. "Sorun değil. Seni de kimse hatırlamayacak."

Natsuki korkarak ona baktı. Karşı koymaya çalışıyordu ama zihninin kontrolü onda değilmiş gibi hissediyordu.
~
Aria