horizon : seongjoong

10- Sonun Başlangıcı

🧜🏼‍♂️

Gemi, krakenin yoğun hareketlerinin suda oluşturduğu güçlü dalgaların da gücüyle pervasızca sallanırken Seonghwa henüz yeni yeni alışmaya başladığı bacaklarının dengesizliği yüzünden belki milyonuncu kez yere düşüp, her şeye rağmen sudan uzak kalmaya çalışıyordu. Arada bir üzerine dalgalardan kopup da geminin içine düşen sulardan nasibini alsa da henüz dönüşmesine yetecek kadar ıslanmamıştı.

Hongjoong güvertede diğerlerine emirler yağdırırken Wooyoung da ıslanmamak için Seonghwa'nın yanında yerini almıştı. Mürettebat 6 kişi olarak krakeni alt etmeye çalışıyordu. Yeosang krakeni oldukça kolay alt edebilecek güce ve yeteneğe sahipti ancak henüz büyü yapabilecek kadar odaklanamamıştı. Geminin hareketleri ve arada sırada krakenin dokunaçlarının gemiye çarpmasından dolayı sürekli dengesini yitirip odağını kaybediyordu.

"Gemimizin ilk defa kraken saldırısına uğradığını biliyor muydun?"

Wooyoung yaslandığı duvardan destek alırken konuştuğunda Seonghwa ona bakıp göz devirdi.

"Bu bilginin şu anda ne işime yarayacağını anlayamadım."

"Deniz canlıları, geminin içerisindeki gücü hissedip gemiden uzak dururlar. Özellikle vahşi olanlar yıllar önce yapılan anlaşma dolayısıyla gemide benim varlığımı hissettiklerinden saldırmadan geçerler."

Konu, şimdi yaşananlar dolayısıyla Seonghwa'nın dikkatini çekti. Uzun zamandır saldırmayan bir yaratık neden birden bire gemiye saldırmaya karar vermişti merak etti.

"Daha önce çevremizden nice devasa ve vahşi hayvanlar geçti, bazılarının yakın geçmesinden dolayı birçok kez dengemizi yitirdiğimiz de oldu, ancak ilk defa saldırıya uğruyoruz."

"Bu garip."

Wooyoung onayladı. Düşünceli görünüyordu.

"Bundan nasıl kurtulacağımızı bilmiyorum."

Seonghwa genci teselli edebilmek için yoğun bir dürtü hissetse de günün yorgunluğundan mı dersiniz yoksa çekindiğinden mi bilmem ama onaylama sesinden başka bir ses çıkarmadı.

"Normalde bu kadar saldırgan değillerdir, krakenler yani." Gergin bir şekilde kıpırdanıp konuşmasına devam etti. "Onu rahatsız eden bir şey olmalı. Bunun biz olduğumuzu düşünmüyorum çünkü dümdüz ilerlemekten başka bir şey yapmıyorduk."

Gemi krakenin saldırısı yüzünden bir kez daha sallandı. Bu sırada Wooyoung tutunduğu yerle olan bağlantısının gelen darbe yüzünden kesilmesi sebebiyle yeri boylarken Seonghwa da onu yerden kaldırabilmek için yaslandığı yerden ayrıldı. Ancak hemen ardından gelen bir başka darbe sayesinde Seonghwa da Wooyoung'un yanındaki yerde yerini aldı.

İkili sallantılar yüzünden tekrar kalkamazken panikten dolayı başka bir konuşma da başlatamadılar.

Onlar iç tarafta denge savaşı verirken dış tarafta asıl savaşı veren mürettebat üyeleri krakenin dokunaçlarından sıyrılabilmek için gerçekten üstün bir çaba harcıyordu. Kaptan kurtulabilmeleri için komutlar verip gemiyi uzaklaştırmaya çalışırken yelkenlerin ayarını yeniden yapmaya çalışan San, üstüne sıçrayan sularla birlikte tamamen sırılsıklam olduğundan ve suların onun üstüne kattığı fazladan ağırlıkla normalde kolayca yapabildiği bu işte oldukça zorlanıyordu. Eh, geminin fazlaca sallanması da hiç yardımcı olmuyordu.

"Gemi çok fazla su alıyor!"

Mingi'nin uzaktan bağırışı zaten stresli olan Hongjoong'a daha fazla stres yüklüyordu. Elbette krakenin yaptığı saldırılar sonucunda gemi oldukça hasar almıştı ve içeriye çok fazla su girmesi kaçınılmazdı. Normalde bu o kadar sıkıntı olmazdı ama geminin içinde barındırdıkları iki tane deniz insanı vardı. Geminin su alması zaten yeterince kötüyse onların geminin içinde dönüşmeleri çok daha kötüydü.