it's crazy what you'll do for a friend

1.7K 292 139
                                    

sekizinci bölüm: konuşmana gerek yok, kalbin konuşuyor.

Beraber, Jisung'ların evinin yakınındaki bir parka oturmuş konuşuyorlardı.

Jisung'da farkındaydı, Minho'nun diğer arkadaşları gibi olmadığını, özel birisi olduğunun. Minho sürekli Jisung'u düşünüyordu, onun için çizim defteri ve kalemler bile almıştı kazandığı azıcık parayla.

O gün akşam Minho eve gittiğinde, az para getirdiği için babasından dayak yediğini de biliyordu Jisung. Hatta bu yüzden kendine çokça kızmıştı da. Ama sıra Minho'ya kızmaya gelmişti.

Bir insan, arkadaşı için böyle şeyler yapmazdı.

Jisung, Minho'nun yaralarını kapatmak isterken istemeden ona yeni bir yara açmıştı ve bu gerçek onu bütün gece yiyip bitirmişti. Ertesi günkü moraran gözünü ve dudağının kenarının kanadığını gördüğünde kendisini öldürmek istemişti.

Hepsinin sebebini kendi olarak düşünüp kendisini çok kötü hissetmişti.

"Beni düşündüğün için teşekkür ederim, minnettarım biliyorsun ama... Bu gözünü.." dedi Jisung ve parmaklarını gözünün etrafında gezdirdi yavaşça. Hareketleri çok yavaştı, canını acıtmak istemiyordu.

"Ve bu kanayan dudağını.." diyerek parmaklarını Minho'nun dudağının kenarına getirdi bu sefer.

"Nasıl kabul edebilirim? Benim yüzümden olmuş gibi hissediyorum Minho. Bana bir şey hediye etmene yemin ederim ki gerek yok, sen benim en büyük hediyemsin, gerçekten. Senden baha fazlasını beklemiyorum, benimle olman yetiyor bana."

Minho yutkunduğunda Jisung dudaklarını birbirine bastırıp elini çekti ondan. "İkimizin de çok yarası var, ama beraberken ikimiz de birbirimizin yarasını sarabiliyoruz. Bu yüzden tek istediğim şey bu." dedi Jisung.

İkisi de bir şey demedi bir süre. Sadece birbirlerine baktılar, dudakları değil gözleri konuştu birkaç dakikalığına.

Minho'nun dudağının ucuna kadar geldi, ona onu sevdiğini söylemek. O da duygularından yeni emin olmuşken, ya Jisung böyle düşünmüyorsa ve aramız açılırsa diye düşünerek sessiz kalmayı tercih etmişti.

Jisung, babasının işten gelme saatinin geldiğini görünce hemen ayağa kalkıp çantasını geri sırtına taktı ve banka koyduğu kitabını eline aldı.

"Babam gelir birazdan, bizi görmesin böyle..." dediğinde Minho'da ayağa
kalkmıştı. Ama çantasını bile almadan bir hamle yaparak bir süredir yapmak istediği şeyi yaptı.

Bir elini Jisung'un yanağına koyarak onu öpmeye başladı.

Daha doğrusu dudağını onun dudağı üzerine bastırmaya başlamıştı. Bu bir öpüşmeden çok birbirlerinin sıcaklıklarını hissetmek gibiydi ama ikisinde de aynı etkiyi yaratmıştı.

Jisung şaşkınlıkla elindeki kitabı yere düşündüğünde Minho geri çekildi.

Minho, Jisung'un hiç tepki vermemesiyle yutkunup, "Üzgünüm ben.. çok üzgünüm gerçekten. Birden oldu, ama benden uzaklaşma lütfen. Yaşanmamış gibi yaparım, yaparız, gerçekt.." diye açıklama yapıyordu ki bu sefer ona yaklaşıp onu öpen kişi Jisung olmuştu.

Öpüşmeye başladıkları sırada hava karardığından sokak lambaları açılmıştı ve etrafta kimse olmadığı için rahat davranıyordu ikisi de.

Jisung hafifçe geri çekilip ne ara kapattığını anlamadığı gözlerini aralamış ve Minho'ya bakmıştı.

Minho, bir şey söyleyecekmiş gibi duruyordu ama söyleyemiyordu bir türlü.

Jisung'da bunu fark edip gülümsedi onun tatlı oluşuna. "Bir şey söylemene gerek yok, kalbin konuşuyor senin yerine." dedi Jisung ve yere eğilip düşen kitabını eline aldı tekrar.

"Ve ikimizinki çok benziyor." diye ekledikten sonra Minho derin bir nefes aldı.

"Senin kalbini seviyorum Jisung." dedi Minho, o tam arkasını dönmüş gidecekken. "Her şeyini.. Kalbini, yemek yerken şişen yanaklarını ve çok tatlı oluşunu, ellerini, sevgini, dudağından çıkan her kelimeyi, beni çok sevişini, çilekli sütlerini... Hepsini seviyorum."

Jisung, ona döndü tekrar ve yanına giderek sarıldı ona. "Ben de senin kalbini seviyorum Minho." dedi, kollarını ona doladığı sırada.

"Kalbini, her zaman yanımda oluşunu, gözlerini, düşünceli olmanı, sevimli olmanı... Ve daha sayamadığım bir çok şeyi. Seni seviyorum."

Ve birbirlerinden ayrıldıklarında: eve gülümseyerek giden bir Minho ve evden içeriye girerken gülümseyerek dudağını tutan bir Jisung vardı.

-

final yakindir, o yuzden cok cok yorum yapip oy vermeyi unutmayin lutfenn♡♡♡

seviyorum sizi, optum<3

daddy issues 'minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin