Selamınaleyküm kuzularım tosunlarım hepiniz vip fizik kanalına hoş geldiniz.
Şimdi aşkokuşkolar ben bu hikayeye başlarken dorayı kendim remusuda aşık olduğum çocuk olarak düşlüyordum yani benim halim bunların haline çok benziyordu tek fark burda remus doranın kuzenin arkıyken bende arkımın kuzenin arkıydı. Yani ben dora malum kişi remus arkım millie sirius onu kuzeni reg onun sevdiceği james diğer arkları falandı. Kasım ayından beri bitirmeye çalışıyordum kendi içimde (platonikti) ama bitmiyordu işte tam bitti derken her hareketi umut veriyordu. Ab kimse durduk yere birisini görünce dürtmez dimi mal oğlu mal babama rezil etti beni öf neyse. bu hikayeyi yazarkende hep ondan ilham alıyordum malum aşığız skqğnzmwox ama bitti artık bi gecede bitti gitti sadece canımı yakıyor bi bok yaptığı yok seviyosan seviyorum de kardeşim (bu arada çocuk anladı ondan hoşlandığımı kısaca götü kalktı ondan böyle) yani bu yüzden bu hikayeye çok ilham gelmicek gibi ama koskoca dusk till dawn yazmış ben sikfir edip yazmasını bilirim öyle söylemek istedim baktınız ki hikaye boka saeıyo diyin ki alo yazar nabıon git crush bul kendine eski haline dön derim ki eyvallaaahhh zöisnxğekxğwkxşsl öyle işte keike benimde karşıma remus gibi biri çıksa öf neuse hikayeye geçiyorum öptüm
Bu arada uzun bir zaman sonra tekrardan dusk till dawn dinlemeye başladım...
"Dora"
"Efendim" diye bağırdı Dora odasından.
"Yemeği hazırlamama yardım eder misin"
Narcissa elmaları toplarken merdivenden düşmüştü ve ayağını burkmuştu. Bu yüzden Dora evde teyzesine yardım etmek için bahçeye gitmiyordu. Ne hüzünlüydü ama.
Dora kulaklığını yatağının üstüne koyup ikişer ikişer merdiven indi ve mutfağa zıpladı. (Evet bildiğiniz zıpladı)"Mantarları getirir misin balkondan güzelim"
Zıpladığı yerden geri zıplayıp balkona ilerledi. Iki poşet mantarı yüklendi ve mutfağa geri geldi.
"Iki poşet fazla değil mi?"
"Pişince bi poşet kalıcaklar"
Dora hım sesi çıkardı ve teyzeninin yanında, dikkatle onu izledi.
"Ben soyayım mı?"
Narcissa mantarları ona verdi ve tencerede soğanları kavurmaya başladı. Dora soyma işini hızlı halletmişti.
"Ne çabuk soydun kız" dedi Narcissa.
"Ee ustasından öğrendik"
Güldüler. Narcissa yemeği yaparken Dora pilav ve çorba işini üstlendi.
"Tatlı olarak ne yapacaksın?" diye sordu teyzesine.
"Puding?"
Dora güldü. "çikolatalı?"
"En sevdiğim!"Akşam üstüne doğru yemek işi bitti. Narcissa balkona geçerken Dora onlara kahve yaptı.
"Teyze" diye sordu kahvelerini içerken.
"Siz Lucius ile nasıl tanıştınız?"
Narcissa gülümsedi.
"Ailelerden dolayı zaten tanışıyorduk ama aramızda öyle bir şey yoktu. Biliyorsun Lucius ile annen yaşıt. Bir gün Profesör onlara noelde yapmaları için ödev vermişti. Lucius noel gecesi bize geldiğinde hepimize birer hediye almış. Tabii bende aşık olmak için hazır ol da bekliyormuşum, o hediyeden sonra durmadan onu düşünmeye başladım " dedi gülerek.
"Ve galiba anlamıştı da. Ay rezillik"
Dora gülmeye başladı. "Sonra bana yakın davranmaya başladı ve oldu işte"
"Hediye neydi?" diye sordu Dora.
"Bere" dedi Narcissa kahkaha atarak.
"Ya teyze" Dora da gülmeye başladı.
"Cidden aşık olmak için hazır ol da bekliyormuşsun"
Narcissa daha da kahkaha atmaya başladı.Sakinleşince o malum soruyu Dora'ya sordu.
"Ee var mı senin sevgilin ya da hoşlandığın?"
Dora kafasını iki yana salladı. "Yok"
"Hadi yeme beni"
"Valla yok"
"Söylemem valla babana"
Dora güldü. "Valla yok"
"Şu Sirius'un arkadaşı, kumral olan"
"Oha teyze! Hayır!"
"Neden böyle sert tepki verdin?" diye sordu Narcissa Dora'ya sokularak.
Dora bi an yutkundu ve süt dökmüş kedi gibi
"Hayır vermedim" dedi.
Narcissa gözlerini kıstı. "pekala o halde"
"Bu akşam dolunay var" dedi mavi göğe bakarak. Dora dudaklarını ısırarak önüne döndü ve gökyüzüne baktı.
"Nereden biliyorsun?"
"Bilirim ben"
Sessizlik oldu.
"Remus ile sizi shipliyorum"
"Teyze"
"Ne teyze. Yürü kalk puding yap"
Dora oflayıp pofladı.
"Poflama bana" derken Narcissa Dora'ya yastık fırlattı.
Dora odasına çıkıp kulaklığını aldı ve müzik açıp mutfağa indi.