Proje sayesinde senin en yakın arkadaşınla çok güzel dost olduk. Senin hakkında o kadar çok şey öğrendim ki...
En sevdiğin renk mavi ve tonlarıymış. En sevdiğin içecek vişne suyu. İçki ve benzeri uyuşturucu içecekleri asla içmezmişsin. Sigara hiç kullanmamış hatta denememişsin bile. Doğa fotoğrafları çekmeye bayılırmışsın, keza her bulduğun fırsatta bu koleksiyonuna yeni bir fotoğraf eklermişsin. Dersleri sadece dinler hiç not almazmışsın ama sınıfının en başarılısı senmişsin. Genelde öğretmenlerin "Dinlemek, not tutmaktan daha iyi öğretir." Nasihatının en güzel örneğisin. Bu zamana kadar sadece bir kişiyle kısa bir ilişkin olmuş. Çok sevmişsin ama karşılığını alamamışsın. Arkadaşın bunu söylerken üzülsem mi sevinsem mi bilemedim...
En çok Paulo Coelho sever, kitaplarını tekrar tekrar okurmuşsun. Tarz farketmeksizin, kulağına hoş gelen müziği listene eklermişsin. Yinede en önceliğini nostalji grubuna verirmişsin. Gelmiş geçmiş en sevdiğin ses sanatçısı, Kamuran Akkormuş. En sevdiğin hayvan tilkilermiş, moralin bozuk olduğunda tilki gülmelerini açıp izler moralini yerine getirirmişsin.
Bu kadar benzer yanlarımız olup, seninle hiç sohbet edememek ne kadar üzücü bir bilsen. Keşke seninle saatlerce kitaplardan, müzikten sohbet edebilsem. Keşke çektiğin doğa fotoğraflarını bana gösterip her birine ayrı bir hikaye uydursak. Bir kampa gitsek beraber, sen doğa fotoğraflarını çekerken ben seni çekerdim. Ne de olsa gözlerin bir orman, gülüşün en olmadık yerde açan gelincikler gibi. Sen ise zaten içimde başlı başlına sarmaşık olmuş, begonvilsin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O'na Ulaşmayan Mektuplar - TEXTİNG
Historia CortaTek bir mektubum sana ulaşsaydı eğer, beni sevme ihtimalin var mıydı?