6.

1.3K 42 0
                                    

Azad'dan
Dünden beri Maral'ı düşünüyorum bu berdel olayı başımda patlayacağını,sevmediğim bir kadınla ömür sürdüreceğimi düşünürken.Karşıma Maral'ın çıkması ve onu ilk gördüğümden beri aklımdan çıkmaması hatta dün öptüğüm dudaklarının hasretinden yanıyordu dudaklarım.

Bugün hem imam hem de resmî nikahımız vardı imam nikahı bizim evde kıyılacağından Maralgil buraya gelecekti.
Evde annem ve herkes koştur koştur bir işin ucundan tutuyordu.
"Ali,Berfin,Burak,Ferman hazır mısınız ?"
Salona doğru giren annemin bakışları benim üstümde durup baştan aşağı süzdü.
"Çok yakışıklı olmuşsun oğlum"
Ellerinden ve yanağından öpüp.
"Sizde çok güzel olmuşsunuz valide sultan"
Sonra ciddileşip.
"Anne bak Berivan'ı Maral'ın yanına yaklaştırma bir tatsızlık çıksın istemiyorum"
"Tamam oğlum kaç kez söyledin"
Dün Berivan annemi arayıp bana bir düğün yapmadınız ama o kıza dört dörtlük düğün yapıyorsunuz diye cırlamıştı kaçmasıyla gözümde yeri oynayan kardeşimin o kelimeleriyle tamamen gözümden düşmüştü.Adabıyla otursaydı o da böyle bir düğünle çıkardı.

"Ooo hoşgeldiniz efendim hoşgeldiniz"
Annemin kapıdan sesleri gelince bende aşağıya yöneldim ve en son girenler arasındaki Maral da durmuştu gözlerim kırık beyaz tonlarda düz tam dizlerinde biten bir elbise giymiş siyah saçlarını bu sefer düz olarak bırakmıştı yüzünde yine bir rimel ve dün aklımı başından alan dudaklarında kiremit rengi ruj vardı.Kendimi toplayıp amcalarıyla tokalaşıp dedesinin elini öptüm.
"Azad gel fotoğrafınızı çekicem sonra aileyle birlikte çekerim"
Kafamı sallayıp Maral'ın yanına geçtiğimde ince beline bir elimi atıp kendime çektim ilk gülümseyerek ekrana bakan bir resmimiz çekildikten sonra kulağına eğilip "Yine çok güzelsin"diye fısıldayınca bana bakan ve gerçekten diğer fotoğraflar arasından en çok sevdiğim fotoğrafı çekilmiş olduk.Sonra Melis'inde içinde bulunduğu aile fotoğrafı çekilmiş yukarıda yerlerimizi almıştık imamın karşısında otururken annemin Maral'ın başına örttüğü beyaz örtüden gözüken yüzüne bakmaya doyamıyordum resmen.

İmam nikahlarımızı kıymadan önce ana ve babamızın ismini bir kağıda yazıp Maral'a mehir olarak ne istediğini sorduğunda gönlü gözü tok güzelim bir şey istemediğini söylese de ben olaya el atıp "Ağırlığımca altın"demiştim.Maral'ın şal altında az da olsa şok olmuş yüzünü görsemde pek oralı olmadım bu onun hakkıydı ve bir şey istemiyorum diye çıkamazdı.
"Kızım sen Berav ve Ferman oğlu Azad Aytaçları kocalığa kabul ettin mi?"
"Ettim"
"Ettin mi"
"Ettim"
"Ettin mi"
"Ettim"
"Oğlum sen Nesrin ve Şirvan kızı Maral Açarları karılığa aldın mı"
"Aldım"
"Aldın mı"
"Aldım"
"Aldın mı"
"Aldım"

Şahitlere de sorular sorulduktan sonra nikah duası okundu ve sonunda Mardin'in dillere destan güzeli Maralım benim karım oldu.
Ayağa kalkıp anından öptükten sonra büyüklerin elini öpüp Resmî nikah için yola çıktık annemgil bizi yalnız bırakmak için ayrı arabalarda giderken Maral'ın sesiyle yolda olan gözümü ona çekip geri yola döndüm.
"Ben böyle bir şey istemedim Azad"
Anlamazlıktan gelip
"Ne istemedin güzelim"
"Mehir"
Elini tutup öptüğümde yüzü kızarmaya başladı
"Maral bu saatten sonra sana vereceğim her şeyi sorgulamadan kabul etmeni istiyorum güzelim para ve buna benzer şeyler aramızda sorun olsun istemiyorum"
Kafasını sallayıp onaylarken belediyeye gelmiştik
İnip salonda yerimizi aldık bir süre sonra resmî nikahta kırılınca tepedeki restaurantımıza yemek yemeye çıktık.Yemek gayet güzel bir şekilde yenilirken Bora'nın lafıyla boynumdaki damar atmaya başladı.
"Maral bak sayemizde evleniyorsun ne de meraklıymışsın hiç ikiletmeden Azad abiyi kabul ettin"
Masadaki gerginlikle beraber Maral'a baktığımda yüzü kızarmış gözleri dolmuştu.Sesimin sertliğini umursamadan
"Boran bu ailedeki yerini bil burda herkes konuşabilir hatta kapımızdaki it dile gelip konuşsa onu bile dinleriz ama senin kelimelerini hiç birimiz kale almayız bir daha benim nikahım altındaki eşime bırak dil uzatmayı öyle bir girişimin bile olursa o dili kopartırım"
Masanın altında yumruk olan elimin üstünde bir sıcaklık hissedince sinirden koyulaşan gözüm oraya kaydı.Maral yumruğu açıp avuçlarımızı birleştirdi.
Bu olayla masada olan şeylerden soyutlanıp bir ona bir de bana şefkatle bakan o iki çift Zümrüt göze bakıyordum.Yemek faslı bitikten sonra evlere dönmüştük ben Maral'ı bırakırken dudağımın kenarında bulunan gamzemin üstüne bir öpücük bırakmış "Teşekkür ederim" diye fısıldamış ardından kapıyı açıp konağa girmişti.Bende eve geçtiğimde direk kendimi duşa attım pır pır atan kalbimle birlikte.Duşun ardından yatağa geçtiğimde Maral'a mesaj atacağım zaman ondan mesaj geldi.
      
        Maral:İyi gecelerr
      Azad:İyi geceler güzelim

En son yarın yanımda yatacak kadının hayaliyle uykuya bıraktım kendimi.

MARALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin