fice başlamadan birkaç bir şey demek istiyorum çünkü bu karakter neden böyle, yok bu olay örgüsü neden şöyle, bunlar neden böyle davranıyor gibi şeyler görmek istemiyorum
ficin adından da anlaşıldığı gibi 'daddy issues' konulu bir hikaye.
öncelikle, psikolojide "baba meseleleri" (daddy issues) olarak adlandırılan bu durum, "baba kompleksi" olarak da tanımlanır. Baba Kompleksi, bireyin babasıyla olan zayıf ilişkisinden kaynaklanan durumu tanımlar.
Baba meseleleri, hem kadınlarda hem de erkeklerde görülebilir ancak kişisel ilişkiler bağlamında, genellikle çocukluk döneminde babalarıyla sağlıksız ilişkileri olan, sevgiye, korunmaya ve onaya sürekli ihtiyaç duyan ama bir yandan da asi olan kadınların/erkeklerin yaşlı erkekleri tercih etmelerini anlatan popüler bir ifadedir.
Ancak, ben burada fantezi/seks/muhtaç olma gibi durumları kullanmayacağım ileride illaki bir smut olur ama 'yaşlı adamları tercih' kelimesi, psikoloji kısmından uzak bu popülarite kısmı aklıma yatmıyor bu yüzden daddy issues'ı biraz da kendime göre uyarlayacağım.
Öyleyse, iyi okumalarr 😽
***
i know that you got daddy issues
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kapıyı çarpıp evden çıkması ile beraber soğuk rüzgar tenine vururken ince, uzun parmakları hırkasını fermuarını kavramış çıkan sesle beraber boynuna kadar çekmişti. Kapüşonunu başına geçirirken sırtındaki çantayı düzeltti Hyunjin.
Hala evin içinden gelen sızlanmaları duyabiliyordu, buna alışıktı ama duymak istediği söylenemezdi. Gözlerini kapatıp iyi olmak için sadece kendine birkaç saniye verirken yürümeye başladı ellerini ceplerine koyarak.
Yürürken etrafa bakmayı pek sevmezdi, başını önüne eğer ara sıra sadece birilerine çarpmamak için kaldırırdı. Sırf bu yüzden kamburu bile çıkmış olabilirdi ama pek umurunda değildi, aynaya baktığında gördüğü görüntü ona sadece zihninin içindekileri gösteriyordu.
Seri adımları okul bahçesini bulurken gözleri arkadaşını aradı. Fakat burada değildi, bu yüzden yavaşça binanın içine girmiş en kenardan sınıfına çıkarak köşedeki yerine oturmuştu.
Çantasını kucağına çekerken "Hey!" diyen sesle beraber gözlerini oynadığı fermuardan çekerek neşeyle gülümseyen bedene sabitledi.
Jisung'a. Bu hayatta sahip olduğu tek arkadaşına.
"Hey," diyerek kısık sesle karşılık verdiğinde Jisung "Çekil bakayım," deyip yavaşça onun uzun bacaklarını itip sırada kendine yer açmış elindeki kahveyi kenara bırakmıştı.
