STRAY KIDS~CHANMIN

3- Gerçek Duygular

Arkadaşlar birazda Seungmin'in Bang Chan hakkında olan düşüncelerini dinleyelim değil mi?

Daha yeni gün doğumu olmuştu. Sabahın neden bir vakti uyanmıştım ben. Yattığım yerden doğruldum. Annem ve babamı rüyamda yine görememiştim onları çok özlüyordum. Ne olurdu sanki biraz olsun benimle rüyamda vakit geçirseler, çok yalnız olduğumu görmüyorlar mı, onları özlediğimin farkında değiller mi neden hala benimle bir kez olsun rüyamda buluşmadılar. Onları ne güzel doya doya öpüp koklayabilsem. Tanrım ben çok fazla bir şey istemiyorum sadece bir kez olsun ailemi görmek istiyorum o kadar. Yatakta otururken ağladığımı fark ettim. Ayağa kalkıp odadan dışarı çıkacaktım, o sırada kapının açılmasıyla Bang Chan'in benim ayaklarımın dibine düşmesi bir oldu. Bu duruma o kadar çok korkmuştum ki anlatamam, az kalsın herkes uyurken bağıracaktım. Bang Chan'i kaldırıp yatağıma yatırmaya çalıştım ama yapamadım. En sonunda onu kapıya doğru yaslamaya karar verdim. Bang Chan'i kapıya doğru yasladıktan sonra o şekilde bıraktım onu. Tam karşısına geçip oturdum ve neden kapının dibinde olabileceğini düşündüm. O sırada Bang Chan içinden birşeyler sayıklıyordu. Ne söylediğini duyabilmek için ona doğru yaklaştım. ''Seni seviyorum, beni yalnız bırakma sakın, ben sensiz hiçbir şeyim bu anlamsız hayatımı anlamlı yapan tek kişisin seni seviyorum beni sakın yalnız bırakma Se-'' bunları söylemişti. İlk kez Bang Chan hakkında her ne kadar uykusunda söylemiş olsa bile bir şey duymuştum ama Se- adında seslendiği kişi de kimdi Se-'nin devamındaki isim neydi? Çok merak etmiştim. Onu dinlerken ne kadar yaklaşmış bir biçimde olduğumun farkında bile değildim. Başımı kaldırdığım zaman ona çok yaklaşmış olduğumu fark ettim. Neredeyse onu tek bir hamlede öpebilecek durumdaydım. Kalp atışlarımın sesini duyabiliyordum. Bang Chan içki kokuyordu. Gece çok içmiş galiba. Ona bakarken ani bir hareketle dudaklarımı onun dudaklarına bastırdım ve öylece biraz kaldım. Aynı anda dudaklarımı ayırıp geri çekildim ve yanaklarımın kıpkırmızı olduğunu fark ettim. O sırada havanın aydınlanmış olduğunu fark ettim. Bang Chan' e dönüp baktığımda onun çoktan gözlerini aralamış ve bana baktığını fark ettim. Ayağa kalkıp Bang Chan'i kaldıracakken, Bang Chan beni kolumdan tuttuğu gibi kendine çekti ve dudaklarımız birbirini buldu. Bang Chan beni kendine daha çok çekiyordu ve bende ona karşılık veriyordum. Benim tek unuttuğum bir şey vardı sadece. Bang Chan şuan hala alkolün etkisiyle bunları yapıyordu. Ama bir kere olsa bile birini bunu bana ilk defa yapıyordu. İlk kez kendimi bu kadar mutlu ve istekli gördüm birine karşı, hemde bir erkeğe. Erkek bile olsa bana uyar sonuçta.
Bang Chan beni tuttuğu gibi ayağa kaldırdı. Beni duvarla kendi arasına aldı ve açık olan kapıyı kapatıp kitledi. Ardından beni sert bir şekilde öpmeye başladı. Alt tarafımın karıncalanmaya başladığını çoktan hissetmeye başladım. O beni öperken bende ona sürütünüyordum. Beni belimden tuttuğu gibi ayağa kaldırdı, yatağa yatırdı. Üstünü çıkartmaya başladı. Bende onu izledim ve vücudunda elimi gezdirdim. Ağzından hafif bir inleme sesi çıktı ve gülümsedim.

Seungmin: Ellerim bile seni tahrik etmeye yetiyor demek. 

Bang Chan Seungmin'in üstündeki kazağı çıkarttı. Boynundan başlayarak yavaş ve yumuşak bir şekilde Seungmin'in vücudunu öpmeye başladı. Daha sonra Seungmin'in üstündeki her şeyi çıkarttı. Seungmin'i öperken bir yandan da parmaklarını yavaş yavaş içeriye gönderiyordu. Seungmin bir anda Chan'i öpmeyi bırakıp ağzını eliyle kapatmıştı. Çünkü aniden deliğini kaplayan parmaklar canını yakmıştı. 

Bang Chan: Özür dilerim. Bunu yapmamam gere-

Seungmin Chan'in cümlesini tamalamasına izin vermeden boynuna elini dolayıp onu kendine çekti ve dudaklarının buluşmasına izin verdi. Chan Seungmin'in bu hareketine gülümsedi. Seungmin sanki hep bu anın gelmesini istemiş gibi istekli davranıyordu, aynı şekilde Bang Chan de öyleydi. Bang Chan yavaş yavaş parmaklarını Seungmin'in deliğinden içeri soktu. Parmaklarıyla Seungmin'e gelgit yapıyordu. Seungmin'in ilk başta canı yanmış olsa bile bu sefer aynı şeyi tekrarlamadı. Bang Chan Seungmin'i hazırlamak için yavaş yavaş parmaklarını Seungmin'in içinde döndürmeye başladı. Seungmin'in sesi odasında yankılanıyordu. Anneleri onları duysa utancından ne yapardı diye düşünmüştü bir an. Seungmin aldığı zevkten memnun olmuş olacak ki Chan'e daha çok sokuluyordu. Bir zaman sonra Bang Chan parmaklarını Seungmin'in içinden çıkardı. Seungmin hissettiği boşluk ile canı çok yanmıştı. Deliği sızlıyordu. Çok zaman geçmeden deliğini dolduran bir penis içeriye girdi. Duvarlarını ezen bu penis onu baştan çıkarıyordu. Seungmin Bang Chan'den daha fazlasını ister gibi daha çok ona sokuluyordu. Bir zaman sonra Seungmin boşaldı, Bang Chan' de Seungmin'in içine boşaldı. Bang Chan kendini geri çektiğinde Seungmin'in deliğiden akan menilerini görünce sırıtmıştı ve onun yanına uzanıp yattı. Seungmin'de sanki bunu bekliyormuş gibi direk Chan'in kollarına kendini bıraktı. Seungmin Bang Chan'e dönüp iyi ki bunları hatrlamayacaksın eğer hatırlarsan senin suratına nasıl bakarım. Benim hakkımdak ki düşüncelerini öğrenmeden sana yaklaşmayacağım. Bunları söylerken Seungmin'in gözleri dolmuştu. Chan şuan uyuyordu. Elini yanağına koyup öptükten sonra ona sarılarak kendini uykuya teslim bıraktı. Uyandığında saat 9:00 am' di. Uyandığında Bang Chan yanındaydı. Üstü giyinikti. Bir an endişeyle düşündü sabah çıplak mı yatmıştı yoksa Chan üstünü giyerek mi yatmıştı. Seungmin bunu hatırlayamadı ama Chan'in üstünü giyerek yatığını varsayarak içini rahatlattı. Kendi üstüne bakıp aynı şekilde çıplak yattığını fark edince kızardı. Yavaş ve sessiz bir şekilde Chan'i uyandırmadan yataktan kalkıp hemen banyoya koştu. Aslında Chan uyanıktı sadece numara yapıyordu ki bunu Seungmin anlamamıştı. Seungmin banyoya gittikten sonra Chan arkasından  ''Seni seviyorum, beni yalnız bırakma sakın, ben sensiz hiçbir şeyim bu anlamsız hayatımı anlamlı yapan tek kişisin seni seviyorum beni sakın yalnız bırakma Seungmin.''dedi. Hatırlayacağınız üzere bunu Bang Chan daha öncede söylemişti.