Final

466 34 10
                                    

Duyduğu şeyle afalladı.
-Eşleşmeli miyiz? Seokjin neler oluyor?
-Anlatıcam ama söz ver önce sakin olucaksın
-Söz veremem. Lütfen anlat
-Baban beni Chanla zorla eşleştirecekmiş
-Ne? Ne diyorsun sen?

Sinirden gözleri kıpkırmızı olmuştu. Damarları ortaya çıkmış, patlayacak gibi morarmıştı
-Taehyung, yalvarırım sakin ol.
-Sakin mi olayım? Sen ne dediğinin farkında mısın? O adam seni benden ayırmak istiyor. Seni zorla başkasıyla eşlemeye çalışıyor. Kim ulan o?
-Taehyung sakin ol bak vakit kaybediyoruz

Şu anda sakinleşmesi mümkün değildi. Eline geçen birkaç bardağı yere fırlattı. Seokjin korkuyordu. Bu siniri hiç iyi durmuyordu
-T..Taehyung. Yalvarırım sakin ol

Arkasından sıkıca sarıldı. Onu feronomlarıyla rahatlatmaya çalışıyordu. Yavaş yavaş işe yaramaya başlamıştı. Sakinleştiğini hissediyordu
-Taehyung kimse bizi ayıramayacak. Ama her geçen saniye bize kaybettiriyor. Onu yenmek için eşleşmeliyiz. Onun gücüyle başka türlü baş edemeyiz.

Karşısına geçip yüzünü elleriyle sardı
-O kadar heyecanlıyım ki Taehyung. Artık sana rahatlıkla alfam diyeceğim. Senin mührünü taşıyacağım. Senin gibi kokacağım. Bunu düşünmek bile kalbimi hızlandırıyor

Hafifçe gülümsedi alfa. Söylediği şeyler kurdunu okşamıştı. Omegayı kucaklayıp odaya götürdü.
-Omegam olucaksın
-Olucam

Mühürlemenin başlaması gerekiyordu. Bütün adımları eksiksiz bir şekilde uygulamaları sonucunda onlar artık eş olacaktı.
-Çok acıyacak mı?
Boynuna bir öpücük bıraktı
-Acıycak birtanem. Çok özür dilerim bunun için
-Güzel şeyler acı çekmeye her zaman değer Taehyung. Ben hazırım, hadi başlayalım












Alacaklı gibi çalınıyordu kapı, gelmişti. Biraz daha vurursa kıracaktı kapıyı. Kapıyı açan hizmetçiyi kenara itti
-Nerede o?

Salonda oturan adamı yakasından tutup duvara yasladı
-Oğlun nerde?
-Bırak beni
-Sana oğlun nerede dedim
-Yok oğlum. Ona zarar vermene izin verir miyim sanıyorsun? Asla ona zorla bir şey yaptıramazsın.

Adamı üzerinden attı. Taehyung'un babası çok güçlüydü, bu onu durdurmaya yetmezdi. Bütün evi aradı. Bakmadık ne oda, ne de bir karış toprak kaldı.
-Nerde o?
-Yok anlamıyor musun sen?
-Burada değilse kesin o pisliğin yanındadır

Hızla evden çıktı. Sinirden köpürüyordu. Evdeki birçok şeyi kırmış dökmüştü. Bu adamla Taehyung baş edebilecek miydi?






Ketlle ı fişe takıp mutfaktan çıktı. Bir bardak kahve şu an en çok ihtiyacı olan şeylerden biriydi. Kapının alacaklı gibi çalınmasıyla irkildi
-Geldi

Yavaşça gidip kapıyı açtı
-Demek buradasın he? Gel buraya
-Bırak beni

Seokjin'in bağırışlarıyla karşısındaki beden daha da sinirlendi
-Benimle geliceksin
-Hiçbir yere gitmiyor

Taehyung araya girip omegasını kenara çekti. Gözlerinde ateş vardı
-Omegamı rahat bırak.
-Omegam mı?

Seokjin'in boynuna baktı, mühür adete ben buradayım diyordu
-Demek onu mühürledin. Seni aşağılık
-Defol git buradan. Omegamı rahat bırak
-Bırakmazsam ne olur? Benimle baş edemezsin

Taehyung babasını yakalarından tutup dışarı fırlattı. Adam ne olduğunu anlayamamıştı bile.
-Sen....sen nasıl bu kadar güçlendin?
-Eğer ona dokunursan, ona yaklaşırsan seni buna pişman ederim.
-Baba yeter artık

Taechan'ın varlığını herkes yeni fark etmişti.
-Ama oğlum..
-Görmüyor musun, onlar birbiriyle çoktan eşleşmiş. Birbirilerini istiyorlar, onları ayıramazsın
-Ama sen onu seviyorsun
-Hayır, ben beni sevmeyen birini sevmiyorum. Git buradan baba, daha fazla rezillik çıkarma

Son kez Taehyung'a baktı ve arabasına binip gitti. Seokjin kollarını sıvayıp hedef aldığı Taechan'ın üzerine atladı
-Seni gidi pislik. Görürsün sen şimdi gününü
Taehyung onu son anda belinden yakalayıp kenara aldı
-Bırak beni Taehyung, dövücem onu
-Birtanem...
-Sen nasıl Taehyung'un gözüne vurursun. Bırak beni ben de onun gözünü morartıcam

Taehyung bu haline gülmemek için dudaklarını bastırıyordu
-Saçını başını yolucam senin
-Birtanem sen daha temin popom acıyor demiyor muydun? Nasıl baş ediceksin bu ağrıyla
-Popomla dövmiyeceğim ya
-Birtanem lütfen içeri gir. Hem bizim onunla konuşmamız lazım
-Ya gideyim de yine vursun değil mi? Bana bak eğer vurursan seni tuvalet terliğiyle kovalarım, duydun mu beni küçük it?

En sonunda Seokjin'i sırtlayıp içeri götürdü. Onu içeride kalmaya zor da olsa ikna ettikten sonra kardeşinin yanına geldi. Canının yandığını hissediyordu. Saçlarını karıştırdı
-Şey.... Seokjin biraz fazla sinir..
-Haklıydı. Ben bunu hak ettim
-Onu sevdiğini sanıyordum
-Onu hala çok seviyorum, ne olarak sevdiğimin bir önemi yok. Ama beni istemeyen birini de istemem. Seokjin seni istiyor ve artık tamamen senin
-Sana her şeyi en başında söylemeliydim Chan özür dilerim.
-Öyle olmasını ben de isterdim ama yapacak bir şey yok. Sana kırgınım ama sadece bana en başında söylemediğin için.
-Özür dilerim
-Özür dileme. Mutluluğuna bak. Hem belki ben de bir gün beni çok seven bir omegayla eşleşirim
-Eminim ki harika bir omegayla eşleşeceksin ama çok üzgünüm ki bu dünyadaki en iyi omega benim eşim. Asla daha iyisini bulamayacaksın

Güldü. Kardeşiyle uzun zaman sonra böyle samimi konuşmaları güzel hissettirmişti.

-İyi miyiz?
-İyiyiz

Birbirlerine sıkıca sarıldılar.
-Babam yüzünden ne hale geldik
-Nasıl da bozdu aramızı.
-O beni hiç sevmedi, hem de hiç. Sanırım sadece beni sevmedi
-Yanılıyorsun, o kimseyi sevmiyor. Sana özel değil.
-Doğru söylüyorsun
-Ben her zaman doğruları söylerim. Şimdi git ve bana öldürecek gibi bakan omeganı sakinleştir. Buradan tek parça çıkmak istiyorum

Camdan kendilerine bakan Seokjin'e döndürdü kafasını. Hemen perdeyi kapatıp içeri kaçmıştı
-Hadi onun yanına git.
-Chan, ne zaman istersen...
-Geleceğim. Tek olmayacağım ama
-Kabul

Kardeşini kapıya kadar uğurladı. Bu konunun da hallolması içine su serpti. Şimdi içeri girip omegasını pamuk gibi yapacaktı. Koşa koşa evin içine girdi.
-Birtanem neredesin?

Yatak odasının kapısını açtı. Seokjin kollarını bağlayıp dudaklarını büzmüştü. Minik bir bebek gibi küsmüştü. Tam ısırmalık duruyordu
-Aman da benim omegam bana küsmüş mü?
-Küsmedim ben

Yanına gidip yavaşça oturdu
-Birtanem, kızdın mı sen bana?
Kafasını çevirdi.
-Tutmıycaktın beni. Gidip ağzına vurucaktım onun
-Sevgilim ama o benim kardeşim. Bak şimdi barıştık onunla. Kötü mü oldu
-Hayır. Ama ben ona vurucaktım
-Birtanem, senin ağzını burnunu yemeden önce kaçsan iyi olur
-Popom acıyor benim, uzak dur
-Mümkün değil
-İmdat, burda arsız bi alfa var
-Gel buraya küçük omega, benden asla kaçamazsın.





Ve bitti...

Sizleri çok seviyorum

Sıkılmadan okuyan herkese çok teşekkür ederim

Başka bir ficte görüşmek üzere

İyi geceler hepinize

😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘

Omega And Twins Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin