4. Katta bulunan katiller, asansör üzerindeki rakamlara bakarak, binaya gelen bu gizemli kişinin tüm katlarda dolaşmasını izliyorlardı. İçeride bir panik havası hâkimdi. Bu kişi infaz edilmesi gereken bir yabancı olabilirdi. Katiller yıllardır ilk defa karşılaştıkları bu durum karşısında ne yapacaklarını şaşırmış bir halde birbirlerine bakarken, içlerinden biri yukarı doğru çıkmakta olan asansörün çağırma düğmesine basarak bu gizemli misafirin 4. katta yolunu kesti.
7. BÖLÜM
Asansörde sıfıra basıp biran önce oradan kaçmayı planlıyordu. Gözlerini kapatıp dinlendirmek, bu şekilde biraz sakinleşmek istedi. Ancak 4. Katta asansörün aniden durmasıyla kurtulmaya çalıştığı panik havası şiddetli bir korkuya dönüştü. Asansör durunca dışarı çıktı. Hangi katta olduğunu anlamaya çalışırken durduğu katta onu bekleyen katillerle karşı karşıya gelince, göz göze gelmemek için aralarından içeri doğru uzaklaşmak adına hamle yaptı. İçinde bulunduğu panik haliyle istemeden de olsa omuz attığı katil ile göz göze gelmişti. Gözlerinde korktuğunu belli etmemeliydi. Hiçbir şey olmamış gibi içeri doğru ilerledi. Ne yapacağını nereye gideceğini bilmiyordu. Rastgele adımlarla içeri doğru ilerlerken az önce çarpıştığı katilin onu takip ettiğini hissetmişti. Arka tarafa doğru lavaboların olduğu yerde başka bir çıkış var mıdır diye ilerliyordu ki sırtında ona doğrultulan silahın horozunun kurulma sesiyle olduğu yerde durup kaldı.
Yavaşça arkasını döndü. Az önce göz göze geldiği katilin ona silahını doğrultmuş soğukkanlı bir şekilde ona doğru bakıyordu. Korkudan titreyen ellerini gizlemeye çalıştı ve kısık gözlerle ne yapacağını beklediği katile bakarken aniden katil yüzündeki maskeyi çıkardı. Elindeki silahı Mehmet'in göğsüne dayayıp "çıkar maskeni" diye sert bir ses tonuyla ültimatom verircesine seslendi.
Mehmet konuşmaması gerektiğini biliyordu ama bu durum beklediği bir şey değildi soğukkanlı bir şekilde;
" farkında mısın bilmiyorum ama bir hamleyle mahzenin 2 kuralını birden çiğnedin" diye kendinden beklemediği kıvraklıkta bir cümle çıkıvermişti ağzından.
Katil duydukları karşısında şaşırdı çünkü bu tür bilgileri yalnızca içeriden birileri bilebilirdi. Şaşkınlıkla parmağını tetikten çekip silahını indirmeden karşısındakinin lafını bitirmesini bekledi.
" yüzünü göstermen ve içeriden birine silah doğrultman" dedi Mehmet ve cümlenin devamını getirmeden mesajının anlaşıldığını fark etmişti.
Katil silahı yere indirirken kararlı bir ses tonuyla "dışarıdan gelebilecek ve sisteme zarar verebilecek yabancılara karşı önlem almak bizim görevimiz." Diye kendini savundu.
Mehmet karşısında duran adamın söylediklerini onaylarcasına başını sallayarak;
"biliyorum biliyorum, ben dışarıdan biri değilim." Dedi.
Katil, karşısında kendinden emin bir şekilde duran bu adamın içeriden biri olduğuna ikna olunca, bu kişinin diğer ihtimalde olduğu gibi kim olduğunu anlamıştı.
" siz yoksa... Yeni lider misiniz?" diye sordu.
Mehmet o an yöneltilen bu soruya cevap vermenin doğru olmayacağını düşünse de ne söylemesi gerektiğini bilmiyordu. katil mahcup bir şekilde başını öne eğerek;
"Çok üzgünüm efendim. Bizim görevimiz bu. Siz de biliyorsunuz ki, mahzenimizin güvenliğinden birinci derecede biz sorumluyuz." Diyerek tekrardan maskesini giymeye başladı.
Mehmet ise korkusuna rağmen bir daha olmasın dercesine bakışların ardından asansöre doğru yürüdü. Asansöre bindiğinde içinden, sebebini bilmediği bir çığlık atma istediği gelmişti. Adeta ölümün kıyısından dönmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİİP
Science FictionMehmet cinayet masasında çalışan 40'lı yaşlarda başarılı bir polistir. Kardeşi Salih ise İzmir'de bir şirkette çalışan zeki bir yazılım mühendisidir. Bir gece geç saatlerde ansızın kardeşi arar ve görüşmesi gerektiğini söyler. Kardeşi bir şeyler an...