Cebinden çıkardığı ücreti çorba tabağının altına bırakarak dışarı çıktı ve katilin gittiği istikameti bulmaya çalıştı. Hemen ileride kıyafetlerinden tanıdığı katili yolda ilerlerken görünce peşine takıldı. Meslekte sürekli yaptığı gibi, gözden kaçırmadan ona yaklaşmalı ama takip edildiğini anlamayacak kadar da mesafe koymalıydı.
Kalabalığın içinde zar zor seçtiği katili, biraz ilerledikten sonra bir mağazaya girerken gördü. Peşi sıra o da girdi içeri. Hiçbir şey olmamış gibi göz ucuyla takip etse de gördüğü kişinin mahzende karşılaştığı azılı katil olduğunu bilmesi, heyecan yapmasına sebep olmuştu. Ve bu panik yüzünden hareketlerini kontrol etmekte zorlanıyordu. Katil bir şeyler satın almadan kasaya doğru ilerleyerek kasiyerle bir şeyler konuştular. Mehmet bu türden fiziki takipler konusunda tecrübeliydi ama yine de sebebini bilmediği fazlaca dikkat çeken bakışlarını katilin üzerinden bir türlü alamıyordu. Tam bu esnada katil başını aniden çevirince göz göze geldiler. Panikle başını çevirip etrafındaki kıyafetlerle uğraşıyormuş gibi yapsa da, yakalanmıştı. Biraz hiçbir şey olmamış gibi oyalanıp tekrardan dönüp baktığında katilin mağazadan ayrıldığı fark edip dışarıya doğru hızla çıktı. Sokak kalabalıktı ama arkası dönük giden katili görür görmez tanıdı. Aradaki mesafenin açıldığını fark edince daha hızlı adımlarla adama yaklaşıyordu ki katil takip edildiğini anlayınca hızla koşmaya başladı.
Peşine takılan kişinin kim olduğu hakkında hiçbir fikri olmamasına karşın nihayetinde bir katildi. Gerek devletten gerekse öldürdüğü adamların yakınlarından birinin peşine takılması beklemediği bir durum değildi. Böyle durumlar için hazırlıklıydı ve kalabalıktan yararlanarak hızla koşmaya başladı. Mehmet ise inatla peşini bırakmadan katili kovalamaya devam etti. Sıkı bir kovalamacanın ardından çok katlı kapalı otoparka giren katil izini kaybettirmişti. Mehmet otoparka girince silahını çekti. Nefes nefese kalmıştı ve soluklanmak için yavaş hareket ederek içeride katili aradı bir süre. İzini tamamen kaybetmişti ama bir yandan da her an her yerden çıkabileceği endişesiyle tetikteydi. Birkaç kat gezdikten sonra uzaktan, camlarındaki siyah filmlerden dolayı içerisini göremediği spor bir aracın kendisine doğru hızla geldiğini fark etti. Şoförü seçemediği için ateş etmedi, ta ki aracı Mehmet'in üzerine sürüp kaçmaya çalışıncaya kadar. Araç kaçarken plakasını alarak aynı otoparkta bulunan kendi aracına doğru koşmaya başladı.
***
Şanslıydı ki takip ettiği adamın gittiği güzergâhta tek bir yol vardı. Aracı ile süratle kapalı otoparktan çıkarken tek yöne giden yolu takip etti. Bu yol ana yola çıkıyordu. Katilin aracını henüz göremiyor olsa da daha yol ayrımına gelmediği için son hız devam etti.
Katil ileride kırmızı ışıkta bekleyen araçların arkasında kalınca durmak zorunda kaldı. Peşindeki adama durmuş olmanın dezavantajıyla yakalanmamak için sürekli dikiz aynalardan arkasını kontrol ediyordu. Belindeki silahını çıkarıp doldurdu, her ne kadar hareket tarzına aykırı olsa da onu takip eden adamı kendisine yaya olarak yaklaştığını görürse, onu öldürmekten başka bir çaresi kalmamıştı.
Sağlam bir adrenalin bağımlısı olan katil, İlk defa biri tarafından takip ediliyordu ama nedense bu aksiyon umduğu gibi onu heyecanlandırmamıştı. Işıkları geçince daha sakin olan sağdaki yola doğru ilerledi. Hızını azaltıp dikiz aynasından arkasını kontrol ederek ilerlerken, otoparktan çıkarken fark ettiği aracın peşinden geldiğini görünce, onu kovalayan kişinin o araçta olduğundan daha emindi artık. O araçla onu yakalaması imkân dâhilinde bile değildi ama işini garantiye almak adına yeniden hızlandı. Şirince civarındaki ormanlık alana doğru son sürat devam etti. Aradaki mesafe o kadar açılmıştı ki izini kaybettirdiğinden neredeyse emindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİİP
Science FictionMehmet cinayet masasında çalışan 40'lı yaşlarda başarılı bir polistir. Kardeşi Salih ise İzmir'de bir şirkette çalışan zeki bir yazılım mühendisidir. Bir gece geç saatlerde ansızın kardeşi arar ve görüşmesi gerektiğini söyler. Kardeşi bir şeyler an...