34

25.1K 1K 678
                                    

Annem ve ben kitlenmiş bir şekilde abime bakmaya devam ettik. İlk kimin yalan söyleyeceğini kestiremiyordum.

Annem öne atılıp "Şakalaşıyorduk." dediğinde abim kahkaha atmaya başladı.

Sorgular bakışlarım üzerindeyken elini masaya vurarak gülmeye devam etti. Hayvan.

"Biliyorum evlilik teklif ettiğini. Haberim vardı."

Annem bir bana bir abime dik dik bakmaya devam ediyordu. Duyduklarım ile ağzım bir karış açılırken ölmediğim için içten içe sevindim.

Sesim titredi. "Ne demek biliyorum?"

Bizi tuzağa düşürmek için mi yapıyor anlamaya çalıştım. Böyle kurnazlıkları oluyordu. Karşımda, duvara dayalı sandalyeye oturdu. Kolunu masaya yasladı.

"Arat'a ben gaz verdim denebilir."

Yüksek sesle "Nasıl?" diye bağırdım.

Yüzünü eşkitirek "Sesin çok çok çok iğrenç." dedi. Şimdi abi-kardeş tartışmaları yapacak havamda değildim. Bakışlarım beklenti içindeydi.

"Otele gitme sebebim, sevgilindi. Oturduk sohbet ettik gece boyu. Sana 'çıkma teklifi' etmek istediğini söylediğinde..."

Yeniden ortada iğrenç bir şey varmış gibi yüzünü buruşturdu.

"iğrenç çıkma teklifini boş vermesini söyledim. 'Erkek adam evlilik teklifi eder yeğenim' dedim."

Bu sefer yüzünü buruşturan ve kusma taklidi yapan ben oldum. Annem yemek yapmaya dönmüştü ama bizi dinlediğinden emindim.

"Gerçekten iğrenç bir kekosun abi."

"Öyleyim yavrum. Benden korkmanı da hiç anlamıyorum. Halbuki üzerine koltuk fırlatmak dışında şiddet içerikli bir şey yapmadım."

Gözlerimi devirdim. Cidden neden bu kadar korkma gereği duyuyordum? Klasik abi sorunları.

Aklıma gelen şeyle sinsice gülümsedim.
"Anne." Sonda ki e harfini uzatarak ninni kıvamında söylemiştim.

"Ne var?"

"Sana önemli bir şey söyleyeceğim."

Abim odaklanmış bizi dinliyordu.

Gülümseyerek "Abim otele kolunda 2 hatunla gitmiş. Duydun mu?" dedim.

Annem yemeğin suyunu ayarlarken oldukça sakindi. Tepki vermesini beklerken gözlerim abimle buluştu. İşaret parmağını bana doğru sallıyordu. Ağzını oynayarak zar zor anladığım bir cümle kurdu.

"Seni yok edeceğim cadı."

Kaşlarımı çatıp yeniden anneme seslendim.

"Anne."

"Ne var, Deniz?"

"Abim bana 'annen kadar çirkin cadı seni' dedi."

Annem elini hızlıca yıkayıp üzerine sildi. Yere doğru eğilip ayağında ki ev terliğini çıkardı. İkisini birden çıkarınca abimle aynı anda ayağa kalkmıştık. Kaçmaya çalışırken biri benim bacağıma biri abimin sırtına gelmişti.

--

arat: Deniz.

deniz: noldu

deniz: niye yazdın

arat: Ne?

arat: Gelecekti ki kocanım ya hani?

deniz: unutmuştum

arat: Hep böyle sinir bozucu mu olacaksın?

deniz: yüksek ihtimalle

deniz: şimdiden şikayetçi mi oluyorsun

arat: Evet.

deniz: aşk olsun

arat: Oldu. En güzelinden oldu.

deniz: ben sana fotoğraf atmayı özledim

arat: Atabilirsin, seni durduran ne?

deniz: eskisi kadar heyecanlı değil

arat: Yanımda olduğun zaman, elim bacağına gidince yeteri kadar heyecanlı olduğunu görüyorum.

deniz: o başka bu başka

arat: Geliyorum o zaman? Heyecan yaşamak istiyorsun madem.

deniz: of arat hayır

deniz: evlenmeden olmaz

arat: Ne kadar da masum.
görüldü...

--

Ellerimi yatağın soğuk yüzeyinde gezdirirken hayatımın en mutlu döneminde olmanın tadını çıkarıyordum.

Son 2 gündür tüm zamanımı Arat'ın yanında geçiriyordum. Tüm duyguları aynı anda yaşıyormuşum gibi kalbim bedenime ağır gelmeye başlamıştı. Mutluluğun tarifi ile acının, üzüntünün tarifi aynı gibiydi.

Ruhuma bu mutluluk şimdilik fazlaydı.

"Neye daldın öyle?"

Arkamdan belime sarılan sıcacık kol ve kulağımın üzerinde ki tatlı dudağını hissetmem rahatlamama neden oldu. Yeterince gevşemiş olan bedenim uykunun kollarına gitmek için can atıyordu. Yatakta kendimi ileriye doğru itip arkamda oturmasına izin verdim.

Kolunu belimden çekmemişti.

"Seninle bu kadar mutlu olmamın rüya gibi hissettirmesinin verdiği mutluluğu düşünüyordum."

Kıkırdayıp saçlarımı okşadı. Yatakta biraz daha kayıp kafamı dizine yasladım.

Yaklaşık 5 ay sonra düğünümüz vardı. Tüm aile kararı almıştı ve tarihi belirlemişti. Hayatımda ki her şey bir peri masalı gibiydi.

Gözlerim yavaş yavaş kapanırken son duyduğum cümle "Sana hak ettiğin bütün mutluluğu yaşatacağım, Deniz'im." oldu.

SON


--
Mutlu sonları sevmesem de Deniz ve Arat çiftini kötü sona sürüklemek gönlümün razı olmadığı bir durum oldu.

Buraya kadar iyisiyle kötüsüyle tüm bölümleri okuyan herkese teşekkürlerimi sunuyorum.

Yaptığınız tüm yorumlar yüreğime dokunuyor.

Veda etmek istemiyorum. Diğer kitaplarımda buluşmak üzere. 🤍

Bal Dudak || Texting +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin