Özel Bölüm

14.5K 522 98
                                    

Kitabı hâlâ okuyanlar var mı bilmiyorum... Bu bölümü önceden yazmıştım ama biraz zaman geçtikten sonra atmak istedim. Kısa, sadece Arat ve Deniz'i hatırlatmak amaçlı yayınlayacağım bir bölüm.

Keyifli okumalar diliyorum ❤️❤️

******
Aile arasında olan düğünümüzün bitmesine son 1 saat kalmıştı. Saat 12'yi gösterdiğinde herkes evlerine dağılacaktı. Biz de evimize gidecektik. Arat'la beraber tüm eşyalarını seçip sıcacık bir yuva olacağına inandığımız evimize...

Beyaz parıltılı elbiseme göz ucuyla baktım. İlk giydiğim anda oluşan rahatsızlık yok olmuştu. Alıştığım için belimde ki acıyı bile unutmuştum. İnce gözükmek için seçtiğim dar elbiseyi bir saat sonra çıkaracak olan adama baktım. Elinde beyaz bir tabak tutuyordu. Üzerinde düğün pastamız vardı. Siyah takımının içinde daha da seksi gözüküyordu. Kucağına oturttuğu küçük çocuğa pasta yediriyordu.

Abim yanıma geldiğinde Arat'a bakmaya son verdim.
"Yorgun görünüyorsun. Makyajın da akmış."

"Sağ ol, abi! Aşırı motive edici bir konuşma."

Sitemime karşılık kısık sesle kahkaha attı. Ona eşlik edip ben de güldüm.

"Deniz." Sesinde telaş vardı. Önünde sonunda bu konuşmayı yapacağını tahmin ediyordum. Sadece şimdi zamanı olduğundan emin değildim.

"Efendim." dediğimde ellerimin titrediğini hissettim. Hayatım çok kısa bir zaman diliminde değişmişti. Bu değişiklikliğin muhteşemliği hâlâ inandırıcı gelmiyordu. Bugün veya yarın kötü bir şey olacak korkusu ile tir tir titremek üzereydim.

"Arat'a güvendiğini biliyorum. Ben de güveniyorum. Ama olur da sana karşı kötü bir şey yaparsa veya sen ona karşı eskisi gibi hisler beslemezsen bana söylemekten çekinme. Abin olduğum için hep bir adım geride durmana gerek yok. Benden çok senin önemin var bu hayatta. "

Gözlerimin dolduğunu hissettiğimde göz yaşlarımı görmesin diye uzanıp abime sarıldım. Sıcak kollarını etrafıma sardı.
"Teşekkür ederim, abi." diye fısıldadım.

******

"Deniz."

Herkes mekandan ayrılmaya başladığında Arat'la yalnız kalma fırsatımız olmuştu. Neredeyse sabahtan beri hep birbirimizden uzak düşmüştük. Ne zaman yan yana gelsek ya onun ailesi ya da benim ailem kolumuzdan tutup başka yöne sürüklemişti.

"Arat?" Kaşlarımı sorgularcasına havaya kaldırdım. Ceketini çıkardığında gözleri hâlâ üzerimdeydi. Çıkardığı ceketi masanın üzerine bırakıp kollarında ki düğmeleri de açmaya başladı.

"Çok bunaldım. Sen ne durumdasın? Sence de gitme zamanımız gelmedi mi?"

Mutsuz bir şekilde ayakkabıma bakıp kafamı salladım.

"Bence de gitmeliyiz. Ayaklarımı hissetmiyorum. Ek olarak bu elbiseye yapışıp kaldığımı düşünüyorum. Bir beden büyük almadığım için pişmanım."

Elbisemi beraber seçmiştik. Dar olduğu için rahat edemezsin başka bedenini al diyen de Arat'tı. O yüzden bakışında tam olarak ben sana demiştim iması yatıyordu.

"Ben yardımcı olurum. Yapışıp kaldığını düşünme."

"Ona ne şüphe."

Gülümseyerek elimi ona doğru uzattım. Anında elimi tuttu. Sonunda evimize gidecektik. Yalnız kaldığımız bir ortama...

******

"Senin kokunla uyumaya alıştım, güzelim."

Gülümsedim. Bir aydır evliydik ve o zamandan beri ayrı uyumamıştık. Bundan sonrasının nasıl olacağını bilemiyordum. Arat'ın iş için şehir dışına gitmek zorunda olacağı durumlar olacaktı ve onsuz kalmam gerekecekti.

Tabii benim de gitme imkanım olursa düşünmeden evet derdim.

Kendime uygun bir iş bulmuştum ve balayına gidip geldikten sonra iş başı yapacaktım.

"Ben de sana alıştım. Sanırım iş seyahatlerinde sensiz kalmak zor olacak." diyebildim zorlukla.

"Seni de yanımda götürmek istiyorum. Bazı durumlar hariç."

Ses tonu ciddileşince kollarından ayrılıp yatakta doğruldum. Üzerimde hiçbir şey yoktu ve tenlerimiz birbirine değiyordu. Hareket ettiğim için üzerimde ki yorgan kaydı ve göğsüm açığa çıktı. Gözleri ile bedenimi süzüp gülümsedi.

"Hangi durumlar?" diye sordum. Elini uzatıp göğüs ucumla oynamaya başladı. İnlememek için dudağımı ısırdım.

"Yoğun olduğum zamanlarda seninle ilgilenemem. Yine tek kalmak zorunda olacaksın."

"Anlıyorum."

Yatakta hareket edip kısa sürede beni altına aldı.

"Anlıyor musun?"

Evet demek yerine sadece kafamı salladım. Bacaklarımız birbirine sarılı haldeyken bedeninde ki her ayrıntıyı hissediliyordum.

Vücudumun her bir yanına sıcaklık yayıldı. Özellikle bacaklarımın arasına.

Uzanıp Arat'ın dudaklarını öptüm. Öpüşüme karşılık verirken elini göğsümden indirip karnımda gezdirmeye başladı.

"Fazla mı uyuşuksun?" Sinir etmek için soru sorduğumda gözleri kocaman açıldı. Ciddi olup olmadığımı anlamak için dudaklarıma son bir öpücük bırakıp geri çekildi. Eli karnımdan aşağı doğru hızlıca kayarken kaşlarımı çattım.

Bana karşı her zaman nazik olmasını seviyordum ama seviştiğimiz zamanlar da sert davranmasını daha çok seviyordum.

Eğilip boynumu öpmeye başladığında eli çoktan bacaklarımın arasına ulaşmıştı. Parmakları tam istediğim nokta da durduğunda ağzımdan ufak bir inilti çıktı.

******

******

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bal Dudak || Texting +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin