2.bölüm

23 8 3
                                    

[GÖRSELDEKİ KİŞİ BUĞRA]
Biliyor musun bade, sen at binmeyi çok istemiştin ama babam sen çok küçük olduğun için izin vermemişti; sen de sırf izin vermediği için öfkelenip (karşıdaki biraz yüksek tepeleri işaret parmağıyla işaret ederek) oradan yuvarlayıvermiştin kendini.
(Buğra ile birbirimize bakarak gülüştük.)
"Buğra, ben babamı çok özlüyorum :["
"Ben de öyle minik perim."
(Ne? Ne dedi o bana?.. inanamıyorum! Babam öldükten sonra tekrardan ilk defa kullandı bana bu kelimeyi. Demek ki; o da özlemiş eski günlerimizi.)
"Farkında mısın bilmem ama babamın ölümünden sonra hiç kullanmamıştın bana bu kelimeyi. Özlemişim koca adam (: "
(Evet, ben de babamın kaybından sonra ilk defa kullandım bu kelimeyi)
"Biliyorum bade'm. Seninde ilk kullanışın. Ama şunu söylemeliyim ki; ben koca değilim, sen sadece fazla minnaksın :》"
"Hayır buğra. Ben minnak değilim; 1,65'im. Ancak sen 1,95 olunca senin yanında normal olarak minnak görünürüm zaten -_-"
(Bana bakıp gülümsedi -ben de ona gülümsedim-)
"artık gitsek mi miniğim? Geç oldu, annem merak etmesin şimdi."
"Pekâlâ koca adamım, gidelim bakalım."

(Eve varmıştık, bahçeye girdiğimizde annemi oturur vaziyette bulduk. Gözleri hemen bizi buldu. Koşarak yanımıza geldi ve sulu gözlerle sarıldı bize. Anlaşılan bizi gerçekten merak etmişti.) Ağabeyim hemen konuşmaya başladı:
"Validem, neyin var? N'oldu?
"Ne demek ne oldu yahu!? Neredeydiniz? Kalbime inecekti resmen. Size bir şey oldu sandım."
"Anneciğim biz ağabeyimle biraz hava almaya çıkmıştık; affedersin, seni haberdar etmeyi unutmuşuz."
"Tamam annem, bu seferlik affediyorum ama kurban olayım birdahakine beni böyle bırakmayın."
(Ben ve ağabeyim önce birbirimize bakıp, ardından anneme dönüp ona 'tamam' dedik, sonra ordan ayrılıp odalarımıza çekildik. Sanırım gerçekten yorulmuştum gözlerimi dinlendirmek için direkt kendimi yatağıma attım.)

TUTKUNUN RİTMİ (Devam Ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin