[GÖRSELDEKİ KIZIMIZ BADE]
(Güzel bir sonbahar ayı idi. Babamın ölümünden tam olarak 1 ay geçmişti. Kendimi dış dünyadan tamamiyle koparmış vaziyetteydim. Herşey amaçsız geliyordu artık. Hiç arkadaşım yoktu -aslında ben istemediğim içindi. Ben, annem ve de ağabeyim beraber yaşıyorduk. Ağabeyimle'de son zamanlarda aramız pek de iyi sayılmazdı. Annem'le ise, babamın ölümünden sonra pek irtibata geçmezdik. Hayata küsmüştü ve de kızgındı. Monoton bit hayatım vardı. Bedeni yaşayan ama aslında ruhu yaşamayan bir kişilik olmuştum.)
"Bade, biraz hava almak için dışarı çıkacağım; gelmek ister misin?
(Odamda pencere kenarında dışarı bakınırken bir an ağabeyimin sesiyle irkildim. Aslında bu iyi fikirdi. Uzun bir süreden sonra dışarı çıkmak belki de farklı ama iyi hissettirebilirdi.)
"Buğra!" Ağabeyim önden hızlı adımlarla ilerlerken bende ona yetişmek için koşar adımlarla yürüdüm.
"Efendim bade?"
"Nereye gidiyoruz?"
"Az sabret"
(Onunda canı sıkkındı -benimde olduğu gibi- onu çok iyi anlıyordum.)
"Buğra, nereye geldik?" Bir çiftliğe gelmiştik.( Çok güzel bir yerdi.
Buğra gözlerini kısıp, derin bir iç çekerek:
"Burası babamla çocukluğumuzu geçirdiğimiz yerdi badeciğim. Tabii, sen o zamanlar küçük olduğun için hatırlaman zor olacaktır.
(Haklıydı. Buğra'yla aramızda 4 yaş vardı. O 9 yaşında iken bense 5 yaşındaydım o zamanlar. Şu an ise o 23 bende 19 yaşımdayım. Ahh, ne de çabuk büyümüşüz..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKUNUN RİTMİ (Devam Ediyor)
Novela JuvenilBir aile'nin yaşamından kesitler... Genç kızın babasının ölümünden sonra yeni bir hayata başlangıç, Hayata tutunmaya çalışan bir anne ve iki çocuğu.. 'Yaşadıkları şehirde ansızın ölümcül bir hastalık çıkınca telaşla başka şehre yolculuk yapan aile...