Cebimde ki son parayla seni unutmak için o iğrenç sıvıyı almaya giderken rafların arasında beni yakaladın. Kolumu tuttun. Üzerindeki lila rengi kazakla mükemmel görünüyordun.
Ayakta sendeledigimin farkında bile değildim. Yüzüme baktın. O an gözlerindeki endişeyi görünce karşına haftalar sonra bu halde çıktığım için kendimden nefret ettim.
"Bu halin ne minho, neyin var, hasta mısın"
Hiç bir şey diyemedim seungmin. Seni görmeyeli tama 24 gün olmuştu. Kokunu özlemiştim. Saçlarına dokunup omuza yatmak istedim sonra yıllardır içimde tuttuğum bütün okyanusları oraya akıtmak.
"Seungmin!"
O senin adını sinirle bağırarak söylediğinde yanımıza koşarak gelmişti. Onun gözlerinin içini gördüm. Sana karşı beslediği sevgisinin benimkinin yanında çölde bir kum tanesi olduğunu.
Seni hak etmiyor. Seni ondan çalacağım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
