Gölgede Aşk #Perspektif2016

14.Bölüm

Arkadaşlar şunu söylemek istiyorum bu hikayede bana ilham veren tek arkadaşım oldu kendisi bana verdiği moralle bu hikayemin buraya kadar gelmesinde çok payı var.

Yazarın kalemini denemenizi isterim. Kurgu ve edebi anlatımı muhteşem..

Duyguozl- Gecemin Gündüzü Ol

Emma hastaneden çıkarken kimsenin gelmesini istemedi yanında bir tek Noah'ı getirmişti. Noah hala kendini suçlu hissediyordu zaten şu an yanımda olma sebebide sadece buydu. Hastaneden çıkıp ailemin evine gittik ev kısa sürede eski haline getirilmişti. Richard benim evimi satmam için gerekli bir kaç belgeyi imzalamam için getirmişti, kendi evimi satıp ailemin yanına yerleşmeye karar vermiştim daha doğrusu onların ısrarı üzerine buna mecbur kalmıştım.

Lisa ve Richard düğün alışverişi yüzünden çok fazla uğrayamıyorlardı ama Lisa sık sık arıyordu. Ne Michael'dan ne de Jorge'den haber vardı. Kimse bunları neden yaptıklarını anlayamamıştı. Ama emin olduğum tek bir şey vardı ki bu işi yarım bırakmayacaklardı bitirmek için geri döneceklerdi. Fred ve Noah iş için Washington'a gitmişti. Emma bizimle kalmaya başladı. Joseph ve Wilma'da minik Eric için nöbetleşmekten yorgun düşmüşlerdi. Omuzum günden güne iyileşiyordu. Joseph yada Henry arada bana kendimi savunmam için bir kaç hareket öğretiyorlardı. Annem bir an bile yanımdan ayrılmak istemiyordu. Babam dava için beş missi çalışmak için uğraşıyordu. Tüm bunlar etrafımda olup biterken ben çok sıkılıyordum. Artık olmayan evimi özlemiştim. Lisa bu hafta içinde gözlerimi çizebileceğini söylemişti.

"Hen bu gün nasılsın?"

"Hep bu soruyu sormaktan sıkılmadın mı Emma? Daha iyiyim Fred geldi mi?"

"Sıkılmadım tatlım ve hayır Fred ve Noah gelmedi."

"Neyi ima ediyorsun Emma?" üstüne basa basa Noah demesini göz ardı edemezdim.

"Yapma Hen onu sevdiğini daha ne kadar saklayacaksın zaten onun da seni sevdiğini anlamamak için beyinsiz olmak lazım ve sen zaten beyinsizsin." neden herkes bana onu savunuyordu belkide birilerinin gerçeği öğrenme zamanı gelmişti ha?

"Öyle mi sence en iyi arkadaşlarının kardeşini becermiş olması ve yaralandıktan sonra kendi suçluluk duygusunu bastırmak için benimle ilgilenmesi sence onu aşık mı yapar yoksa bencil mi?" Emma'nın gözleri yerinden çıkacaktı.

"Siz yattınız mı?"

"Evet ama aşk yok Emma bu konu kapandı söz ver bana sen ve ben bu konuyu unutucaz?"

"Tüm detayları anlatırsan söz veririm. Vayy be bak sen bizim beyinsize." Şu an Emma'nın suratına patlatasım geldi. Yaralı omzum yüzünden bu eylemi ertelemek zorunda kalmıştım.

"Anlatılcak bir şey yok Emma bir kere oldu o kadar." gözlerim dolmuştu. Ağlamamak için gözlerimi elimin tersiyle hemen sildim.

"Bebeğim üzgünüm ama bence o seni seviyor sadece bunu kabullenemiyor."

"Emma ben onun için diğer kızlar gibi tek gecelik bir şeyim o kadar ilerisi yok hem benim için hem onun için." Emma yanaklarıma öpücük kondurdu bana sarıldı.

"Başından beri onu sevdiğini biliyorum ama bir aşkın sana bu kadar acı verdiğini hiç düşünmemiştim. Üzgünüm Hen sizin ilişkinizde duvarları ören kişi sen gibi duruyordun ama Noah'ın sana yaptıklarını hiç görmemişiz." Emma'nın beni anlamasına çok sevinmiştim. O sırada içeriye Lisa geldi.

"Bensiz ağlama partisi mi yapıyorsunuz?" Emma ve Lisa ben hastanedeyken çok iyi anlaşmışlardı. Beni mutlu eden olaylardan biri de buydu ikisininde anlaşamadıklarını düşünemezdim bile.

"Emma ona sen anlat bence yoksa bu konuyu deşmek için beni öldürür."

"Tamam canım. Lisa gel otur duyduklarına inanamayacaksın." Emma tüm olayı baştan sonuna kadar Lisa'ya anlattı. Lisa bir kaç ben biliyordum bakışı haricinde bir şey dememişti. Sonunda beni anlayan iki kişi vardı artık. Lisa'nın düğününe bir aydan kısa bir süre kalmıştı. Lisa heyecanla neler yapacağını anlatırken Emma'nın telefonu çaldı. Sanırım arayan Fred'di. Emma telefonda konuşurken sinir krizi geçiriyordu. Telefonu kapatınca yanımıza geldi.

"Kırmızı alarm kızlar Jane New York'a gelmiş Hen hatırlıyorsun değil mi hani ben Fred'le çıkmaya yeni başladığım zaman hem onun hemde Noah'ın peşinden ayrılmadığı seksi, ajan, sürtük olan Jane. Ve akşam burada hep beraber yemek yiyecekmişiz bizi tebrik edecekmiş."

"Hatırlıyorum en sonunda Noah'la yattığına ikna olup Fred'i affetmiştik. Tanrım kız çok seksi." beynimin içinde Jane ve Noah yankılanıyordu.

"Hey kızlar hemen karaları bağlamanın bir anlamı yok. Noah ve Fred'i ona yem etmicez biraz zeki olsanıza. Fred senin eşin Emma. Sana gelince madem Noah'ın vicdanı hala sızlıyor bunu kullanalım akşam yanından ayrılamasın. Ha?"

"Lisa sen bir tanesin." Emma,Lisa'ya sarıldı.

"Ben yokum Noah ile ilgili hiç bir hamle yapmayacağım." ikiside bana sen salak mısın der gibi baktı.

"O zaman sen saf takıl Jane bu gecede Noah'ın sıcak yatağında bir gece daha geçirsin adam zaten duygusal anlamda çökük, hatta belki o yatak ikisinin olur." Emma'nın sözleri miğdeme yumruk yemiş gibi hissettirdi.

"Tamam ama ne yapacağımı bilmiyorum? Lisa sizde burada olun lütfen."

"Tamam akşam yemekte beraberiz o zaman Richard'a haber vermeliyim onun gelmesi imkansız çok yoğun. Çok eğlenceli olacak çünkü senin bir şey yapmana gerek kalmadan Noah bu gece seninle kalacak."

İçimde oluşan huzuru onlara ya da kendime tarif etmem imkansızdı ama içimden bir ses Lisa'nın hain planları olduğunu söylüyor bu da beni azda olsa korkutuyordu. Kızlar hazırlanmak için gittiklerinde bende duşa girdim kısa bir elbise giyeceğim için bacaklarımı temizledim. Banyodan çıkınca gözlüklerimi taktım kapıyı açtım. Yatağımın üstünde oturan Noah'ı gördüm.

"Tanrım senin burda ne işin var?" üstümde uzun bornozumun olmasına şükür ederek rahat davranmaya çalıştım.

"Kızlar beni çağırdığını söylediler. Ama bu halde olduğunu söylemeyi unutmuş olmalılar." yüzünde çarpıcı bir gülümseme oldu.

"Yanlış anlaşılma olmuştur müsade edersen giyinicem."

"Benden utanmana gerek yok Hen." benimle dalga geçiyordu kiminle dans ettiğini bilmiyordu. Bornozumu çıkartmadan alttan iç çamaşırımı giydim sırtımı ona döndüm ve bornozumu yere bıraktım aynanın yansımasından gördüğüm kadarıyla şok olmuşcasına beni izliyordu. Elbisemi kafamdan geçirdim. Saçlarımı tutan havluyu kafamdan sıyırdım. Makinayla saçlarımı kuruturken o küfür olduğunu anladığım bir kaç kelime sayıp odadan çıktı. Saçımı kurutunca doğruca Emma ve Lisa'nın yanına gittim. Birisi bu saçmalığın hesabını vermeli!

"Kızlar siz kafayımı yediniz nasıl ben duştayken Noah'ı gönderirsiniz?" birbirlerine bakıp güldüler.

"Neler oldu anlat ona göre sorunu cevaplayacağım."

"Bornozla duştan çıktım Noah karşımdaydı dışarı çıkmasını istedim benimle utanmam konusunda dalga geçti bende bornozumu çıkartıp önünde giyindim." ikiside her zaman ki gibi şok olmuştu.

"Hen ben akşam yanında kalmadan önce aklına biraz seni sokmamız lazım olduğunu düşündüm ama senin böyle bir şey yapacağın aklımın ucundan bile geçmedi. Eminim biz bir şey yapmadan o bahane uydurup burada kalacak. Oooo desenize gece yataklar sallanacak."

"Hen bebeğim sana ne oldu böyle biz seni açalım derken sen adamın önünde soyunuyorsun." Emma daha yeni konuşmaya başlamıştı.

"Bir daha böyle bir şey yapmadan önce bana haber verin." ikiside onayladı Emma beni oturtup saçlarımı yaptı üstümdeki kısa elbiseyi durmadan çekeliyordum. Koluma taktığım askılığı almak için odama geçtim askıyı alıp omuzuma takmaya uğraşıyordum. Her ne kadar iyileşmiş olsada bu askıyı takarken canım yanıyordu. Aşağıda annem sesini duyunca doğruca aşağı indim.