Bölüm 1 :Başlangıç

56 7 7
                                    

"Ah! yine mi!"
Ne kadar güzel bir sabah değil mi ama. Yataktan düşüp kolumu kanatmayı başarmıştım. Aferin bana. Yatağın yanındaki çekmeceden bir yara bandı alıp koluma yapıştırdım. Normalde olsa acıyla yüzümü falan buruşturmam gerekir belki ama o kadar çok düşüyorum ki bu hiçbir şey. Ayağa kalkıp kahvaltı etmeye karar verdim. Odadan çıkarken gözüm saate kaydı. NE! Saat sekizdi. İşe geç kaldım!Hayır ya bu gerçek olamaz. Kosaşarak üstüme birşeyler geçirdim ve aynı hızda koşarak markete doğru yol aldım.


Kate:"Ah be kızım bu hafta kaçıncı geç kalışın . Müdür bu sefer ne yapar hiç bilmiyorum."
"Offf hiç sorma. Saate bir baktım sekiz olmuş. Koşsam da fayda etmedi."
Yaklaşık 2 aydır şehirdeki küçük bir markette çalışıyorum. Hiçbir işte bu kadar uzun süre kalamamıştım. Bu gidişle burada da kalıcı olmayacağım. Her seferinde ya geç kalıyorum ya müsteri kavgaları... Bu sefer bunu değiştirmem lazım. Kate umarım müdüre güzel bir bahane uydurmuştur. Yoksa ayvayı yiyeceğim. Kate burada 1 yıldan uzun süredir çalışıyordu. Kurallara tamı tamına uyar bir dakika bile geç kalmazdı. Benim aksime... Son aylarda benim için bahaneler söyleyerek müdürden azar yemişti. Bunu benim için yapıyordu. Birkaç aydır tanışmamıza rağmen beni çok seviyordu. Çok nazik çok kibar ve iyi kalpli biriydi. Yüzü de kalbi kadar güzeldi. Yemyeşil gözleri, uzun kirpikleri vardi. Gözlerinin içindeki yeşilin her tonu masumlukla bakıyordu. Küçücük  bir burnu, kiraz renginde dudakları, yanaklarını ve burnunu kaplayan kahverenginin en güzel tonundaki çilleri ... Saçlarıda ipek gibi parlak ve kahverengiydi. Dümdüz saçlarının arasında doğuştan  beyaz bir saç tutamı vardı. Bedeni de kendisi gibi küçücüktü. 1.57 boylarında 40'lı kilolardaydı.
"Müdüre ne söylemek zorunda kaldın? "
Kate:"Arabanın bozulduğu söyledim."
"Arabamı görmek isterse yandık"
Arabam yoktu. Umarım bunu çok fazla karıştırmaz.
Kate:"Biliyorum ama aklıma başka bişey gelmedi."
"Bu senin suçun değil Kate. Benim yüzümden. Hep yalan söylemek zorunda kalıyorsun. Özür dilerim."
Kate :"Önemli değ..."
Paul:"Lilith müdür seni çağırıyor ."
Derin bir nefes aldım.
"Huh! hadi bakalım."
Kate:"Sana şanş dileyeceğim."
"Teşekkürler."
Gergin bir şekilde müdürün odasına ilerledim.Adımlarım sanki geri geri gidiyordu. Bu sefer ne kadar bağıracak acaba. Offf ya niye geç kaldım ki. Kapıya vardım. Artık kaçış yok. Kapıyı açarken elim titriyordu. Müdür kapıdan girdiğimi görür görmez bana bağırmaya başladı. Bense sessizce dinledim. Ne diyebilirdim ki. Bağırdı bağırdı ve bağırdı. Sanki stres topuyum. Neyse Lilith sakin ol. Bu iş senin için önemli. Buradan da kovulmamalısın. Hem Kate de burada. Onu seviyorum. Kimse bana bu kadar samimi davranmmıştı.
Müdür :"Bugün seni görmek istemiyorum. DEFOL!"
"Ama..."
Müdür:"DEFOL!"
Başımı eğerek odadan çıktım. Ne yani bitti mi şimdi? Düşün Lilith .Dur bir saniye beni kovduğunu söylemedi sonuçta. Ama şimdilik gitmem gerek. Marketten çıktım ve sahilde biraz dolaşmak için yolumu  değiştirdim. Çıkarken Kate'i görmedim. Herhalde işi çıkmıştır. Derin bir nefes alarak bütün temiz havayı ciğerlerime doldurdum. Bu denizin kokusu ne kadar güzel. Beni sakinleştiriyor. Birkaç saat sahilde boş boş dolandım. Hiç eve gidesim yoktu. Çünkü evim küçücüktü. Tek bir odası vardı. O da  küçüktü. Bunun yanında evde beni bekleyen kimse de yoktu. Annem ve  babam mı... Onları hiç tanımadım. Hiçbir akrabamda yoktu. Aaa tabi büyükannem hariç. Beni bu zamana  o getirdi.Hep sabırla baktı bana. Hiçkimsenin sevmediği kadar sevdi. Birkaç yıl önce onun yanından ayrılıp kendi evime geçtim. Kendi ayaklarımın üstünde durmayı öğrenmeliydim. Etrafıma baktım düşüncelere dalıp saati unutmuştum. Hava kararmaya başlamıştı bile. Eve gitme vakti. Her zamanki sıkıcı hayatıma dönmeliyim. Kasiyerlik yapan normal bir kız. Şimdi eve gitmeli. Sallana sallana eve gittim.

Evet yeni kitap geldi. 🥳
Umarım beğenirsiniz.
İyi okumalar... 💜

Aşkla YanmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin