4

600 49 18
                                    


Eren odasına gitmişti. Bana oturma odasında yatacağımı söylediği için her yere yayılmıştım.
Burası fazla Eren'in parfümü koktuğu için kendi parfümlerimden sıktım.

Artık güzel koktuğuna göre üstümü değiştirebilirim. Üstümdeki cropu çıkardığım sırada Eren geldi.

"Aisha burası oturma odası yatak odası değil."

Ne alaka?

"Burda yatmamı söylememiş miydin?"

"Evet ama böyle değil."
Sırıttı.

Pekala, bu hateketlerininde bir sınırı olmalıydı.

"Senin fahişelerin gibi oyuncak değilim Yeager."

Telefonumu almaya gidecekken beni duvarla arasına aldı.

"Sana böyle konuşmamanı 10 oldu söylüyorum değil mi Aisha?"

Bir anda üstümde sadece sütyen olduğu aklıma geldiğinde Eren'i ittirmeye çalıştım ama kıpırdamamıştı bile.

"Eren çık önümden." Dedim sinirle.

"Bir daha öyle demeyecksin Aisha."

"Eren çık dedim."

"Çıkmazsam ne olur?"

Dediği an özel bölgesine tekme atıp koluyla kıstırdığı yerden çıktım.

Yere düşmüştü ve aptal gibi bağırıyordu. Cidden çok komikti.

"BUNU YAPMAN GEREKMİYORDU"

"Sapık gibi bana yaklaşırsan gerekiyordu Eren."

Dedim ve güldüm.

_____

Lavaboda pijamalaramı giydikten sonra salona geri döndüm.

Eren evdeki ışıkları kapattı ve odasına gitti. Mutfak ve salon birleşik olduğu için bir şeyler atıştırabilirdim. Evet bu iyi fikirdi.

Yorganların üstünden geçtim ve mutfağa doğru ilerledim. Buz dolabının kapağını açıp inceledim.
Çok fazla çikolata yoktu. Dolapları karıştırdım ve cocopopsu gördüğüm an elime aldım.

Bir kase aldım ve cocopopsu dolduracağım sırada bacağımda bir şey hissettim.
Baktığımda örümcek olduğunu farkettim.
Siktir.
Bacağımda örümcek vardı.

Çığlık atarak Eren'in odasına doğru gittim ve panikle yatağa atladım.

"ÖRÜMCEĞİ AL NE İSTERSEN YAPARIM LÜTFEN"

O kadar hızlı konuştum ki ben bile ne dediğimi anlayamadım.
Eren biraz göz gezdirdi örümceği görünce eliyle alıp pencereden dışarı attı.

"ALDIN MI?"

"Evet. Çocuk musun? bana borçlusun."

Kafamı gömdüğüm yerden kaldırdım ve dizlerimi kendime çektim.

"Böceklerden nefret ediyorum."

Hâlâ etkisinden çıkamadığım için Eren'i duymamazlıktan geliyordum.

"Odama acil durum olmadığı sürece gelme demiştim sanırım."

"Bu bir acil durumdu." Dedim endişeli gözlerle.

Eren bunu fark etmiş olacak ki masadaki içilmemiş suyu bana uzattı.
Elinden aldım ve içtim.

"Eren."

Bana döndü.

"Hm?"

"Burada yatabilir miyim?"

Şaşırmış gibi duruyordu.
Şu an gerçekten mantıklı konuşamıyordum.
Bir süre yüzüme baktıktan sonra konuştu.

"Tamam ama bana yaklasmak yok."

Dediğinde başımı onaylar şekilde salladım.

love to hate meHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin