Okuldan çıkmıştık ve Eren ile beraber eve doğru yürüyorduk.
"Bugün yaptığın saçma sapan hareketlerin neydi? Beni şaşırtıyorsun."
Dedim dalga geçerek.
"Kırıldı mı diye baktım. Kırılsayı mutluluktan dört köşe olurdum."
"Ne kadar ince yüreklisiniz? Tebrik ettim."
Elimdeki telefonum titrediğimde ekrana baktım. Bildirim.
Telefonu açıp kimden geldiğine baktım.
Marco?
Bana çıkma teklifi eden bir mesaj yazmıştı.
Marco yakın arkadaşımdı ve açıkçası beklemiyordum.
Telefonu sinirle kapattım.
"Ne oldu? Yine bir çocuktan red mi yedin yoksa?"
Dedi ve gülmeye başladı.
"Haha çok komik gerizekalı."
_________
Eve geldiğimizde üstümü değiştirdim ve mutfağa gidip oturdum.
Mikasayı aradım.
3. Çalışta açtı.
"Efendim ömrüm." Dedi Mikasa.
"Off inanamayacaksın."
"Ne oldu yine?"
"Marco"
"Ne olmuş Marco'ya?"
"Bana yazdı."
"Aisha düzgün söyle yoksa telefonu yüzüne kapatırım."
"Tamam ya işte bana çıkma teklifi etti bende biraz düşüneceğimi söyledim işte."
"Ne?"
"Of yardımcı olur musun biraz?"
"Ben şu an marketteyim aşkım unutmazsam eve gidince ararım öptüm."
Dedi ve telefonu kapattı.
"Kabul etmeyeceksin."
Arkamı döndüğümde Eren'in mutfak kapısının önünde beni dinlediğini gördüm. Onu niye bu kadar ilgilendiriyordu ki?
"Oldu paşam başka?"
"Dün akşam bana ne istediğini yaparım dedin. Yani şu an ne dersem onu yapacaksın Aisha."
"Korktuğum için söyledim Eren aptal mısın?"
"Beni ilgilendirmez orası. Eğer yapmazsan her şeyi annene söylerim."
Blöf yapıyor. Gerçi Eren bu ne yapacağı belli olmaz.
"Saçmalıyorsun gerçekten."
"Hayır gayet ciddiyim."
Sinirle ayağa kalktım ve üstüne doğru yürümeye başladım.
"Sen kimsin de bana böyle emir veriyorsun?"
"Eren Yeager olarak?"
Sinirle güldüm.
"Dediğini yapmayacağım ve sende hiçbir şey yapamayacaksın."
"Öyle mi dersin?"
Çok yakındık ve gözlerimin içine bakarak konuşuyordu.
"Evet"
"Hmm bir dakika o zaman."
Telefonunu çıkarttı ve rehberinde annemin numarasını aradı.
"Eren kes şunu çocuklaşıyorsun."
"Son şansın Aisha. Yapıyor musun yapmıyor musun?"
Gözlerime çok kararlı bakıyordu. Nefret ediyorum.
Derin nefes alarak konuştum.
"Tamam Eren. Yapacağım."
Telefonunu cebine koydu ve sırıttı.
"Senden nefret ediyorum Eren. Neden istedin böyle bir şeyi?"
"Orası da bana kalsın, ödülü hakkettin sanki ya?"
"Ne ödülü?"
Beni öpmek için yaklaştığında bende ona yavaşça yaklaştım. Ne yapıyorum ben?
Tam öpüşeceğimiz sırada durdu ve sırıttı. Umarım tahmin ettiğim şeyi yapmıyorsundur.
Alaycı bir ifadeyle bana baktı.
"Şaka." Dedi ve benden uzaklaşıp güldü.
Beynime kan gitmeneye başladı. Donup kalmıştım, cidden bunu nasıl yedim. Aptal kafam..
"Seni öpeceğimi mi sandın cidden?" Hâlâ gülüyordu.
