Uyanış

263 30 2
                                    

🌊
Son verdiğim hayatın cezasını başka yaşamlarda çekiyordum...
🌊

"Alisa!" adımın belki de yüzüncü defa anılması ile çektim gözlerimi aynadan. Boş bakışlarım odanın her köşesinde gezinirken tekrar adımın haykırılması ile yavaş yavaş kendine gelmeye çalışıyordum.

"Geliyorum." diyebildim sadece duyulmadığına emin olduğum bir ses tonuyla. Olduğum yerde dikilmeye devam ediyordum. Ne yapmam gerektiğini hâlâ kavramış değildim.

Odanın kapısı kırılırcasına açıldığında oraya döndü bakışlarım. Karşımda bir adet sinirden delirmek üzere duran bir adam vardı. "Sağır mısın sen? Kaç defa seslendim sana. Çok olmaya başladın sen! İki dakikan var, iki dakika içinde yanımda olmazsan ayağımın altına alırım seni!" Geldiği sinirle giderken kapıyı çarpmayı ihmal etmemişti.

Çıkan sesle yüzümü buruşturup "Şu zamana kadar hep ayağının altındaydım zaten." Diye mırıldandım.

Son kez döndüm aynaya. Hâlâ bana yabancı gelen yüzü, bedeni tekrar tekrar inceledim. Bu evrende beşinci günümdü ve sonunda o büyük gün gelmişti. Buraya başka evren diyordum çünkü daha mantıklı bir şey gelmemişti aklıma.

Ben Alya şimdiki adıyla Alisa. Tam beş gün önce sonsuz uykuya ulaşmak arzusuyla kendimi derin sulara bırakmış lakin uykuya ulaşmak yerine başka bir evrende uyanmıştım. Daha çok önceki hayatımda öylesine yazmış olduğum kitaba reenkarne olmuştum.

Bu evrende, ya da kitapta, uyandığımda olayları anlamam üç gün sürmüştü. Kendi kurgumu anlamam uzun sürmüş olabilir belki ama çok önceden bir hevesle yazdığım, klişelerden ödün vermeyen yeni aile- karıştırılan bebek vakasını hatırlamak zamanımı almıştı.

İşte tam o klasik sahnede o klasik başrol kızdım. Öz sandığı ailesi tarafından sevilmeyen, şiddete maruz kalmış daha sonra ansızın gelen telefonla onların kızı olmadığını öğrenen ve şimdi apar topar hastaneye gidecek olan o kız.

Alisa yani şimdi ki ben görüp görebileceğiniz en klasik güçsüz kız modeliydi. Güçlü kızların aşığı ben böyle bir karakteri nasıl bir psikoloji ile yazmıştım asla bilmiyorum. Gerçi önceki hayatımda intihar ettiğim için burada olmam da bazı şeyleri yerine oturtturuyordu.

Buraya ilk geldiğim gün tam bir Alisa'ydım. Ailesi tarafından itip kakılan ve buna sesi bile çıkmayan o aciz kız. Lakin o gece gözüme gram uyku girmeden düşünüp durmuştum. Önceki hayatımdan kurtulmak isterken daha da batmıştım ve bu sefer buna karşı çıkacaktım. Tabi tek geceden değişen o aciz kız tüm aileyi şoka uğratmış olabilirdi lakin uygulanan fiziksel şiddeti psikolojik şiddete indirmeyi başarmıştı.

Beş gün sonunda bugün büyük gündü ve gelen telefonla üvey ailemle beraber hastaneye gitmek için yola çıkmıştık. Ne olacağını önceden bildiğim için hiçbir tepki vermeden arka koltukta oturuyordum, arabada ise hissedilir bir mutluluk vardı. Olmazsa olmaz olay, üvey aile nefret ettikleri kızlarının kendi kızları olmadıklarını öğrendikleri için mutlulardı. Hiçbir suçu olmayan bir çocuktan nefret edip şiddet uygulamak ne kadar benim kurguladığım bir şey olasa da gerçek yaşamda olmayan bir şey değildi.

Uzun süren bir araba yolculuğu sonrası hastanenin önündeydik. Evet bir klişe daha vardı ki burası öz aileme ait özel bir hastaneydi. Kendi aptallığıma gülmeden edemedim. Kim bilir daha neler olacaktı. Derin bir nefes alıp verdim. Artık bambaşka bir hayatın içindeydim. Yaşamaktan bıkıp kendimi öldürmeye uğraşırken kendi yazdığım kurguda tekrar canlanacağımdan habersizdim ve belki de kendi hayatıma son vermenin cezasını çekecektim.

Giriş bölümü ile karşınızdayım...
Bir gece ansızın aklıma geldi bir gece ansızın yazdım. Devamında ne olacağını ben de bilmiyorum ne kadar devam ederim onu da. Tutar ya da tutmaz artık bakicaz. Umarım beğenirsiniz ve umarım ben de yazmaya devam ederim. Nasıl bulduğunuzu merak ediyorum.
Yorumlarınızı bekliyorum. Umarım bir dahaki bölümlerde beraber oluruz.
Görüşmek üzere...
02:19
⚰️

ALİSAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin