Yıllardır alevlenen James aşkıyla yanıp tutuşmuş olan Valeria Glory, karşılıksız aşkının verdiği acıyla kalakalmıştı. Büyücülük dünyasının en güçlü cadılarından biri olmaya her geçen gün daha da yaklaşan Valeria, gücünün farkına henüz varmamıştı.
"Çok zor Rem ama alıştım. Ben yıllardır bununla baş edebiliyorum. Beni merak etme." Remusla alışılmış konuşmalarımızdan birini yapıyorduk. James, Lily'e her randevu teklif edişini kutlamasının ardından biz bu konuşmayı yapardık.
İçeriye giren James ve arkasından gelen Sirius ile gözlerimiz kapıya çevrildi. Kapının sesini duyan Peter yatakhaneden çıkıp hızlıca koltuğa attı kendini. James üzgün yüzüyle bize bakıyordu.
"Ne o? Yine mi kabul etmedi?" Remus'un bu söylemiyle gülümsedim. Remus James ile dalga geçerken, James yüzündeki mutsuzluğu silip kocaman gülümsemesiyle bi anda yükseldi.
"Kandırdım! Kabul etti!" Söylediği şeyle kafamı öne eğdim. Yüzüme yerleşen ufak buruk bir tebessümle gözlerinin içine baktım.
"Tebrik ederim, sonunda." dediğim şeyle gülümseyerek bir çocuk misali ellerini çırpmıştı. Seviyordu işte, benim James'i sevdiğim gibi James de Lily'i seviyordu ve ben sırf bunun için ona kızamazdım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ne planından bahsettiğinizi anlamıyorum Mr.Snape" bu bay bayan ciddiyetini de yalnızca Severusla yapardık. Ciddi biriydi.
"Hadi ama. Anlayamayacak kadar aptal değilim. Aksine, senin arkadaşın olacak o serserilerden kat kat daha zekiyim. Sen de bunu biliyorsun. Bildiğini biliyorum." Kastettiği şeyi anlamıştım.
"Arkadaşlarıma laf söyleyemezsin." ciddiyetimi korurken, bu arkadaş sevgime anlam verememişti elbette.
Kütüphanenin kapısından içeri giren Çapulculara çevirdim gözlerimi. Yanımda duran Severus'u gördüklerinde hepsinin bakışı değişmişti. Koruyucu davranıyorlardı, beni herkesten sakınıyorlardı. Aynı bir kız kardeş gibi.
"Bunun burada ne işi var Valeria?" Sirius'un sorusuyla uzanıp elini tuttum.
"Konuşuyoruz Sirius. Başka bir şey yok." güven verirmişçesine gözlerimi kapatırken kafasını salladı. Ancak Severus'a sert bakışlarını göndermeyi de eksik etmiyordu.
"Keşke kardeşine de bu ilgiyi göstersen Black." Severus'un dediği şeyle kaşlarım çatıldı.
"Kardeşimle olan, kardeşimle kalır. Seni alakadar ettiğini bilmiyordum Sümsükus?" Sirius gerilmişti. Bu belliydi, her gerildiğinde damar belirirdi boynunda.
"Artık gitmen gerek Snape." dediğim şeyle Severus gözlerini devirerek yanımızdan ayrıldı. O gittikten sonra kafamı masaya yaymış olduğum kitaplara çevirdim. Çalışmam gerekiyordu.
"Antrenmana gelmeyecek misin Valeria? Hem Lily de ilk kez izlemeye gelecek! Lütfen gel." James'in bu çocuksu heyecanına gülümsedim. Kırılıyordum, bu onun suçu değildi.
"Zorlamasan mı James? Ders çalışıyor belli ki." Remus bana destek olmak istermişçesine James'e karşı çıktığında James dudaklarını bükmüştü. Tanrım, duygularımı saklamak git gide zor bir hal alıyordu.
