boarding school // sunric

tren

elindeki son valizi de bırakıp sırt çantasını sırtına geçirdi. yaz tatilinin sonuna geldikleri için evden ayrılıyordu. yatılı bir okula gidiyordu sunwoo. gittiği okul evine oldukça uzaktı bu da ailesini yılda en fazla beş kere görmesine neden oluyordu. bazı yanlardan hoşuna giderken diğer yanlardan bunu sevmiyordu. çok fazla uzatmadan ve treni de kaçırmak istemediğinden eşyalarını arabaya doldurdu. annesi tren istasyonuna gelmeyeceği için onunla burda vedalaştılar.  annesi her yıl olduğu gibi istemeye istemeye veda etti oğluna. annesini ağlarken görmek istemediği için arabaya bindi sunwoo. babası da bindiğinde istasyona doğru yol aldılar.

gittiği okul oldukça köklü bir okuldu. yedinci sınıfın yaz tatilinde şans eseri görmüştü formları ve okul ilgisini çekmişti. okul her açıdan oldukça prestijli bir okuldu ve okula girmek o kadar da kolay değildi. ilk başta okula kendi dosyanızı gönderiyordunuz eğer sizi seçerlerse seçtikleri kişiler arasından kuraya katılıyordunuz ve gerisi şansa kalmıştı. sunwoo gerçekten şanslıydı çünkü ilk denemesinde okula kabul edilmişti. yıllardır orada okuyordu ve okulundan oldukça da memnundu.

tren istasyonuna geldiklerinde valizlerini bagajdan çıkarıp babası ile vedalaştı. dördüncü senesiydi bu okulda ve artık buna alışmıştı yine de ailesinin bu kadar olay yapmasını anlamıyordu. valizlerini alarak bekleme salonuna ilerledi. beklediği kişinin orda olmasını umuyordu. choi chanhee, kendisi de onun gibi sekizinci sınıfa orada başlamıştı ve şansa oda arkadaşı olmuşlardı o zamandan beri de en yakın arkadaşıydı. aynı yerde yaşadıkları için beraber gidip geliyorlardı. beklediği çocuğu bulunca gülümseyerek arkadaşının yanına ilerledi. kısa bir sarılmanın ardından yüz yüze olmanın verdiği mutlulukla konuşmalarına başladılar.

yarım saat sonra gerçekleşen tren anonsundan sonra ikili koltuklarından ayrılarak tren peronuna doğru ilerlediler. chanhee her zamanki gibi kendinden büyük valizler getirmişti sanki bütün kıyafetleri giyecek yerlere gidiyorlardı yine de ses çıkarmadı arkadaşının kıyafetlere verdiği önemi biliyordu. e bazen chanhee'nin getirdiği şeyler işe yarıyordu. ikili trene binip koltuklarına ilerlediler. chanhee kendini direkt koltuğa bırakıp valizleri yukarı kaldırma işini sunwoo'ya bırakmıştı. sunwoo valizleri kaldırıp arkadaşı gibi kendisini koltuğa bıraktığında önlerindeki altı saatlik tren yolculuğuna hazırdı.

iki buçuk saat boyunca uyuyan ikili aynı anda acıkma hissi ile uyanmışlardı. chanhee çantasından annesinin onlar için hazırladığı sandviçleri çıkardı.

"umarım senin annen de bir şeyler yapmıştır."

"tabii ki yaptı ne sanıyorsun?"

sunwoo da annesinin hazırladığı ve çantasına koyması için zorladığı kaplardan birini çıkarıp içini açtı. şaşırtıcı olmayacak şekilde içinden kurabiye çıkmıştı, sunwoo ve chanhee sunwoo'nun annesinin yaptığı kurabiyeleri çok seviyorlardı. sunwoo'nun annesi pastacıydı, kendine ait bir pastanesi olduğu için oğluna sık sık kurabiye yolluyordu ya da daha taze ulaşacak şeyler. ikili hepsini itiraz etmeden mideye indiriyordu. şu anda da aynısı olmuştu ikili afiyetle yemeklerini yedikten sonra üzerine kurabiyeleri de gömdü.

"uyumak istiyorum."

"eğer şimdi uyursan okula gidince uyuyamayacaksın."

"of evet, biliyorum. sence bu sene oda arkadaşlarımız kim olur?"

"şahsen ben seni tercih ediyorum geçen seneki oda arkadaşım felaketti. umarım itirazımı dikkate almışlardır."

"ahh evet mükemmel bir ikiliydiniz."

sunwoo aklına gelen görüntüler ile yüzünü buruşturdu. geçen seneki oda arkadaşı yeon cidden hem dağınık hem de sorumsuz adamın tekiydi. bütün sene boyunca kavga etmişlerdi hatta sunwoo idareye eğer değiştirmezlerse bahçede uyuyacağını dile getirmişti. kimse çocuğu takmamıştı ve sunwoo gerçekten de bahçede uyumuştu o akşam, şansına yağan yağmurda hiç yardımcı olmamıştı. idare sabah bunu öğrendiğinde çocuktan özür dilemişlerdi ama yapabilecekleri bir şey olmadığını dile getirmekten başka bir şey yapmamışlardı bunun üzerine sunwoo son bir buçuk ay boyunca chanhee'nin odasında uyumuştu. onun oda arkadaşının sorun çıkarmamış olduğuna minnettardı, bu şekilde oda arkadaşı changmin ile de yakın olmuşlardı büyük ihtimalle bu okul yılında beraber dolaşabilirlerdi.