"nereye gidiyorsunuz?""eric'in provasına."
"geliyor musun sende?"
"sende mi gidiyorsun?"
"evet?"
"geliyim bari."
sunwoo arkadaşlarının peşine takılıp büyük sahnenin olduğu salona ilerledi. okulda oldukları zaman boyunca burada sadece sunumlar için bir de çok nadir olarak izlediği oyunlar için bulunmuştu. eric'in toplasan sadece beş oyununu izlemiştir. içeri girdiğinde büyük sahne ve sahnenin kokusu onu içine çektiğini hissetti. okulları eski bir kaleden dönüştürüldüğü için odaların büyüklüğü ya da daha farklı sıradan şeyler onları hala şaşırtıyordu.
beş arkadaş koltukların ortasında sahneyi iyi görebilecekleri bir yere yerleştiler. sunwoo şu an chanhee'nin de olmasını istiyordu. hepsi bir aradayken onu dışlamış gibi olmak istemiyordu çünkü. sahnede olan öğrencilere baktılar, üzerlerinde yine tuhaf kostümler vardı. sunwoo üzerlerinde olan kostümden nasıl bir oyun için hazırlandıklarını tahmin etmeye çalışıyordu. anladığı tek şey eski bir tema olduğuydu.
"kostümleri kim yapıyor?"
"sana."
"sana gerçekten çok güzel."
"şu an bunun konumuzla ne alakası var?"
"çocuk gerçekleri söylüyor sadece."
"kevin'ı boşverin kıskanıyor sadece."
"sana'yı mı?"
"evet, ilk başta kevin onların kıyafetlerini yapmak istemişti ama kimse istemedi."
"ben olsam bende istemezdim."
kısa ve saçma olan sohbetleri sahnedekilerin hareketlenmesi ile bölünmüştü. ışık değişmiş sonunda provaya başlamışlardı. sahnenin dekoru bir pazarı andırıyordu. insanlar gelip geçiyordu. ellerinde kılıçları ile olan adamlar sahneye giriş yaptığında hepsi konunun az çok ne olduğunu tahmin ediyordu. krallık hikayesi.
aslında asıl görmek istediği kişiyi hala görmemişti sunwoo. hepsi buraya eric'i görmek için gelmişlerdi ve çocuk bir türlü sahneye çıkmıyordu. sunwoo o gelene kadar öylesine izlemişti bütün sahneleri. sürekli bir ses oyunu bozup uyarılarda bulunuyordu.dekor değişmiş ve en sonunda bekledikleri kızıl kafa sahneye giriş yapmıştı. oynadıkları sahnede eric'le bir şövalye vardı, ikisinin aralarındaki çekim belli oluyordu. bütün grup asıl konuyu o an anlamıştı. aşk hikayesiydi izledikleri oyun ve bu hikaye şövalye ve prens ya da artık eric kimi oynuyorsa onun arasında geçiyordu. sunwoo bir anlığına rahatsız hissetti, sahneyi izlemek istemediğini fark etti ama arkadaşı için oturup sahnenin geri kalanını sessizce izlemeye koyuldu. sonunda perde kapandığında ve diğer sahne için hazırlık yapılmaya başlandığında arkadaşlarına döndü.
"kim o soytarı."
"ne soytarısı?"
"doğru şeyi izlediğine emin misin?"
"şu şövalyeden bahsediyorum."
"sangyeon hyung."
"her neyse."
"ne oldu? kıskandın mı yoksa?"
"aman tanrım ciddi misin?"
![](https://img.wattpad.com/cover/314292330-288-k443738.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
boarding school // sunric
Fanfiction"nesin sen kralın özel soytarısı mı?" "hayır ben kralın ta kendisiyim." →sunric 🎭