Aras ve Nick eşyalarımı yerleştirdikten sonra Aras arabaya bindi. "Senden nefret ediyorum artık Kumsal." diye tısladı öfkeyle. "Ben seni zorlamadım ki istememiş olsaydın yapmazdın canım bi kere." dedim ve sırıttım. O da sabır dilenerek arabayı çalıştırdı.
Esenlerin evine geldiğimizde indim arabadan. Abimin arabası avlunun içindeydi. Koşarak zile bastım. Kapı nihayet açıldığında hızla adımlarla içeri girdim. Abim salonda oturmuş Aylin hanımla sohbet ediyordu. Beni gören Aylin hanım ayağa kalktı ve yanıma geldi. "Kumsal geldiğine göre ben gideyim. Çok işim var bugün davalara bakmam gerekiyor gelince devam ederiz Çınarcığım." dedi ve beni de yanağımdan öptü. "Abin çok efendi bir insan böyle biriyle yetişmiş olman beni çok mutlu etti."diye fısıldadı ve uzaklaştı. Çok beklemeden abime koşup sarıldım.
"Çok özledim seni."
"Ben de seni meleğim." diyerek sıkıca sarıp alnımdan öptü.
"Sen yokken çok huzursuz hissediyorum abi. Uyandığımda ve Uyuduğumda seni görememek çok kötü hissettiriyo. Acaba annem bana çok kızar mı seni bıraktığım için?"
"Sana neden kızsın Kumsal'ım. Sen bir şey yapmadın ki. Hem beni de bırakmadın bak kollarımın arasındasın hala." dedi ve parmaklarını dudaklarımın kenarına getirip gülümsetmeye çalıştı.
"Bak böyle daha güzel oldun asma suratını. Hem seninle bir şey konuşmamız gerekiyo acilen."
"Konuşalım abi gel yukarı odaya çıkalım." diyerek elinden tutup merdivenlere sürükledim.
Odaya girdiğimizde kapıyı kapattım ve yatağa oturdum.
"Kumsal kanserinin ilerlememesi için acilen nakil olman lazım hala konuşmadın mı?"
"Abi şey.. Eğer şimdi söylersem bu eve onlardan ilik alabilmek için geldiğimi sanarlar diye korkuyorum. Şuan söylemek istemiyorum onlara gerçekten."
"Kumsal bekleyecek vaktin yok elimizi çabuk tutmalıyız abim. Ben sadece Koray beyle konuşsam digerlerine söylemese olur mu fıstığım?" abime bakıp başımı salladım. O da beni kolları arasına alıp sımsıkı sarıldı.
☆☆☆
Abimle konuşmamızdan sonra evden şirkete gideceğini söyleyerek çıkıp gitmişti. Ben de akşama kadar getirdiğimiz eşyalarımı yerleştirmiştim. Aşağı indiğimde yemek masası kuruluyordu. Baktığımda herkes salondaki koltuklarda oturuyorlardı. Koray bey beni görünce "Kumsal bitirdin mi yerleştirmeyi?" diye sordu. Tüm gözler bana çevrilince kafamı yukarı aşağı salladım.
"5 dakikaya masayı hazırlarlar. Gel sende otur yanımıza bize kendinden bahset olur mu canım?" dedi Aylin hanım. Hızlı adımlarla gidip boş olan yere, Araz ve Ateş'in ortasına, oturdum.
"Şey ben yaklaşık 10 yıldır İngilterede yaşıyorum. 7 yaşında oraya taşınmıştık. Annem ben 11 yaşındayken vefat etti. O zamandan sonra abimle yaşamaya devam ettim. Güzel bir yaşantım vardı sizlerin tabiriyle yediğim önümde yemediğim arkamdaydı. Sevgiyle ve ilgiyle büyüyen bi çocuk oldum ben hep abim 6 yıldır hem annelik hem babalık hemde abilik yaptı bana. Onun dışında müzik benim için her şey demek. Üniversitede konservatuar okumak istiyorum. Bu kadar merak etriğiniz başka bir şey olursa söylerim." dediğimde evin çalışanı "Yemek hazır Aylin Hanım." demişti. Hep beraber kalkıp yemek odasına doğru gidip oturduk.
Bu sefer Aylin hanımın ve Araz'ın arasında bulmuştum kendimi. Yemekte Karnıyarık ve Pirinç pilavı vardı. Yanında bol yeşillikli bir salata ve cacık koymuşlardı. Koray bey afiyet olsun diyerek yemeye başladı. Onun ardından hepimiz başlamıştık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kumsal
Teen FictionBen Kumsal. Kemik iliği kanserine sahip bir kızım. Hayat hiç beklemediğim bir yerden vurmuştu tam 2 yıl önce. Her neyse, daha 17 yaşındayım. Ve evet hala liseli ve 12. sınıfım. açıkçası 3 yıl öncesine kadar sınavlar falan götümü tutuşturuyordu. Ama...