Kim o?

10 2 0
                                    

Kendinde hep hata arar, diğerleri gibi olamazdı. Çoğu zaman dışlanırdı ve bu ona farklı olduğunu hissettirirdi. Lia'ydı adı. Sarı, uzun saçları, ince belini gıdıklardı. Belinden kıvırarak kısalttığı okul eteği ve giydiği için okul müdürünün her seferinde kızdığı o gri hırkası ile aslında Lia, okulun en güzel kızlarından biriydi. Herkesin çok beğendiği okyanus mavisi gözleri ile merak içinde hayata bakıyordu. Çok duygusal bir yapısı vardı. Sinirlenince gözlerinin dolması ve hayır diyememesinden nefret ederdi. Herkesi memnun etmeye çalışırken, çoğu zaman kendisini unuturdu. Dışardan bakıldığında oldukça normal ve sevecen birine benziyordu. Ama sorun neydi? Neden sevilmiyordu?
İçindeki yalnızlığı gizlemek için etrafa saçtığı gülücükler, ilgisini çekmese de, ortama dahil olmak için kurduğu cümleler ile geçmişti okul hayatı. Yani epey zordu. Sadece okul hayatı değil, aslında tüm hayatı zorlamıştı Lia'yı. Aşamadığı çocukluk travmaları bir hayli çoktu. Belki de onu diğerlerinden farklı hissettiren şey en başından beri buydu. Diğer çocukların mutlu, normal bir hayatları varken kendi hayatının karmaşası içinde kaybolup duruyordu.
Derslerle arası pek iyi değildi. Hatta çoğu zaman derslerden kaçar, resim atölyesine gidip resimler yapardı. Mutlu olduğu ve yalnız hissetmediği tek yer orasıydı. Müdür ve öğretmenler bu duruma alışmış, artık pek bir şey demiyorlardı. Babasını çocuk yaşta kaybetmişti. Ona hem anne hem babalık yapan koca yürekli bir annesi vardı. Annesi Lia'nın her zaman mutlu olmasını ister, o üzülmesin, eksik hissetmesin diye istediği her şeyi yapardı. Çocukluğunda oradan oraya savrulmuştu. 3 şehir ve tam 8 kere okul değiştirmişti. Zordu hayatı, ve ona göre pek de adil değildi. ''Bu yaşta bu acıları yaşayacak ne suç işlemiş olabilirim?'' diye düşünürdü hep.

YoğunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin