"Aisha! Çöz beni!"
Evet. Her güzel şeyin bir sonu da vardır öyle değil mi? Her şey bazen istediğimiz gibi gitmez. Yada düşündüğümüz gibi.. Tıpkı Jessica'nın aklından geçenlerinin olmaması gibi.
"Ah! Jessica!"
Sandalyeye elleri ve kolları bağlı bir biçimde Aisha'nın kendini tatmin etmesini izliyordu küçük fahişe. Aslında bu odaya girdiğinde Aisha'nın altında inleyeceğini hayal ediyordu ama işler pek de yolunda gitmemişti.. Aisha cezasını hiç de hayal ettiği gibi vermemişti ona. Onun yerine küçük fahişesini sandalyeye bağlamış ve karşısındaki yatağa geçip kendini onun önünde tatmin etmeye başlamıştı. Böylece Jessica ona her dokunamadığı saniye için yaptıklarından dolayı pişman olacaktı.
"Aisha.. Yalvarırım çöz beni. Dokunmak istiyorum." dedi nefes nefese.
Aisha hiçbir sözüne kulak asmadan ellerini amcığına götürmüş ve kendini ağır ağır parmaklamaya başlamıştı. Yavaşça yatağa uzandı. Bacaklarını açabildiği kadar açtı ve 2 parmağını deliğine sokup çıkardı. Bunu yaparken sahte inlemelerini de sunmayı unutmamıştı elbette.
"Ah." Dudağını ısırıp gözlerini kapatmış ve hiç durmadan parmakları ile git gel yapmaya devam etmişti. Bir kez daha.. Evet işte yine giriyorlar. Uzun parmakları deliğini genişleterek içeri dalıyor ve orada akmayı bekleyen ıslaklığa değip tekrardan çıkıyordu.
"Jessica!" diye adını haykırdı karşısında neredeyse ölecek olan kıza. Kendisine durmadan küfürler ediyor ve iplerden kurtulmak için hiç durmadan çırpınıyordu. Onu şuan salarsa muhtelemen ölecekti çünkü şuan tam bir pitbull gibi davranıyordu. Ah küçük fahişesi.. Hareketlerine daha dikkat etmesi gerekiyordu.
2 parmağına bir üçüncüsünü daha ekledi ve deliğine ittirdi. Hareketleri hızlanmıştı. Aynı zamanda inlemeleri de.. Terden göğüsleri ıslanmış ve dudakları ısırılmaktan kızarmıştı. "Ah Tanrım! Geliyorum!" dedi büyük bir şehvetle. Ardından zevk sıvısıyla yatağı ıslattı.
Ama ıslanan sadece o değildi. Küçük fahişesi de eş zamanlı olarak kendisiyle beraber gelmişti.
"Aisha" dedi titrek sesiyle. Boşalmanın vermiş olduğu yorgunlukla daha fazla bir şey söyleyemedi. Aisha ise hedefine ulaştığı için yattığı yerden sırıtmaya başlamıştı. Ona kimin patron olduğunu göstermek çok hoşuna gitmişti anlaşılan.
Yavaşça yataktan kalktı ve Jessica'nın yanına doğru yürüdü. Mükemmel vücudu Jessica'nın önüne gelince durmuştu. Çenesini tuttu ve başı önüne düşmüş olan kızının kafasını kaldırdı. Gözleri yorgunluktan kapanmış dudakları ise kızarmıştı.
"Nasıl? Hoşuna gitti mi?" dedi Aisha kısık sesiyle. Asla onunla uğraşmayı kesmeyecekti.
"Sen" dedi Jessica yorgun bir sesle. "Sen tam bir orospusun"
Aisha kendisine gelen bu küfürlere gülerek cevap veriyordu. Fahişesinin önünde diz çöktü ve ipleri yavaş yavaş açmaya başladı.
"Yerinde olsam beni çözmezdim" dedi Jessica. Şuan patlamaya hazır bir bomba gibiydi.
Aisha cevap vermedi. Sadece sırıtarak ipleri açmaya devam etti. Elleri çözülen küçük fahişe ise bir dakika bile beklemeden anneciğinin dudaklarına yapışmıştı. Susuzluğunu gidermek için büyük bir iştahla öpüyordu onu. Aisha ise onun öpücüklerine karşılık verip son ipleri de çözdü.
Özgür kaldığını hisseden fahişe sandalyeden hızlıca ayrıldı ve biraz önce oraya bakarak boşaldığı amcığın üzerine oturdu. Hızlıydı. Sabırsızdı. Bir an önce dokunulmak istiyordu. Vücudu alev alevdi.