HAYATA DAİR KISACIK HİKAYELER by sealater

KIYMET BİLMEK İÇİN KAYBETMEK Mİ GEREKİR?

5. HİKAYE

Ayrıldık... Onca kadın cinayetinin işlendiği bu ülkede ben de kocamdan ayrıldım. Üstelik aldattığı için bitti. Aldatmış üstüne onunla evleneceğim diyerek benle olan nikahını da sonlandırmıştı. Tamam dedim he rşeye, on yıllık evlilikte çocuğumuzda yoktu. Her şey bitti derken o kadınla evleneli iki ay olmadan boşanacağını duydum. Dahası benle tekrar evime konuşmak istediğine dair haberler gelmeye başladı.

Dedikodular doğru çıkmış eski kocam aile evimize bir gün gelivermişti. Pazardı hepimiz şaşırmıştık. "Hayırdır Samet" demiştim balkona çıkarken, "Hayır, hayır sen şimdi beni dinle.. Ben pişmanım hem de çok. Meğer o kadın öylesineymiş, boşandım ben ondan. Bir anlık yanılgı Oya, başka bir şey değilmiş" ağzımı açacaktım ki karşı koydu. "On yılı heba ettim biliyorum ama izin ver telafi edeyim.. Etmek için geldim" Samet'in karizmatik suratına baktım. Bilgisayar işlerinden epey anlardı ki, üst düzey kariyeri ve ceoluğu nedeniyle uzun süre yurt dışında yaşamıştık. O kadın da Amerikalı bir stajyerdi, nasıl oldu demiyorum. Ortadaydı herşey. Beni yine konuşturmadı, "Tekrar evlenelim Oya, bu sefer o istediğin çocuğuda yaparız.."bebek için bizim geç kaldığımızı bilse ben otuz dört olmuştum o ise kırklarındaydı. Devam da etti, "Yeni şirket yeni bir hayat, İngiltere'ye ne dersin sen tarihi yerleri seversin.." o sırada annem ve babam kapıdan bize bakıyordu. Samet sustu, "Samet, gel kahvaltı yap, yapmadıysan" diyen anneme öyle hürmet etti ki ben sadece bakakaldım. Yaşlı çift uzaklaşınca "Hemen cevap vermeyebilirsin, bir hafta kadar İstanbul'dayım, eski evimizde.." marka takıntılı kocamın kaslı kollarına ve düzgün fiziğine baktım. "Anna'yla nedne yürütemedin?" sıkılganlıkla bir sigara yaktı. "Kültür, yaş ve bir dolu şey işte...bırak onu bana sen lazımsın, söyle sen eskisi gibi olacak mıyız?" Samet 'in bakışları bende takılı kalmıştı. Ellerimi oynamayı kestim sonunda, "İki ay da ben de yeni bir düzen kurdum burda, çalışıyorum belki biliyorsundur" başını salladı. "Haldun'un şirketinde olduğunu biliyorum, takip ettim canım seni" Samet'in kirli sakallı yüzünü incelemeyi bıraktım. "Birisi var. Sadece konuşuyoruz ama anlaştık sayılır, üzgünüm dönüşümüz imkansız, yolun açık olsun diyebilirim sadece" gülümsedim. O ise şok ve şaşırmış halde bana bakıyordu. "Ne demek birisi var"nasıl anlatacaktım ki, "Kendisi çocukluk arkadaşım, bir şekilde burda denk geldik ve konuşmaya başladık, o da eşinden ayrılmış yakın zamanda o vesileyle işte destek olurken oluverdi" Samet'in sinirlenince yaptığı şekilde külleri toprağa savuruşunu izledim. "Hala konuşma aşamasındaysan sıkıntı değil, geri istiyorum seni Oya, netimdir bilirsin" bilirdim, gelip ben başkasını seviyorum seni boşuyprum dediğinden beri bu kadar net insan görmemiştim. "Anlıyorum, sen de beni anla Samet yeni bir şey deneyimlemek bana da iyi geldi, hem memlekette olmak istiyorum, belki çocuğumda olur bizimkilerin yanında büyütürüm" Samet kaşların çattı. "Sana çocuk yapalım dedim ya yavrum, ben hazırım, buraya da sürekli gider geliriz, orda hep kalacaz da demedim" bu adam neden zorluyordu ki, o sırada abim karşı balkondan seslendi. "Bizim eski damat değil mi bu?" abimin iki kızı yanında bize bakıyordu. "Feridun, nasılsın?" abim o an bana baktı ardından eski kocama döndü. "İyidir Sametcim, hayırdır seni ne attı buralara" Samet takım düzgün ütülü, marka gömleğinin bir düğmesini açtı. "Hayır hayır, Oya ile konuşuyorum işleri yoluna koymak için geldim" abim kaşları alayla kalktı. "Hangi işleri..."anlamıştı da hiç oralıı olmadı. "Evlilik işleri mi, e sen evlenmemiş miydin?" ona da anlattı durumu, ardından benle ilgili bir dolu anlamlı duygusal şeyler söylendi. Ne ben ne abim yutmuştu tabi, "E Sametçim güzel düşünmüşsünde bizim Oya başkasıyla yola koyuldu bile, Tufan onu bilir o Tufan'ı bilir yakıştılarda geç kaldın yani sen" Samet'in Tufan mı adı deyişini duydum, abim başını salladı. "Buranın çocuğudur, yabancıya bu sefer gitmeyecek bizim Oya" kızlardan biriyle konuştu abim ardından Samet'e, "Oya'yı bilmem ama sen yine bulursun gençten güzel kızları, üzülme sen" abim Samet'le vedalaştı, ardından içeri girdi. O girince Samet "Senin bu abin anca laf sokar zaten, iş içinde gelir bana.." onu susturdum. "Samet, cevabım sana net geldiyse işlerim var gitmeni rica ediyorum" garip garip bana baktı. Payladığı kadından ne çıkmıştı böyle dediğine emindim. Aslında ben yine ev kadını Oya'ydım. "Düşün canım, daha burdayım dedim. Tufan denilen adamla da tanışmak isterim mümkünse" gidince öyle rahatladım ki anlatamam.