↪︎ chapter two

1.4K 133 235
                                    


Nanami, masanın üstündeki belgelere bakarken ellerini sarı saçlarına daldırdı. Sıkıntıyla ofladı ve tekerlekli sandalyeye sırtını yaslayarak kafasını geriye attı.

Aklında senin söylediklerin yankılanıyordu.

"Eğer artık karından boşanmayı düşünürsen."

Gözlüklerini çıkarıp şakaklarını ovuşturdu. Derin bir nefes aldı ve yumruğunu hızla masaya geçirdi.

Çalışma odasının ahşap kapısı hızla aralandığında kahverengi gözleri gelen kişiye döndü.

Rina, endişeyle kocasının yanına geldi.

"Hayatım, iyi misin?" Sandalyenin arkasına geçti ve Nanami'nin geniş omuzlarına masaj yapmaya başladı.

Nanami, elini karısının elinin üstüne koydu ve okşadı. Kafasını yan çevirerek Rina'ya baktı.
"Bir şey yok sevgilim. Yalnızca biraz stresliyim."

Genç kadın anladığını belirterek kafasını salladı. "Sana papatya çayı getireceğim sevgilim." diyerek gülümsedi kadın. Nanami'nin saçlarına öpücük kondurdu.

"Pardon," Gördüğün görüntüye rağmen bozuntuya vermemeye çalışarak açık kalan kapıyı tıklattın.

Rina ve Nanami'nin bakışları sana döndü. Gülümseyerek içeri girdin ve masanın önüne yürüdün.

"Özel bir anı bölmüyorum umarım, ancak Nanami ile konuşmam gerek." dedin Rina'ya bakarak. Genç kadın sana gülümsedi ve kafasını salladı.

"Öyleyse ben iki fincan çay getireyim."
Kafanı salladın. Rina, eğilerek Nanami'nin boynunu öptü ve odadan çıktı.

Kapı kapandığında ve ikiniz baş başa  kaldığınızda Nanami gergin bir hâlde sana bakıyordu.

Sinirle kıkırdadın. Elindeki minik deri çantayı sıktın, kafanı kaldırıp ona baktın.

"Ondan gerçekten ayrılmayı düşündüğünü sanıyordum Kento." dedin dudaklarını ısırarak. Çantayı sıkmaktan parmakların bembeyaz olmuştu.

Sarışın adam hızla kafasını salladı. "Düşünüyorum, kesinlikle düşünüyorum!" Ayağa kalktı ve karşına geçti. Elindeki çantayı alıp çalışma masasına bıraktı ve ellerini tuttu. Her ikisine öpücük kondurdu.

"Tek istediğim biraz daha zaman." Ellerini okşayarak söyledi. "Şu an birtakım belgeleri halletmem gerek. Bu yüzden biraz yoğun ve stresliyim."

Ellerinden birini bıraktı ve işaret parmağının tersiyle yanağını okşadı. "Zamanımın büyük çoğunluğunu sana ayırıyorum bebeğim."

Bir adım geriledin, böylece Nanami'nin ellerinden kurtuldun. Sana şaşkınlıkla baktığında açıklama gereksinimiyle konuştun. "Karın her an buraya gelebilir, o yüzden..."

Kapı tıklandığınfa Nanami içeri girilmesini söylemek yerine birkaç adım ilerledi ve kapıyı açtı. Rina, elindeki tepsiyi gülümseyerek kocasına uzattı.

"İşte, başka bir isteğiniz var mı?" Sana ve Nanami'ye baktı. Adam kafasını iki yana salladı ve kadının elindeki tepsiyi aldı.

"Önemli bir konuşma yapacağız Rina, lütfen bizi rahatsız etme." Diyerek onu uyardı Nanami. Kaşların çatıldı, şaşkınlığını gizlemeye çalıştın.

Rina kafasını salladı. "Tabii hayatım, keyfinize bakın!" diyerek ayrıldı.

Nanami tek eliyle tepsiyi tutarken diğer eliyle kapıyı kilitledi.

"Ne yapıyorsun Nanami? Ne konuşmasından söz ediyorsun?"

Sana cevap vermedi. Tepsiyi odadaki sehpanın üzerine koydu ve tekrar karşına geçti.

"Hiçbir şey." Seni omuzlarından tuttu ve dudaklarını sertçe seninkilere bastırdı.

Bunun bir sorun olmadığını düşündün. Kısa bir öpüşmenin ardından ayrılacağını sandın ama Nanami'nin elleri kalçana indi ve onları sıkmaya başladı. Hafif bir iniltiyle elini Nanami'nin omuzlarına yerleştirdin.

Dudaklarını güçlükle ondan ayırdın. "Nanami, burada sevişemeyiz."

"Neden olmasın?" Tek kaşını kaldırarak sordu. Öpücüklerini boynuna dizmeye başladı.

Eli elbisenin fermuarına gittiğinde onu göğüsünden ittirdin. "Kento, gerçekten burada yapmamalıyız."

Sarışın adam sarhoş olmuş gibi bir ifadeyle dudaklarına baktı. "Adımı çok güzel söylüyorsun."

Tekrar sana yapıştı, dili içeriye sızdı ve damağını okşadı. Hissettiğin hazdan dolayı onun omuzlarını sıktın.

Öpüşmeniz devam ederken Nanami eğilerek senin bacaklarını tuttu ve seni havalandırdı. Bacaklarını onun beline sararken masaya doğru yürüdü.

Tek eliyle senin belini kavrarken diğer eliyle masanın üstündeki kağıtları bir kenara savurdu ve seni masaya oturttu.

Nanami, aklına gelen soruyla geri çekildi. Yüzünden fazla uzaklaşmadan sana baktı.
"Sen ne için gelmiştin?"

Gözlerini Nanami'nin arkasındaki duvara diktin ve birkaç saniye bekledin. "Unuttum."

Nanami kıkırdadı. Elini kafanın arkasına koydu ve alnını öptü. "Şapşal bebeğim."

Öpücükleriyle tekrar boynuna saldırdı. Onun sarı saçlarını çekiştirirken senden ayrıldı ve alaycıl bir ifadeyle baktı.

"Bu arada, fazla seks yapmanın unutkanlığa neden olduğunu biliyor muydun?"

╒═══⋰☄︎•✧•☄︎⋱═══╕

toji fici yayinlamayi da dusunuyorum zamnn

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

toji fici yayinlamayi da
dusunuyorum zamnn

៚ government hooker | nanami kento  [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin