bu attigim ikinci bolum onceki bolumu okumayi unutmayiin
<<<>>>
sunghoon
sıkıcı bir günün ardından eve gitmek için toplanmıştım. dolabımdan gerekli bazı kitapları alacağım sıra sınıfın boşaldığını fark etmiştim.
derste konuşanlardan duymuştum ki bazıları dışarıya çıkacaktı.
arada o pislik babam daha erken ölseydi de yılın ortasında değil başında bu okula gelseydim.
tipim kızların odağı olmuştu ama hiç arkadaşım olmamıştı.
derin nefes vererek düşüncelerimi aklımdan atıp dolabımı kilitlemiş ardından arkamı dönmüştüm.
karşımda çantasını tek koluna asmış okul gömleğinin önü açık içinde renkli bir tişört giymiş olan jay ve kravatı bozuk önden birkaç düğme açık gezen heeseung vardı.
"ne var?" tek kaşımı kaldırıp onlara baktığımda "senden özür dilemeye geldim" jay direkt konuya girmişti.
"ne alaka?" "şu hocanın üstüne dökülen şeyleri biz planlamıştık senin için" heeseung kısaca anlattığında kollarımı önüme bağlayıp kaşlarımı çatmıştım.
"peki özrünüzü kabul edeceğimi kim söylemiş?" jay iç çekerek "kabul edersin etmezsin ben rahat hissetmiyorum artık" demişti. ciddi olduğunu fark ettiğimde şaşırmıştım.
ben onlara şaşırırken heeseung konuya girmişti. "bak yanlış anlama sakın. biz ikimiz yıllardır beraberiz. kaç tane arkadaşımız bizi sattı, bıraktı bilmiyorum ama her zaman sadece ikimiz vardık. ve seninle arkadaş olmak istiyoruz yaptıklarımıza rağmen. sen de yalnızsın bizim gibi ve bizi bırakacak gibi durmuyorsun" içimden 'ne oluyor aq birden' diyorken hahlamıştım.
"gerçekten içten bir şekilde özür diliyoruz ve arkadaş olmak istiyoruz. tabii affedersen" jay en sonunda eklediğinde ben de onlar gibi masalardan birinin üstüne oturup onlara bakmıştım.
"peki neden birden?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ꜱᴜꜰꜰᴇʀ-ᴊᴀᴋᴇʜᴏᴏɴ ✓
Fanfictionshjk: seninde benim seni sevdiğim gibi sevmeni istiyorum acı çekerek aynı bir zavallı gibi