19

202 21 0
                                    

"Selam." Jisung sonunda konuşmuştu. "Juliet gibi hissediyorum."

"Bu durumda ben Romeo mu-" Beklenmedik bir şekilde sözü kesilmişti.  "OH ROMEO, ROMEO, NEDEN ROMEO'SUN SEN?" Jisung ciğerlerini sökülene kadar bağırırken pencereyi açmış aşağıya bakarak elinden gelen en iyi oyunculuğu sergiliyordu.  Minho iç çekti.  "Jisung, bunun romantik olması gerekiyordu-" 

"İNKAR ET BABANI, KENDİ ADINI REDDET!" Jisung, Minho'nun itirazlarına rağmen devam etmişti.

"Jisung.." 

"BU ELİNDEN GELMEZSE YEMİN ET BENİ SEVDİĞİNE VE-" 

"JISUNG!" 

"Efendim?" 

"Bebeğim, dışarısı soğuk." Üşümeye başladığını hareketleriyle de belli etmeye başlamıştı.

"Aa! Ay, doğru. Bekle orada!"
Jisung kapıya koştu. Kapının kolunu çevirmeden önce birkaç saniye tereddüt ederken tam olarak neler yaşandığıyla ilgili bir aydınlanma yaşamıştı: Minho gecenin köründe bütün bu yolu gelmiş ve şimdi birkaç metre ötesinde duruyordu.  Daha önce tanışmışlardı evet ama ilk kez böyle, bir gece vakti yalnızlardı. Jisung'un gergin olduğunu söylemek yanlış olmazdı. Sonunda kapıyı açabilmiş ve saçları karmakarışık sırıtan Minho'yla yüz yüze gelmişti. Jisung'un nefes alıp verişi normalden farklıydı.  Minho'yu daha önce birkaç defa daha görmüş olmasına rağmen onun güzelliğine alışamıyordu. Yüz hatları tanrıların ellerinden çıkmış bir heykele aitmiş gibi gözüküyordu. Dolunayın yüzüne vuran ışığı daha da mükemmel gözükmesine sebep olmuştu.

"Oha.." diye fısıldadı nefes verirken. Minho sırıtarak karşılık vermişti.  "İçeri gelebilir miyim?"


***
AY BU BÖLÜM DEĞİLMİŞ DMNFMSMFKSJDKSK 21. BÖLÜM OLACAK OLANLAR NASIL YAZICAM BİLMİYORUM SÖMDDMKFLLDL

𝐇𝐈𝐃𝐃𝐄𝐍 | 𝒎𝒊𝒏𝒔𝒖𝒏𝒈 (𝐜̧𝐞𝐯𝐢𝐫𝐢)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin