ÇOBAN YILDIZI

Macunlu Damat

Merhaba Yıldızlarım:)

Uzun bir zaman sonra yeni bir bölüm ile karşınızdayım:)

Unutmayın takım yıldızlarını oluşturmak için bir sürü yıldız gerekir. Sol alttaki yıldıza dokunarak ÇOBAN YILDIZI' nı oluşturmama yardım ederseniz çok sevinirim:)

İyi okumalar:)

--------------

Melek'in odasının kapısını çalıp cevap beklemeden içeri girdim. Yatağında uzanmış gülerek biriyle mesajlaşıyordu.

Sessizce parmak uçlarımda yaklaşırken aniden gözleri beni bulup "Yine niye geldin başımın belası" tek kaşımı kaldırıp "Başının belası mıyım? Gerçekten" deyince bana bakıp yüzünü buruşturdu. "Ay çabuk terk et odamı" başımla onayladım. "Peki giderim ama ayakkabımın altına ismini yazmam." . Nefes verip " Zühre yarın sabah geç dalganı hadi kardeşim" omzumu kaldırıp " iyi yakında beni istemeye geldiklerinde sana detay falan anlatmam." . Bir süre yüzüme bakıp kahkaha attı. "Kızım salak mısın? Kendin uydurup kendin inanıyorsun. Hem daha o kadar şanssız ve salak bir damat adayı bulamadın diye biliyorum." diyerek kahkaha atmaya devam etti.

Kapıya tıklanma sesini duyunca başımızı kapıya çevirdik. Cansu abla gelmişti. Bana doğru bakıp "Zühre hanım dedeniz tanışma yemeği detayları için sizi bir saat sonra çalışma odasında bekliyor." Başımla onaylayınca Cansu abla kapıdan çıkarak gitti. Bende Melek'e bakıp Cansu ablayı işaret ettim. Melek tam ağzını açacakken
"Neyse gideyim ben" deyip kapıya doğru yürümeye başladım. Peşimden seslenen Melek'e gülüp hızlıca odama doğru gittim. Kapıyı kapayıp yatağıma uzandım.
"Bir , iki , üç" hızlı bir şekilde açılan kapıdan içeri Melek girmişti. Bu kızı çok iyi tanıyordum.
Melek hızla gelip yanıma oturdu. "Ne tanışması neler oluyor dökül" omzumu kaldırıp "Sen bana inanır mıydın ya" deyince nefes verip yüzüme baktı.

"Off Zühre abartma , hem paralel evrenden başka bir Zühre gelip aynı şeyi sana söylese sen de inanmazdın. Hadi anlat" bu kız niye bu kadar mantıklı konuşuyordu. Harbiden de inanmazdım. Ama şimdi inanmadığım şeyi yapmaya hazırlanıyordum. Değişik bir denklemdi cidden.

"Biliyorsundur belki şirketin durumu iyi değil." ne alaka der gibi bana bakıyordu . "Şirketin yeniden düze çıkması için yatırım yapılması lazımmış bunu da yapmayı kabul eden tek bir şirket varmış.
Adam gelenekçi bir insan olduğu için oğluyla evlenmem karşılığında yatırımı kabul etmiş. Dedemin de iyi tanıdığı bildiği bir aile olduğu için ben de kabul ettim." Melek şok olmuş gözlerle bana bakıyordu.
"Şuan bana şaka yaptığını söyle hemen " ciddi duruyordu , "Maalesef şaka değil evleniyorum." Kaşlarını çatıp "Kızım sen salaksın gerçekten salaksın bir şirket için mi evlenip bütün hayatını vereceksin."

Ona baktım umursamaz bir şekilde "Aşk, sevgi bu tür şeylere zaten inanmıyorum. Yakın bir gelecekte evlilikte düşünmüyorum. En azından şirket kurtulsun." Derin bir iç çekerek elini saçlarından geçirip "Zühre bir anlık düşünceler için garip garip planlar yapma dizi çekmiyoruz kendine gel." Doğrulup Melek'in gözlerinin içine baktım. "Melek ben bu konuda kararlıyım. Lütfen destek ol." Kahkaha atıp bana baktı. "Geleceğini nereye sürükleyeceğini bilmediğin ve bu arada müstakbel kocanı tanıyor musun?"

Başımı olumsuz anlamda salladım. Gözlerini açıp bana baktı. "Geleceğini nereye sürükleyeceğini bilmediğin ve tanımadığın bir adamla evlenme düşünceni tabi ki de destekleyemeyeceğim. Kusura bakma."

Aslında çok haklıydı ama babamın emeklerinin çöküşünü izleyemezdim. O zaman bütün ömrüm boyunca bir keşkeyle yaşardım ve bunu da hiç istemiyordum.