Yanlış zaman..

Doğruluk mu cesaretlik mi?

(multimedia da emir var.) demirin böyle bişey yazmasına şaşırmıştım. birbirimize bakıp gülümsedik. ben biraz kızardım. yazdığı şeye cevap vermedim. sadece gülümsemekle yetindim. Allahtan tenefüs zili çaldıda yırtıp tuğçenin yanına gittim.

-"tuğçööö napıyosn"

-"iyi kantine inelimmi?"

-"olur."

tuğçeyle kantine indik. yiyiecek içecek şeyler aldık ve bahçeye çıktık. bir banka oturduk. hem yiyor hemde telefonlarla uğraşıyorduk. sıcak çikolata içiyorduk. biran gördüğüm şeyle çikolata boğazımda kaldı. öksürdüm öksürdüm en sonunda kendime geldim. çünkü gördüğüm resimde emir ve yeşim vardı. yeşim bizim yan sınıfımızda emirin eski kız arkadaşıydı. bir daha onunla konuşmayacağına dair yemin etmişti. çünkü yeşim emirle oynamıştı. emir yeşimi çok seviyordu. yeşimde ony seviyormuş gibi gösteriyordu. hepimizin sonradan öğrendiği gerçek: sırf emir fame olduğu için yeşim onunla çıkmıştı! şimdide karşımdaki fotoğrafta birbirlerine sarılmış poz veriyorlardı. hemen emirin yanına çıkmamız gerekiyordu. zaten zilde çalmıştı. hemen yukarı çıktık.
tuğçeyede resmi gösterdim oda çok şaşırdı. hemen emire gittik. sırada oturuyordu. resmi gösterdik.

-"emir sen bidaha yeşimle konuşmıycaktın. ne değişti?"

-"bak yanıma geldi , ne kadar pişman olduğunu söyledi. ve artık değiştiğini söyledi.bende hala onu sevdiğimi farkettim.ve yeniden beraberiz. dün beraber gezmeye gittik. bu fotoğrafıda dün çekilmiştik. internete koymuş yeşim."

- "hmmm anladık.peki sen bilirsin ama dikkat et bidaha kandırmasın."

-"merak etmeyin oda artık beni seviyor."

-"tamam o zaman."

sonunda sıkıcı okul bitti. faruk abi beni aldı ve ewe gittim. tuğçe beni arıyordu.

-"efendim".

-"bugün deişik bişeyler yapalımmı?

-ne gibi?

-canım sıkılıyoda sen demiri bende emiri alıym bi kafeye gidelim.

-olur da bunda değişik bişey göremedim ben tuğçecim.

- onuda unutmadım merak etme süpriz olucak kafede oyun oynıycaz.

-"iyi peki".

demire haber verdim. emirde geliyo. demir geldi beni aldı kafeye gittik. tuğçelerde geldi. siparişleri verdik. oturuyorduk. tuğçe bir tane şişe çıkardı.

-"doğruluk cesaretlik oynayacağız. ne dersiniz?"

- bana uyar.

-banada

-banada

-tamam ozaman başlayalım dedi tuğçe.

şişeyi çevirdi. emir demire soruyordu.

-"d mi c mi?"

- "doğruluk." dedi demir.

bana baktı ve

-"o gece sinemi neden kurtardın?"

-çünkü yardıma ihtiyacı vardı. onu orda bırakıp gidemezdim." dedi.

-"peki"

şişe birdaha çevrildi. ben ve demirin arasında kaldı. ben demire sordum.

-"d mi c mi?"

-"doğruluk".

-"emirle arkadaş olmak istermisin?" r yandanda tuğçeye göz kırptım. oda gülümsedi.

demir gülümsedi ve

-"tabiki".dedi emirde gülümsedi.

şişe birkez daha çevrildi. tuğçe ve demirin arasında kaldı. tuğçe ve demir. tuğçe demire soruyordu.

-" sinem sence nasıl?

-"ımm tatlı şirin güzel bir kız."

-"peki."

şişe tekrar çevrildi. demir emire soruyordu.

- d mi c mi?

- cesaretlik

- Ooo tamam. şu garsonun yanına git 1 tane tabak kırabilir miyim?çok içimden geldi de. tabağı kır biz seni kapıda bekliycez gelince hemen kaçıcaz tamammı?

- oo abi bune ya

- hadi ama nolcak hatta önce parasını sor tabağı kırmadan parayıda bırakırsın.

- uff peki tamam.

emir denileni yaptı. garson peşindem koşarken oda bize doğru koşuyordu. bize ulaştı.

hemen arabalara bindik. ama gülmekten kırılıyorduk hepimiz. sonra demir beni eve bıraktı. emirle tuğçe beraber gitmişlerdi zaten. demirle vedalaştım. arabadan indim. odama çıktım üstümü değiştirdim. kulaklıklarımı taktım ve kulaklarıma rihanna nın şarkısı doldu ve kendimi uykuya bıraktım.